Antep Demokratik Kadın Platformunun çağrısıyla düzenlenen 8 Mart yürüyüşü ve basın açıklamasına onlarca kadın katıldı. Coşkuyla geçen eyleme genç kadınların katılımı da yoğundu. 8 Mart buluşmasının ardından konuştuğumuz genç kadınlar, bir arada olmanın, birlikte dayanışma ve mücadeleyi büyütmenin kendilerine nasıl yansıdığını anlattı. Genç kadınların anlatımından görülüyor ki; kadınların birlikteliği, bir aradalığı tüm kadınlara güç verirken, ayrıca yalnız olmadıkları ve güvende oldukları hissini de yaratıyor.

Yeliz Koşucu: Lise mezunuyum ve üniversite sınavına hazırlanıyorum. Mezuna kaldığım bu sene içerisinde pandemi ile birlikte tamamen kendimi 4 duvar arasına kapatmak zorunda kaldım. Bu kapanma sürecinde ders çalışmaktan başka bir şey yapamadım veya yapmadım. Sürekli ders çalışmak zorundaydım çünkü eğitim sistemimiz bunu gerektiriyor. Sınav stresinin dışında aile içindeki maddi sıkıntılarımızla boğuşmakta oldukça zorlanıyordum. Bugün sınavdan çıktıktan sonra gittiğim alanda o kadar kadının dayanıştığını, hep beraber seslerinin ne kadar gür çıktığını ve taleplerindeki ısrarcılığını görünce çok mutlu ve güçlü hissettim. Gerçekten asla yalnız değiliz. Yarınlar, bugün direnen bizlerin.

Tuğçe Zirek: Üniversite öğrencisiyim. Şu günlerde kadın şiddeti maalesef ki ülkemizin önemli bir gündemi ve gün geçtikçe kadınlarımız şiddet görüyor veya bazıları öldürülüyor. Bu hepimizin canını yakmakta ve son günlerde bu konudaki artış beni umutsuz etmekte ve yalnız olduğumuzu hissettirmekteydi. Ama bugün böyle olmadığını ve aslında yalnız olmadığımı hissettiğim bir gündü. Yürüyüşe annemi ve küçük erkek kardeşimi de yalnız olmadığımızı ve aslında ne kadar güçlü olabileceğimizi görmeleri için getirdim. Sloganlarımız, birlikteliğimiz ve gücümüz beni çok iyi hissettirdi. Asla yalnız değiliz, asla susmayacağız. Bunu artık çok daha iyi görebiliyorum.

Serpil Zirek: Ev hanımı, üniversite öğrencisi ve aynı zamanda üç çocuk annesiyim. Yürüyüşe iki çocuğum ile geldim. Kızımı 18 yaşına kadar her şeyin bilincinde olarak yetiştirdim ve oğlumu da şu an 8 yaşında olmasına rağmen bu bilinç ile yetiştiriyorum. Eğitim sonuçta ailede başlar. Bu konuda erkek veya kız olması hiçbir fark yaratmıyor. Bu yaşıma kadar çok şey gördüm, çok şey yaşadım ve zaman zaman çok yalnız hissettim. Son zamanlarda çok fazla şiddet cinayet ve insanlık dışı olaylar oluyor. Bunlar beni bir kadın ve bir anne olarak çok üzüyor, onların acısını kalbimde hissediyorum. Bu konuda son zamanlarda iyice düşünceli ve kötü hissediyordum. Aslında bugün beni çok duygulandırdı çünkü bir kez daha arkamda tıpkı öz kızlarım gibi birçok kızımın olduğunu ve tıpkı öz kardeşim gibi birçok kardeşimin olduğunu gördüm. Benim onlarla olduğum gibi birçok kişinin de benimle olduğunu biliyorum. Asla yalnız değiliz. Sesimiz, gücümüz, kalbimiz hep birlikte ve susmayacağız, durmayacağız bunu biliyorum.

Fatma Cengiz: Bugün kadınlar günü için yapılan etkinliğe katıldım. Bu etkinlik beni motive etti ve bana yalnız olmadığımı, her zaman dik durmam gerektiğini, kimseye bağlı olmadığımı, kimsenin namusu olmadığımı, bana ve bütün kadınlara yapılan hiçbir haksızlığa susmamam gerektiğini öğretti. Şiddete susmamam gerektiğini, hakkımı ve haklarımı bilmem gerektiğini öğretti. Bütün işlerin kadınların üzerine yıkılmaması gerektiğini anladım. Kadınların bir arada olması ve birbirine destek olması beni mutlu etti. Bu etkinlikte görev alan düzenleyen, emek veren tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum. Ben ve benim gibi ayakta durmaya çalışan tüm mücadeleci kadınların gününü kutluyorum.

Elif Çin: 27 yaşında ön lisans muhasebe mezunu bir kadınım. Uzun zamandır yaşanan kadın tacizleri, tecavüzleri, şiddet ve cinayet olayları beni kadın mücadelesine ve örgütlenmeye teşvik etti. Bugün 8 Mart için topladığımızda yine kendimi güçlü, korkusuz, erkek egemenliğine boyun eğmeyen kadınların içinde buldum ve bu beni mutlu etti. Kadınları öyle görmek bana da ayrı bir güç katıyor kendimi daha güvende hissediyorum. Yaşasın kadın mücadelesi, yaşasın kadını savunan kadınlar! Kahrolsun ataerkil sistem!

Eylem Kayahan: Sınava hazırlanan bir lise öğrencisiyim. Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için düzenlenen yürüyüşe katıldım. Kadınların mücadele etmesi, kadınların birlik içinde olup seslerini duyurması çok gurur vericiydi. Birçok kadını orada birlik içinde, el elle görünce çok güçlü olduğumuzu fark ettim. Yaşasın kadın dayanışması!