İsveç’te son 3 hafta içinde 5 kadının eşi veya yakınları tarafından katledilmesi büyük tepkilere yol açtı.
İsveç’te 30 Mart-17 Nisan arasında 3 hafta içinde ülkenin değişik yerlerinde 5 kadının eşi veya yakınları tarafından katledilmesi büyük tepkilere yol açtı.
Kadınların katledilmesine yönelik ilk tepki Merkez Partisi lideri Annie Lööf’den geldi. “Toplumdan gelen haykırış nerede?” sorusunu soran Lööf, “Şimdi kadına yönelik şiddet sarmalının durdurulması ve şiddete maruz kalan kadın ve çocukların korunması için güçlü önlemler almanın zamanı” dedi.
Kadınlara şiddet uygulayan, kadınları aşağılayan, katleden erkeklerin yakalanarak yargı karşısına çıkarılmasını isteyen Lööf, kadına yönelik şiddete verilen cezaların artırılmasını istedi. Alınacak önlemleri belirlemek için tüm parti liderleriyle bir araya gelmeye hazır olduğunu açıkladı.
Toplumun farklı kesimlerinden gelen tepkiler üzerine Eşitlik Bakanı Märta Stenevi, tüm siyasi partileri kadına yönelik artan şiddete karşı alınacak önlemleri tartışmak için toplantıya çağırdı. Kadınlara yönelik işlenen şiddet suçlarının ağırlaştırılmasından yana olduğunu olduğunu açıkladı.
EŞİTLİK BAKANI: HÜKÜMET KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ ENGELLEMEK İÇİN GEREKLİ ÖNLEMLERİ ALMADI
İsveç Devlet Televizyonunun “SVT:s 30 Dakika” programına konuk olan Stenevi, hükümetlerinin kadınlara yönelik erkek şiddetinin durdurulması için gerekli önlemleri almadığını kabul etti.
Kadınlara yönelik saldırganlık gösteren ve görüşmeleri yasaklanan erkeklere elektronik kelepçe takılmasından yana olduğunu söyledi. Oysa söz konusu öneri bundan bir süre önce parlamentoda oylandığında hükümeti oluşturan Sosyal Demokrat İşçi Partisi ve Çevre Partisi Yeşiller, öneriye
hayır oyu kullanmıştı.
Stenevi, her yıl ortalama 15 ile 25 kadının yakınları tarafından öldürülmesinin hükümetin kadın cinayetlerini engellemek için yeterli gayret göstermediğini ortaya koyduğunu söyledi. Hükümetin yasalarda değişiklik yapaya hazırlandığını ve kadına yönelik şiddete verilen cezaları artırmayı önereceğini belirtti.
HER YIL ORTALAMA 15 KADIN YAKINLARI TARAFINDAN KATLEDİLİYOR
Suçluluğu Önleme Konseyinin 2020 yılı raporuna göre son 4 yıl içinde yılda ortalama 15 kadın eşleri ve yakınları tarafından katledildi. 2018 yılında 22, 2019 yılında 16 ve geçtiğimiz yıl 13 kadın eş veya erkek arkadaşları tarafından öldürüldü.
Ulusal Kadın Huzur Merkezi de (NCK), kadınlara yönelik şiddetin yarıya yakınının polise bildirildiğini açıkladı. Uzun süre uygulanan şiddet ve tehditten sonra kadınların katledildiklerine dikkat çekti.
NCK, yapılan bilimsel araştırmaların kadınlara yönelik şiddet ve katliamların ardında erkeklerin kadınları kontrol etme isteklerinin olduğunu belirtti. Katliamların daha çok kendi hayatı hakkında karar alma ve kıskançlık bahanesiyle yapıldığına dikkat çekti.
GEÇEN YIL POLİSE 23 BİN 200 ŞİDDET BAŞVURUSU YAPILDI
Suçluluğu Önleme Konseyinin (BRÅ) 2020 yılı raporuna göre, polise 23 bin 200 kadına şiddet uygulandığı başvurusunda bulunuldu. 18 yaşın üzerinde olan bu kadınların yüzde 80’i tanıdıkları erkeklerin şiddetine uğradı.
Katledilenlerin ve şiddete uğrayanların büyük çoğunluğunun öldürülmeden önce polis, psikiyatri, sosyal hizmet büroları ve sağlık kurumlarıyla ilişki kurdukları belirtiliyor.
Sosyal Sağlık Genel Müdürlüğünde psikolog olarak çalışan ve kadınların katledildiği dosyaları inceleyen Moa Mannhammar, Aftonbladet gazetesine yaptığı açıklamada daha önce kamuoyuna açıkladıkları raporda kadınları katleden erkeklerin yüzde 50’sinin psikolojik sorunları olduğunu belirlediklerini söyledi.
CİNAYETLERİN YÜZDE 75 KADINLARIN AYRILMAK İSTEMESİ GEREKÇESİYLE GERÇEKLEŞİYOR
Mannhammar, cinayetlerin yüzde 75’nin kadınların birlikte yaşadığı erkeklerden ayrılmak istemesinden sonra işlendiğine dikkat çekti.
Dünkü parlamentonun oturumunda birçok milletvekili kadınlara karşı işlenen cinayetleri ve şiddeti ele alarak hükümetten önlem almasını istedi.
Sadece muhalefet partileri değil hükümette yer alan Çevre Partisi Yeşiller milletvekilleri de kadına yönelik şiddeti gündeme getirdi. Çevre Partisi Yeşiller Milletvekili Annika Hirvonen, kadınlara yönelik şiddeti önlemek için önlem alınmasını ve kadınlara şiddet uygulayan erkeklere ilişki kurma yasağı veya hapis cezası çok açık yaptırımlar uygulanmasını talep etti.
Fotoğraf: Murat Kuseyri/Evrensel