İsviçre’den akraba ziyareti için temmuz 2020’de Mardin’in Kızıltepe ilçesine gelen 17 yaşındaki yeğeni Z.Ç.’ye tecavüz suçundan yargılanan Osman Çur hakkında “Nitelikli cinsel istismar” suçundan açılan davanın dördüncü duruşması Mardin 5’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Olayın ardından tutuklanan ancak 13 Ocak’ta mahkeme kararıyla tahliye edilen ve cezaevi kapısında davul zurna ile karşılanan Çur,  bu duruşmaya da katılmadı. Sanığın avukatının da katılmadığı duruşmada, Z.Ç.’nin avukatları salonda hazır bulundu.

SAVCIDAN MÜEBBET TALEBİ

Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada, önceki celsede verdiği mütalaasını yineleyen savcı, suçun sabit olduğu gerekçesiyle sanığın kan bağı olan kişiye dönük “Nitelikli cinsel istismar” suçundan müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi.

AMCASININ İSTİSMARINA MARUZ KALAN ÇOCUK: TEHDİT EDİLİYORUM
Akrabaları kendisine inanmadığını ve tehdit ettiğini söyleyen Z.Ç. “Başka kızların benim yaşadığımı yaşamasını istemiyorum. Adaletin sağlanmasını, böylesi insanların yaptıklarının bedelini ödemesini istiyorum. Benzer şeyleri yaşayan genç kızlara sesleniyorum, bu sizin suçunuz değil. Mücadele etmekten vazgeçmeyin. Bu mücadeleyi başka kızların benim yaşadıklarımı yaşamamaları için yürütüyorum” demişti. 

MAHKEMEDEN BERAAT

Z.Ç.’nin avukatları da savunmada, sanığın mütalaa kapsamında cezalandırılmasını istedi. Verilen aranın ardından mahkeme, “Suçun sabit olmadığı” ve “delil yetersizliği” iddiasıyla sanığın beraatına karar verdi.

SABİT DELİLLERE RAĞMEN BERAAT

Duruşmanın ardından Mezopotamya Ajansına (MA) değerlendirmelerde bulunan Mardin Barosu Kadın Hakları Merkezi avukatlarından Dilan Koç, hem sanığın hem de avukatının katılmadığı duruşmada kararın verildiğini ve sabit deliller olmasına rağmen beraat edildiğini belirtti. Koç, kararı derin bir üzüntü ve öfkeyle karşıladıklarını söyledi.

Mardin Barosu Kadın Hakları Merkezinden Avukat Dilan Koç| Fotoğraf: MA 

İddia makamının mütalaasında ceza verilmesi için yeterli delil olduğu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına atıf yapıldığı ve çocuğun akli dengesinin yerinde olduğunun vurgulanmasına rağmen verilen karara ilişkin Koç, şöyle devam etti: “Bizce sanığın işlediği suç çok net şekilde ortadadır. Mağdurun beyanları hiçbir aşamada çelişki götürmemektedir. Çok açık şekilde kendini ifade etmiştir. Adli Tıp raporunun olması, tanıkların olmasına rağmen burada beraat kararı verilmiştir.

HİÇBİR ÇOCUK GÜVENDE DEĞİL
Bu karar sadece bizim müvekkilimiz özelinde verilen bir karar değildir. Tüm Türkiye’de yine cezasızlık politikasının hüküm sürdüğünü ve artık hiçbir kadının ve hiçbir çocuğun güvende yaşamayacağının göstergesidir. Zira mahkeme heyetlerinin vermiş olduğu bu kararlar bu suçu işlemeye yönelik sanıkları, failleri cesaretlendirmektedir. Biz bu açıdan kararın hatalı ve kötü bir karar olduğunu düşünüyoruz. İstinaf sürecine başvuracağız. Bu dosyanın takipçisi olacağımızı kamuoyuna bildirmek isteriz.”

Haber-Fotoğraf: MA