Kocaeli’de kadınlar haklarına saldırıları konuştu: Bizim yaşamamızı istemiyorlar!
Kocaeli’de kadınlar bir araya geldikleri etkinlikte, İstanbul Sözleşmesi, 6284, Çocuk istismarına evlilikle af, ve nafaka hakkına saldırılara ilişkin konuştu.

Uzun zamandır milliyetçi/muhafazakâr siyasi çevreler tarafından Türkiye’nin imzasını çekmesi için tartışılan bir mesele: İstanbul Sözleşmesi. Sözleşmeyle birlikte yasalaşan 6234’Ün hedefe konması... Yeni yargı paketleriyle haklarımızın tırpanlanması... Erkeklerin mağduriyetine(!) neden olan nafakanın kaldırılmak istenmesi... Çocuk istismarında yeni düzenleme tartışmaları... Tartışmalar yoğun, peki kadınlar bu düzenlemelere ve geneli erkekler tarafından tartışılan haklarına, yasalarına karşı ne biliyor ve ne söylüyor?

KADINLAR TARTIŞMAKTAN ÇEKİNMİYOR
Kocaeli’de dernek, vakıf, ev fark etmeksizin kadınlarla yan yana geliyor ve İstanbul Sözleşmesi, 6284, nafaka hakkı ve çocuk istismarını tartışıyoruz. Geçtiğimiz günlerde KAI Vakfı’nda (Kars Ardahan Iğdır Vakfı) yaptığımız etkinlikte kadınların hem çocuklarına hem de kendilerine dair endişeli olduğunu gördük ve en önemlisi kadınlara gittiğimizde ve tartıştığımızda kadınların kendilerini kapatmadıklarını aksine sonuna kadar tartışmaya dahil olduklarını gördük. Sosyal hizmet uzmanı arkadaşımızın çocuk istismarını anlattığı sunumda ve devamında ne yapılabileceklerine ilişkin görüşlerde kadınlar çocukları için endişeli olduklarını söylediler. Okullarda bir eğitim verilmediğini, verilse de yetersiz olduğunu ve istismarcısıyla evlendirme tasarısının çok haberi yapılmadığından bilgilerinin olmadığını söylediler. Katılımcı bir kadın “Bilsek böyle bir şey yapmaya çalışıyorlar biz de bunun yasalaşmaması için elimizden geleni yaparız. Hâlâ mecliste tartışmalar başlamadan ne yaptıysak yaptık, geçirirlerse geçmiş olsun” dedi.

‘BİZİM YAŞAMAMIZI İSTEMİYORLAR’
Böyle bir düzenlemenin çocukların hayatını karartacağını, mağduriyetlerinin katlanacağını söylediler. Avukat arkadaşımız ise kadınlara son dönemde çokça gündemde olan İstanbul Sözleşmesini ve 6284 sayılı kanunu bilip bilmediklerini sorduğunda kadınlar bilmediklerini söylediler. Yalnızca bir kadın, mahallelerinde siyasi bir partinin kadın kollarının ‘İstanbul Sözleşmesi için çocuklarımızı LGBTİ+ olmaya teşvik eden bir sözleşme ve Türk aile yapısına uygun olmadığı’nı söylediklerini ve bunun gerçekliğini sordu. Avukatımız öncelikle İstanbul Sözleşmesinin devletlere yükümlülük getirdiğini kadınların, bireylerin yaşama haklarını korumak için koruyucu önlem almalarını söylediğini, cinsiyet ayrımı yapmaksızın tüm şiddet, tecavüz vakalarına karşı herkesin korunmasını söyleyen sözleşme olduğunu belirtti. Tabii en önemlisi de erkek ve kadını eşit gören bir sözleşme olduğunu ve 6284’ün de bu sözleşme sayesinde var olduğunu söyledi. Ayrıntılı sunumun ardından kadınlar “madem böyle bir sözleşme ve kanun o zaman neden hedef altında, o zaman bizim yaşamamızı istemiyorlar!” dedi.

‘HÜKÜMET İKİ KADIN ALIP FOTOĞRAF ÇEKTİRİYOR, SİZİN YANINIZDAYIZ DİYORLAR’
Şiddet gördüklerinde nereye gideceklerini bilmediklerini, uzaklaştırma kararı çıkartsalar bile erkeğin gidebileceği bir yer yoksa eve almak zorunda kaldıklarını söylediler. Bir başka kadın “düzenlemeleri bu zorlukları yaşayan kadınların hazırlaması gerekir, çünkü canı yanan bunu daha iyi yapar, ama mecliste oturan milletvekillerinin böyle sorunları olmadığından bizi anlayamıyorlar, Güllük gülistanlık sanıyorlar, hükümet iki kadın alıp yanlarına fotoğraf çektiriyor, sizin yanınızdayız diyorlar, ama hiç kusura bakmayın bizim yanımızda değilsin, kadınların yanında değilsiniz” dedi. Bir diğer kadın arkadaş ise nafakanın sınırlandıracak yeni yasal düzenlemeye ilişkin “zaten 200-300 lira nafaka bağlıyor devlet, hiçbirimiz Şeyma Subaşı ya da diğer ünlüler değiliz, öyle olsak nafakaya ihtiyacımız bile olmaz. Mahkemelerin bağladığı nafakayla kirayı bırakın fatura bile ödenmiyor. Zaten erkekler düzenli nafaka ödemezken bir de sınırlandırılınca nafaka hakkı diye bir şey kalmaz. Nafakanın kaldırılmasını değil güvence istiyoruz. Önce iş istiyoruz, işimiz olur da düzenli çalışırsak zaten nafakaya ihtiyacımız bile kalmaz.”
Başka bir kadın ise “erkekler durmadan ağlıyor, beni yıpratıyor evlilik sonuçta. Nafaka da bunun bedeli, sadaka vermiyor bana” dedi. Tüm bu tartışmaların üzerine bir kez daha anlıyoruz ki kadınlarla tartışıp harekete geçtiğimiz sürece başaramayacağımız hiçbir şey yok.

İlgili haberler
GÜNÜN BİLGİSİ: Nafaka ile ilgili gerçekler bir tık...

Kadınların nafaka hakkına göz dikilen şu günlerde ilaç gibi bir sayfa oluşturuldu. ‘Kadının İnsan Ha...

İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasa: Kadınlar...

İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun, şiddetle mücadele için kadınların elindeki en önemli yasal...

Çocuk istismarına evlilikle af: Adım adım nasıl bu...

Çocuk istismarına evlilik yoluyla af öngören yasa değişikliğine adım adım işte böyle gelindi: adım a...