İstanbul'da gerçekleşen 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü için kadınlar tüm engellemelere rağmen Sıraselviler Caddesinde toplanmaya başladı. Saat 14.00'ten itibaren metro hattında Şişhane ve Taksim durakları kapatıldı, Taksim'de ise İstiklal Caddesi, Cihangir ve çoğu ara sokak polis barikatlarıyla kapatıldı.
Çeşitli yönlerden gelen kadınlar Sıraselviler Caddesi'nde buluşmaya başladı. Kadınlar "Yaşasın kadın dayanışması", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", "Geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz","Kadınlar sokakta Agrobay'dan Özak'a", "Agrobay'da direnen kadınlara selam olsun sloganları atıyor. Filistinli kadınlar unutulmadı, “Kadınlar barış istiyor” sloganı atıldı. Katledilen kadınların isimleri okunarak "burada" deniyor.
Beyoğlu Belediyesi Cihangir Semt Konağı önüne kadar yürüyen kadınlar burada durarak basın açıklamasına geçti. Açıklama Arapça, Kürtçe ve Türkçe dillerinde okundu.
Basın açıklamasına “Bugün 8 Mart 2024. 22. Feminist Gece Yürüyüşü’ndeyiz. Sadece 22 yıldır değil, kendimizi bildiğimizden beri, yüzyıllardır mücadele vermiş, erkeklere direnmiş kadınlardan aldığımız güçle mücadele ediyoruz” sözleriyle başlandı. Açıklama şöyle devam etti:
“Yalnızca bizler mücadele ettikçe, direndikçe artan iktidarın siyasi baskılarına karşı değil, hayatımızın her alanını ele geçirmeye, bedenlerimiz üstünde söz söylemeye, emeğimizi gasp etmeye, paramıza, malımıza, mülkümüze el koymaya, sırtımızdan geçinmeye, bizi sindirmeye, şiddetle kontrol edip cezalandırmaya çalışan erkeklere karşı her gün her an mücadele verdik. Bu erkekler kimi zaman sokakta tanımadığımız bir erkek, kimi zaman iş arkadaşımız, patronumuz, kimi zaman ve en çok da babamız, sevgilimiz kocamız oldular.”
“Bu siyasetin en üst mertebesinden Aile şuralarıyla, Medeni Kanunu ve Anayasa'yı değiştirme çabalarıyla, toplumsal cinsiyet eşitliğinin tamamen silindiği eğitim sisteminin Diyanet'in etkisi altına girmesiyle örgütleniyor. Bize kapatılan bu sokaklar, 'Büyük Aile Buluşmaları' adı altında LGBTİ+ nefreti yayan tarikatlara açılıyor. Onların aile dedikleri, içinde istismara ve şiddete uğradığımız, emeğimizin, bedenizim, varlığımızın yok sayıldığı ve sömürüldüğü bir dayatma. Barınacak bir ev için, geçinebilmek için eşitsizliğe razı gelmemiz bekleniyor. Başka türlüsünü yaşamak ise ‘ayıp’ ve ‘yasak’. LGBTİ+ların film gösterimleri, Kuirfest gibi festivalleri, piknikleri, sergileri bile yasak. Yıllardır var olan Bayram Sokak'ın mühürlenmesiyle transların, seks işçilerinin evlerinde yaşaması, çalışması yasak. Ayıplara, yasaklara kaybedecek hayatlarımız yok!”
Fotoğraflar: Evrensel
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.