Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ‘Kamu Taşınmazları Üzerinde Eğitim ve Yurt Faaliyetleri İçin Üst Hakkı Tesis Edilmesine İlişkin Yönetmelik’te yaptığı değişiklikle her türlü dernek ve vakfın eğitim çalışması adı altında kamu arazisinden yararlanabilmesinin önü açıldı. Kamu yararına bakılmaksızın dernekleşen tarikat ve cemaatlerin ‘hizmetine’ karşılık kamu mallarının peşkeş çekileceğini belirten Eğitim Sen MYK Üyesi İzzet İldeş, “Bu dinci sarmalın nesilleri yutma planına sessiz kalınmamalı” dedi.
Türkiye’de eğitim sisteminde ve okullarda iktidarın siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda yoğun bir dinci kuşatma hız kesmeden devam ediyor. ÇEDES ile birlikte bu kuşatma fütursuzlaşırken iktidar son attığı adımla tarikat ve cemaatlere alan açmaya, kaynak aktarmaya devam ediyor. Resmi Gazete’de yayımlanan kararla 2017’de çıkarılan yönetmelikteki değişikle sadece kamuya ait okullara tahsis edilen kamu arazileri artık eğitim bahanesiyle tarikat ve cemaatlere peşkeş çekilecek.
SEÇİMDE DESTEK AÇIKLAMASINDAN SONRA…
Yönetmelikteki değişiklikle Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, sivil toplum kuruluşu (STK) diye nitelendirdiği tarikat ve cemaatlerin kurduğu derneklerle kamu alanlarını ücretsiz kullanım hakkının karar altına alındığına dikkat çeken İldeş “Yerel seçim öncesi tarikat ve cemaatlerin Cumhur İttifakına desteğini bir bir açıklamalarının ardından böyle bir kararın çıkması bağlamı itibarıyla iyi değerlendirilmelidir. Bu haktan yararlanacak derneklerin kapsamı peşkeşin boyutlarını gözler önüne sermektedir” dedi.
EĞİTİM TARİKATLARA TAŞERE EDİLİYOR
Yönetmeliğin kapsamının okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve ortaöğrenim kurumlarını açma ve işletme faaliyetini, yükseköğrenim öğrencilerinin eğitimine yönelik eğitim kurumu açılması ve işletilmesi faaliyeti yürütülmesi ve Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı olarak açılan kursları kapsadığını dile getiren İldeş “Bu şu anlama gelmektedir. Yukarıdaki ‘hizmet’i veren tarikat ve cemaatler yasa gereği kamu yararına olup olmadığına bakılmaksızın dernekleşecek, mevcut hükümet de bu ‘hizmetleri’ karşılığında kullanımları için kamu mallarını ücretsiz tahsis edecek yani peşkeş çekecektir. Mevcut hükümet MEB’in eğitim öğretim verme hizmetini Maarife, TÜGVA’ya, Diyanet Akademisine, birçok tarikat ve cemaate günbegün taşere etmektedir” diye konuştu.
'ÖĞRENCİYE KIRINTI, TARİKATLARA ASLAN PAYI'
Öğrencilerin bir öğün yemek ve temiz su, öğretmenlerin ise insanca yaşayacak ücret talebini MEB’in reddettiğini hatırlatan İldeş “Mevzu tarikat ve cemaatler olunca, iktidar taşınır taşınmaz her emtiayı onların hizmetine sunmaktan geri durmuyor. Bütçeden aslan payını MEB’e ayırdığını her seferinde gururla anlatanları vakıf, dernek ve cemaatlere aktarılan payları açıklamaya davet ediyoruz” çağrısını yaptı.
'SESLERİMİZİ BİRLEŞTİRMELİYİZ'
Yaşananların gelecek nesillerin eğitim hayatını ciddi bir tehlikeye attığı uyarısında bulunan İldeş, “Bu dinci sarmalın nesilleri yutma planına sessiz kalmamalıyız. Bulunduğumuz her alandan sesimizi yükseltmek, ortak örgütlenmeler oluşturarak yerellerden başlayarak yapılanlara karşı çıkmalıyız. Çocuklarımızın hakları ve gelecek nesillerin aydınlık geleceği için seslerimizi birleştirmeliyiz” dedi.
TARİKATLAR MEB’İN TAŞERONU OLDU
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in MEB bütçe görüşmeleri sırasında tarikatlarla imzalanan protokollere yönelik tepkilere “Sizin tarikat, cemaat dediğiniz bizim STK diye nitelendirdiğimiz kurumlarla iş birliğimiz sürecek” sözleri eğitim alanının tarikat ve cemaatlere taşere edilmesinin itirafıydı. MEB’in tarikatlarla yaptığı yüzlerce protokolden sadece bazıları şunlar:
• Ensar Vakfı ile “Çeşitli eğitim, seminer ve sosyal etkinlikler düzenlenmesine dair işbirliği protokolü” imzalandı.
• Vakfın öğrencilere yönelik yaz okulu, yaz kampı, okuma yarışması, gezi ve seminer düzenlemesine imkan verildi.
• Yine TÜGVA’ya okul derslikleri tahsis edildi, 56 ilde yüzlerce okul yaz okulu eğitimi adı altında TÜGVA’ya sunuldu.
• TÜRGEV’e öğrencilere sosyal, sportif, mesleki ve teknik kurslar düzenlemesine imkan verildi. Masrafların MEB bütçesinden karşılanması kararlaştırıldı.
• Türkiye Diyanet Vakfına okul öncesi eğitim kurumlarında 4-6 yaş çocuklar için Kur’an kursu açılmasına imkan sunuldu.
• Nur Cemaatinin Nakşibendi koluna bağlı Hayrat Vakfına “değerler eğitimi” adı altında eğitim vermesine izin verildi.
• Süleymancılar ile imzalanan “değerler eğitimi protokol”ü ile cemaatin okullarda seminerler düzenlenmesi sağlandı.
• İnsan Vakfının ‘Mescitsiz okul kalmasın’ adı altında okullarda yürüttüğü kampanyaya onay verilerek, sponsor olundu.
• İlim Yayma Cemiyetine her düzeydeki öğrenciye yönelik sosyal, kültürel, mesleki ve teknik kurslar düzenleme olanağı verildi. Gençlik ve Spor Bakanlığı kendisi yurt açmak yerine İlim Yayma Cemiyetine yurtlar açtırdı, Diyarbakır’da kendisine ait bazı yurtları vakfın kullanımına açtı
• MEB, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ile ‘Çevreme duyarlıyım, değerlerime bağlıyım (ÇEDES)’ protokolü ile okullarda ‘manevi danışman’ adı altında imam, vaiz ve Kur’an kursu öğrencilerini görevlendirdi.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Sevda Karaca’nın TÜGVA sorusuna Bakan Tekin'den ce...
EMEP Milletvekili Karaca’nın, TÜGVA yaz okulu için Antep’te 135 okul tahsis edilmesine dair verdiği...
MEB yetim’ protokolüne imza attı: Çocuklar İHH’ye...
Milli Eğitim Bakanlığı, yetim çocuklara ‘değerler eğitimi’ verilmesi için İHH ile protokol imzaladı....
Çocuklar tarikatlara mecbur bırakılıyor
‘Milli Eğitim Bakanı açık açık ‘biz cemaat ve tarikatlarla berber eğitimde iş yapacağız’ derse merdi...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.