25 yaşında, eski erkek arkadaşının tacizlerine maruz kalan bir kadınım. Bu kişi; tüm iletişimimi kesmeme rağmen evime gelen, beni rahatsız eden biri. Bunun üzerine karakola şikayette bulundum, uzaklaştırma kararı çıkarttım. Bu süreç içerisinde uzaklaştırma kararı çıkmış olmasına rağmen evime gelmeye, mesajlar atmaya ve tehditlerine devam etti. Bunun üzerine tekrar şikayetçi oldum, uzaklaştırma kararı yeniden çıkarttım. Fakat tüm bunlara rağmen, iş yerimi veli gibi arayarak öğretmen olduğum iş yerime gelmeye çalıştı. Ertesi gün iş görüşmesine geldiğini söyleyerek iş yerime geldi. Bunun ardından tekrar şikayetçi oldum. Karakolda sadece ifadem alındı. Elimde uzaklaştırma kararını ihlal ettiğine dair video ve arama kaydı olmasına rağmen gözaltına alınmayacağı söylendi. Gerekçe ise fiziksel temas olmaması. Caydırıcı hiçbir şey yapılmadı. Uzaklaştırma kararı sadece bir belgeden ibaret olarak görüldü. İhlal edilmesi durumunda bile yaptırımda bulunulmadı.
Maalesef kadınlar öldürülmediği müddetçe hiçbir yaptırımda bulunulmuyor. Onca şikayetim sonrasında caydırıcı hiçbir şey yapılmadığı için başıma herhangi bir şey gelmesi durumunda devlet beni korumadığı için suçlu sayılmayacak. Süreç boyunca çaba sarf etmekten ve sonuç alamamaktan oldukça yoruldum. Her an takip ediliyor olma hissi ve yaşama hakkımın elimden alınabilecek olmasının tedirginliğini yaşıyorum. Yetkililer hiçbir şey yapmadığı için bu hislerle de yaşamak zorundayım.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.