İçişleri Bakanlığı, 81 il valiliğine “Üniversitelerde Güvenlik ve Barınma Tedbirleri” konulu genelge ile gönderdi. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu başkanlığında 81 il valisi ve gençlik spor il müdürleriyle yapılan toplantıda alınan kararlarda öğrenci kulüpleri ve kadın platformları için "illegal yapılanmalar" dendi, üniversitelerde siyasi faaliyet yürüten öğrencilerin çalışmalarına izin verilmeyeceği belirtildi.
Ekmek ve Gül'e konuşan İstanbul Üniversitesi Kadın Çalışmaları Komisyonundan Başak, Yıldız Teknik Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğundan Nilay ve İstanbul Aydın Üniversitesi Kadın Araştırmaları Kulübünden Aleyna, üniversitelere gönderilen bu genelgenin, artan sorunlara karşı öğrencilerin yan yana gelişinin önüne geçmeyi amaçladığına dikkat çektiler. Açıklama yapan Hacettepe Üniversitesi Kadın Çalışmaları topluluğu da genelgeye tepki gösterdi.
ÜNİVERSİTELERDE KADINLARIN YAN YANA GELMESİ ENGELLENİYOR
İstanbul Üniversitesi Kadın Çalışmaları Komisyonundan Başak: "Üniversiteler sertifika programlarıyla, projelerle ve kişisel gelişim etkinlikleriyle sermayenin güdümüne sokulmakta ve öğrenci kulüpleri bu alanlarla sınırlandırılıyor. Üniversitelerde kendi istekleri, arzuları için yan yana gelen ve daha güvenli bir kampüs isteyen kadınlar, kadın kulüpleri hedef tahtasına oturtuluyor ve 'tehdit unsuru' haline getiriliyor. Üniversite ve yurt yerleşkesinde X-ray cihazları ve kamera koyarak tacize, şiddete ve cinayete çözüm olacağını uman iktidarın politikaları, sayılı üniversitede kadınların ısrarı sonucunda oluşturulan cinsel tacizi önleme birimlerinin aktif hale gelmemesi için baskı kurmayı amaçlıyor. Cinsel Tacizi Önleme Birimlerinin pasif halde tutulması örneği bile niyetlerinin kadınlar için güvenli ortamlar oluşturma gayesinin olmadığını gösteriyor. X-ray, kamera gibi göstermelik önlemler gerçekçi bir çözüm olarak ne yazık ki önümüzde durmuyor, genç kadınlara güvenli ortamlarda olacakları hissiyatını da vermiyor. İlerleyen süreç, kadınların yaşadıkları herhangi bir sorunda başvurabilecekleri ve güvende hissedebilecekleri mekanizmaların kısıtlanacağını, giderek de daraltılacağını ve hatta yok edilmeye çalışılacağını gösteriyor. Kadınların yan yana gelebileceği paneller ve söyleşiler vb. etkinlikler iktidarın ve üniversitenin keyfiliğine bırakılıyor. Ancak genç kadınların mücadelesi, kulüplerde, topluluklarda, platformlarda vb. alanlarda yan yana gelerek geleceklerini böylesi kararlara ve genelgelere bırakmayarak sürecek."
'BİLİYORLAR ÖĞRENCİLER YAN YANA GELİNCE ÇOK GÜÇLÜLER...'
İAÜ Kadın Araştırmaları Kulübünden Aleyna: "Genelgenin temel amacı, haklarını bir araya gelerek kazanan öğrencilerin farkına varmaları. Öğrencilerin bir araya gelerek seslerini çıkarmalarının önüne geçilmeye çalışılıyor. Tek başına insan bir şey yapamıyor ama beraber olduğunda bazı şeyleri başarabiliyor. Kulüpleri kapatıp, yurt sorununu dile getiren söylemleri örtbas etmek devletin kötü yanlarını göstermemeye çalışma amacına hizmet ediyor. Yurt sorununun, kadına şiddet, taciz olaylarının herkes farkında. Bunların örtbas edilmeye çalışıldığını düşünüyorum. Bir araya geldiğimizde başardığımızın en yakın örneği bugün fahiş zamlara karşı eylem yapan Beykent Üniversitesi öğrencileri. Bugün gidip toplandılar, fahiş zamları protesto ettiler ve okul, zamların gözden geçirileceği açıklamasını yaptı. Bu da örgütlenmenin kazanımı. Orada öğrenciler ses çıkarmasa, öğrenci kulüplerinin bir parçası olmasa bu gerçekleşmez... Biliyorlar öğrenciler yan yana gelince çok güçlüler ve bunun önüne geçmeye çalışıyorlar."
