Geçtiğimiz yıl pandemi başladığında altı aylık hamile olan Fatoş; aylarca dışarı çıkamamış. “Alışverişi eş dost yaptı. Bebek bezi, belimizi büken birinci ihtiyacımız oldu. Pandemide özellikle bebek bakım ürünleri çok zamlandı. Belimizi büken bizim birinci ihtiyacımız bebek bezi oldu. Eşimin maaşı daha yeni 3 bin lira oldu. Kızım altı aylık olana kadar günlük on tane bez kullanıyordum, bazen az kullandığım da oldu, bu sefer de pişikten kurtaramadım. Şimdi 1 yaşında. Tasarruf yapmak için bezini özellikle gece hiç değiştirmiyorum, gündüz de kaka yapmadıysa saatlerce kalıyor. Markette indirim bulunca maaşı oraya yatırıyorum, zam gelir alamam diye. Arada kardeşim sağ olsun bez parası gönderiyor. Arkadaşlarıma ‘Hediye almayın bez alın’ diyorum. Eşim marketleri takip ediyor. Allah’tan emziriyorum, bir de mama almak zorunda kalsaydım bu maaşla ne yapardık? Komşum var, ondaki durum da aynı. Pandemide eşi işsiz kaldı, borçlar gırtlakta. Hiç olmazsa bebek bezindeki ve mamadaki vergi oranı düşürülsün ya da hiç alınmasın” diyor.
‘CUMHURBAŞKANI 3 ÇOCUK DİYOR, BU ÇOCUKLAR NASIL BÜYÜR, DÜŞÜNMÜYOR’
Biri 5, diğeri 3 buçuk yaşında iki çocuğu olan Necla da çok fazla zorlanan annelerden. “Bez ve mama masrafları bizim ömrümüzü tüketti. Maddi ve manevi çöktüm. Şimdi ufak kızımı tuvalete alıştırmaya çalışıyorum ki biraz hafifleyelim. Kapı komşumla market market dolaşıyoruz. Onun da üç çocuğunun ikisi bezleniyor, eşi işsiz, masraflar boyu aşmış durumda. Cumhurbaşkanı üç çocuk demesini biliyor, ama bu çocuklar nasıl büyür diye de düşünmüyor. Artık maaşı boğazdan kısıp beze yatırır olduk tek kişinin maaşı yetmiyor. Ücretsiz kreş istiyoruz o da yok. Ben de çalışırdım bez parasını çıkartırdık. Bir çocuğun bez maliyeti nerdeyse bir maaşa denk geliyor.”
Biri iki yaşında diğeri altı aylık iki çocuğu olan Zeliş de market market dolaşanlardan. “Telde indirimleri takip ediyoruz. Eşim uzun süre işsizdi, yeni iş buldu. Eşimin ailesi destek oluyor, eş dost kıyafet desteği vs. derken çocuklar büyüyor ama bu yaşadıklarımız iz bırakıyor üzerimizde” diyor.
Kadınların üzerindeki tahakkümün bu denli arttığı bir ülkede çocuk büyütmek, onların geleceğini düşünürken çok yönlü bir baskılanmayı da yaşatıyor bizlere. Bizler bunca zorluğa rağmen ister çocuğumuz olsun ister olmasın mücadelenin içinde olmaya devam ediyoruz. Üzerimizdeki baskıya karşı özgürlük istiyor ve bunun için daha fazla örgütlenmeye yöneliyoruz.
Fotoğraf: Freepik
İlgili haberler
Bu duvarı biz yıkacağız
Bize dayatılan, örümcek ağına bulanmış o duvarları bizim yıkmamız; bize açlığı, yoksulluğu reva göre...
Bu Nazgullar da ne ki kadınların gördüklerinin yan...
Mafya-devlet-sermaye çetesinin kirli ilişkileri tek tek ortaya serilirken, halka ama en çok da kadın...
Bu kir sömürünün kiri
Adile Doğan, işçi kadınların ortaya saçılan devlet-mafya- sermaye düzenindeki kirli ilişkilerle ilgi...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.