Kovid-19 koşullarında kimimiz evlerinde, kimimiz işyerlerinde yaşam mücadelesi veriyor. Evde kalma lüksü olmayan kadınlar, temizlikten gıdaya, hastaneden, atölyelere sağlıksız koşullarda çalıştırılıyor. Bu süreç kadınlar için daha da zorlu geçiyor. Kendisi, eşi işten çıkarılan kadınlar çaresizlik içinde ailesi için bir tas fazladan yemek artırmaya çalışıyor. Derneğimizin WhatsApp grubunda bir yandan birbirimize moral vermeye çalışırken diğer yandan “Kim ne yapıyor, neler yaşıyor, neler yapabiliriz”in nabzını tutmaya, dernek faaliyetlerimizi farklı mecralardan sürdürmeye çalışıyoruz. Bunlardan birisi de dayanışma fonu kampanyamız: ‘Bir Kendin Bir de Kız Kardeşin İçin’ Evleri Dayanışma ile Dolduruyoruz, diyerek çıktık yola.

Bizlere bir esnaf kadın arkadaşımız aracılığıyla ulaşmıştı kız kardeşimiz. Eşi Irak’a çalışmaya gitmiş, aylardır eşinden haber alamayan 5 çocuk annesi kadının hiçbir geliri yok. Bizler de hemen kadınlara çağrı yaptık, “Destek olmak isteyen var mı?” diye. Destekler çok geçmeden gelmeye başladı, heybeler büyüdü. Bu kadınlar kendi mutfaklarından artırdıklarından gönderdiler, hiçbirisi varlıklı değil; ancak hepimiz dayanışmanın gücünü biliyoruz. Ondan sonra böyle bir kampanya başlatıp başkaca ihtiyaç sahibi kadınlara ulaşmaya başladık, devam ediyoruz. Süreç zorlu ve bundan en çok etkilenen yine kadınlar. Kadınlar o sofraya bir tencere yemeğin koyulamayışının acısını ve öfkesini en iyi bilenler. Diğer yandan da mülteci kadınlar... Normalde zaten kötü koşullarda yaşarken salgın onları tamamen açlığa mahkum etmiş durumda. Bu nedenle bu dayanışmanın ulaşmayı hedeflediği bir kesim de mülteci kadınlar. “Dayanışma güçlendirir. Mücadeleyi yükseltelim, dayanışmanın parçası olalım” diyoruz. Kız kardeşlerimizi elimizi uzatalım, dayanışma yaşatır...