Tek tip öğün ile nasıl doyacağız?
'Doymak için ne kadar para öderiz?' gibi sorular kafamızı kurcalıyordu. Gençlik ve Spor Bakanlığı tek tip öğün uygulamasıyla kaygılarımızı kökünden söküp attı...

Yurtların açılmasıyla yurtlara yerleşmeye başladık. Yeni dönem bizi kötü sürprizlerle karşıladı. Önceden devlet yurtlarında kalan öğrencilerin kahvaltı ve akşam yemeği devletin yaptığı yemek yardımıyla karşılanırdı ancak geçen sene hızla artan enflasyon karşısında yemek yardımı için verilen ücret, bir öğün çıkarmamıza yetmeyen ve bizim doymak için cebimizden para ödediğimiz bir hale geldi.

Bu sene geçmiş yıllardan biriktirdiğimiz kaygılarla yurda gelirken “Doymak için ne kadar para öderiz?” gibi sorular kafamızı kurcalıyordu. Gençlik ve Spor Bakanlığı tek tip öğün uygulamasıyla kaygılarımızı kökünden söküp attı.

Yeni uygulamada yemekhanenin çıkardığı hazır bir menüyle besleniyoruz. Bunu menü diye ifade etmek de tartışmalı. Kahvaltılar, tepki göstermek amaçlı birçok öğrenci tarafından sosyal medyada da paylaşıldı. Genel olarak bir küçük poğaça, birkaç zeytin ve bir dilim peynir şeklinde. Akşam yemeklerinde de yıllardır kabullenilmiş yurt yemeği lezzetsizliği tartışmalarının üstüne seçim şansı olmamasından kaynaklı yemek elediğimiz takdirde doymadığımız durumlar eklendi. Vegan-vejetaryen öğrenciler etli yemeği menüden çıkardıklarında sadece pilav ya da makarna yiyebildikleri bir senaryoyla karşı karşıyalar.

Uygulama başladığından beri yurdun doğal gündemi olan bu mesele için öğrenciler arasında tepkiler ve yakınmalar sürüyor. Memnun olduğunu ifade eden bir arkadaşım “Geçen sene de istediğim gibi beslenemiyordum, bu sene en azından para koymadan istediğim gibi beslenmeyeceğim” diyor.

Diğer öğrencilerse haftalık yemek programında doyamayacakları günleri belirleyip dışarıdan yemek alacaklarını ifade ediyorlar. Bursumuz bize bu haliyle yetmezken yemek gideri eklemek öğrencilerin çalışmak zorunda kalmasını yeşerten koşullardan biri olarak önümüzde duruyor. Bugün öğrenciye verilen kredi/ burs 850 lira ve biz bu 850 liralık aylık bütçemizin 450 lirasını yurt ücreti olarak geri veriyoruz. Geri kalan 400 liranın en az 109 lirasını ise yol parasına ayırıyoruz. Şampuan, diş fırçası, ped gibi temel ihtiyaçlarımızı da işin içine katınca geriye kalan 291 lira da uçup gidiyor zaten. Yani devletin sağladığı burs/ kredi desteğinden yemek için ayırabileceğimiz herhangi bir bütçe kalmıyor.

Her gün biraz daha niteliksizleşen devlet yurtları da öğrencilerin rahatça yaşayabileceği, sağlıklı beslenebileceği, verimli ders çalışabileceği alanlar olmaktan çok uzak.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Yurtta kalmak lüks değil hakkımız!

Kredi ve Yurtlar Kurumu yurt ücretlerine yüzde 80 oranında zam yaptı. Kocaeli’de KYK yurtlarında kal...

Güvenli yurtlar, güvenli kampüsler hepimizin ihtiy...

Uludağ Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğu yaptığı etkinlikte yürüttüğü tartışmalarda, güvenli...

Barınma sorunu genç kadınları istismara açık hale...

İzmir Demokrasi Üniversitesi öğrencisi Tuğçe, devlet öğrencilerin barınma ihtiyacını karşılamadığınd...