1 Ocak 2019 cuma günü Doğanşehir Karşıyaka Mahallesi Sürgü yolu üzerinde 9 yaşındaki çocuğa cinsel istismara maruz bırakan akrabası M. D, komşularının oğlu B. B ve M. B tutuklanması sonrası kadınlar yaptıkları basın açıklamasıyla hem çocuğa yönelik istismara hem de kadına şiddete tepki gösterdi.

Malatya Demokratik Kadın Platformu yaptıkları basın açıklamasında “Her gün basına yansıyan kadına ve çocuğa yönelik taciz, tecavüz ve ölüm haberleriyle uyanıyoruz. Türkiye de sadece aralık ayında 33 kadın erkek şiddetine maruz kalıp yaşamını yitirmiştir. Kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin yanında çocuk istismarında olağan dışı bir şekilde artış gözlenmektedir. İyi hal indirimi, tahrik vb. durumlar suça yönelimi daha da arttırmaktadır. Yaşanan siyasal ve ekonomik kriz bir yandan şiddetti körüklerken, diğer yandan toplumsal ahlaki değerleri yerle bir etmektedir” dedi.

Kadın cinayetlerinin artış sebeplerine değinilen açıklamada “Toplumsal yaşamı dinselleştirmek, laikliği ve seküler yaşamı yok eden, kadını toplumsal alandan uzaklaştırarak, kadını eve hapsetmek isteyen bu yaklaşımlar sonucu; kadın cinayetlerinin sayısında artışlara neden olmuştur. Aile ve dini rehberlik büroları, cinsel istismarda rıza yaşının 12'ye düşüren yasa tasarısı, din adamlarının aile psikologu olarak görevlendirilmesi, karma eğitimin kaldırılmaya çalışılması, tecavüze uğramış kadınların tecavüzcüsüyle evlendirilmek istenmesi gibi tüm düzenlemeler maalesef ölüm, istismar, taciz olarak karşılığını bulmaktadır” diye devam edildi.

Malatya’daki kadın cinayetleri ve istismarlarına değinilen açıklamada “Sadece Aralık ayında İlimiz Malatya’da bir kadın hamileyken annesiyle birlikte erkek şiddetine maruz kalıp hayatını kaybetti. Yine ilimizde eşinden boşandığı halde halen eski kocası tarafından sürekli tehdit edilen kadın arkadaşımızın yanında olduğumuzu ifade etmek isteriz. Malatya’da 9 yaşındaki bir kız çocuğu 9 ay boyunca 4 kişi tarafından istismara maruz kalıp tecavüze uğramıştır. Yanı başımızda gelişen bu olaylar tahammül edilecek ve susulacak veya görmezden gelinecek bir durum değildir” dedi.

Açıklamada çocuk evliliklerine af yasasına ilişkin ise şunlar söylendi: “Kadın hareketlerinin uzun soluklu mücadelesi sonucu geri çekilen ‘Çocuk İstismarı Yasası’ tekrar gündeme getirilmek isteniyor. Bizler birer kadın birer anne ve insan hakları savunucuları olarak tüm bu olumsuzluklara birlikte karşı duracağız.”