ANTİDEMOKRATİK UYGULAMALARA KARŞI YAN YANA DURMAYA DEVAM!
Yıldız Teknik Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğundan Nilay: "Gençlik ve Spor Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığının kadın çalışmalarını da kapsayan birçok farklı alanda faaliyet yürüten üniversite kulüp ve topluluklarının denetimine dair aldığı kararlar, yeniden taraflarımızın karşı karşıya olduğunu gösterdi. Genç kadınlar olarak tacizden, cinsel saldırılardan, şiddetten ve eşitsizlik sarmalından kurtulmak adına yan yana gelmek için tüm gayretimizle kurduğumuz birliklerimiz tehdite uğruyor. Kampüs içinde birçok zorluğa ve kısıtlamaya rağmen sürdürdüğümüz faaliyetlerin denetleneceğinin resmi olarak ilan edilmesinin bu hak mücadelesini zayıflatmak adına olduğunu biliyoruz. Fakat birlikteliklerimiz şiddetsiz, eşit ve özgür bir yaşamı yaratma umuduyla kurulduğundan karşımıza hangi engel çıkarsa çıksın güçlenmeye devam edeceğimizden şüphe etmiyoruz. Uzunca bir süredir tüm kulüp ve toplulukların yapısının, etkinliklerinin ilk elden bulundukları üniversiteki bürokratik kurumların denetimi altında oluşu üniversitelerdeki demokratik ve özgür yapının ortadan kalkmasına hizmet etmekte. Uzun çabalar sonucunda bize kazandırdıklarını sandıkları 'öğrenilmiş çaresizlik sendromu' belirtileri ise kendi yanılgıları. Dünyanın her yerinde karşılaştığımız sorunları ancak ortak hareket alanlarımızı inşa edersek çözebileceğimizi yüz yıllardır insanlık tarihinin birikimlerinden öğrendik. Bugün de yine en çok ihtiyaç duyduğumuz şey böylesi antidemokratik uygulamalar karşısında yan yana durabilme dirayetini göstermek. Eşit ve özgür bir yaşamdan, demokratik ve özerk üniversitelere kadar hiçbir hakkımızın peşinde olmaktan vazgeçmeyeceğiz."
'HAKLARIMIZI HEP MÜCADELE EDEREK ELDE ETTİK'
Hacettepe Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğu da sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, "İçişleri Bakanlığı'nın 81 il valiliğine “Üniversitelerde Güvenlik ve Barınma Tedbirleri” başlıklı genelgesinde kadın platformlarının çalışmalarına yönelik müdahalelerin olacağı açıkça yazıyor. Şimdiye kadar elde ettiğimiz haklarımızı mücadelemiz sonucunda elde ettik. Bundan sonra da elde edeceğimiz bütün haklarımız yürüttüğümüz mücadele doğrultusunda gelişecek. Üniversitelere yerleştirilmeye çalışılan baskı ve sindirme politikalarının karşısına mücadelemizi koyuyoruz!" dedi.
İçişleri Bakanlığı'nın 81 il valiliğine “Üniversitelerde Güvenlik ve Barınma Tedbirleri” başlıklı genelgesinde kadın platformlarının çalışmalarına yönelik müdahalelerin olacağı açıkça yazıyor. Şimdiye kadar elde ettiğimiz haklarımızı mücadelemiz sonucunda elde ettik.
— HÜ Kadın Çalışmaları (@hukcat) August 12, 2022
Fotoğraflar: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Üniversitelerdeki Kadın ve LGBTİ Toplulukları tart...
Dosyamızda farklı üniversitelerdeki toplulukların çalışmalarına, öğrencilerinin yaşamındaki etkisine...
Gelecek kaygısı, geçim derdi, artan sorunlar: Üniv...
Geçim derdi üniversiteli genç kadınları okurken çalışmak zorunda bırakırken, başkaca sorunları berab...
5 maddede 'Kadın Üniversiteleri'ne neden karşıyız?
Erdoğan’ın talimatıyla ‘Kadın Üniversitesi’ 2021 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda yer alarak res...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.