Ethel Smyth 1858'de Kraliyet Topçu generallerinden John Hall Smyth'in sekiz çocuğunun dördüncüsü olarak dünyaya geldi. Her zaman bağımsız ve inatçı olan Smyth, babasının isteklerine karşı geldi ve müzik alanında kariyer yapmaya başladı, ilk olarak Leipzig Konservatuarı'nda kompozisyon eğitimi aldı. Orada Clara Schumann, Brahms, Dvořák ve Tchaikovsky ile tanıştı.

Erken müzikal başarıları arasında Keman Konçertosu ve D'deki Ölçü yer almaktadır. Operası The Wreckers, en büyük eseri olarak kabul edilmektedir, ancak bir kadın bestecinin ilk operası olarak tarihe geçen başka bir operası da Der Wald'dı (Orman). Bu eser 1904'te Metropolitan Operası'nda icra edildi. 2016'ya kadar Met'de bir kadına ait tek opera olarak kaldı.

Smyth, birçok kadın sanatçı gibi, bestelerinin tanınması için mücadele etti. Sık sık eserlerinden ziyade cinsiyet temelinde sert bir şekilde yargılandı. "Müziğimin tam değeri muhtemelen yazarın kalıntıları kalana kadar bilinmeyecektir, ancak o zaman kağıt üzerindeki cinsiyetsiz noktalar ve çizgiler anlaşılacaktır" diye yazmıştı Ethel Smyth 1928'de.

Smyth'in yaşamı boyunca çoğu kadınlarla birçok ilişkisi oldu. Hiç evlenmedi ama filozof Henry Bennet Brester ile uzun süreli ve uzak mesafeli bir ilişkisi oldu. 1930'da Virginia Woolf ile tanıştıktan sonra, ikisi - en azından Smyth'in tarafında - sevgiye ve belki de aşka dökülen son derece yakın bir arkadaşlık kurdular. Cinsel bir ilişki olup olmadığı bilinmemekle birlikte Woolf, Smyth’in açık lezbiyen kimliğini benimsemeyi reddetmesinden kesinlikle hüsrana uğramıştı ve hatta Smyth'in bir zamanlar Emmeline Pankhurst'ün sevgilisi olduğunu iddia etti.

1922'de Smyth, Britanya İmparatorluğu'nun Dame Komutanı ödülünü alan ilk kadın besteci ve yazar oldu. Ölümünden önce kendisine Durham ve Oxford Üniversitelerinden fahri doktor ünvanı verildi.

Smyth, 1910'da Emmeline Pankhurst'la tanıştıktan sonra Kadınların Sosyal Politik Birliği'ne (WPSU) katıldı. Hayatının iki yılını kadınların oy hakkı kampanyasına adadı ve bu amaç için bir şarkı besteledi. Kadınların Yürüyüşü adlı bu eser WPSU'nun yürüyüşleri sırasında ve hatta 1912'de Londra'da camları kırmaktan ötürü 200 süfrajet tutuklandıktan sonra Holloway Hapishanesi'nde söylendi.

Fotoğraf: Wikimedia commons