Geçtiğimiz günlerde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, kadına yönelik şiddeti yaratan eşitsizliği ortadan kaldırma, şiddeti önleme, kadınları koruma konusunda devlete sorumluluk yükleyen İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını hukuka uygun bulduğunu açıkladı. 2021 yılında tek adamın söylediği söz, 2023 yılının ilk ayında hukuk kurumları aracılığıyla hukuksuz bir fermana dönüştü. Onlarca kurum Meclis kararı ile onaylanmış ve kadınların yaşamı için uygulanmasının hayati olduğu bir sözleşmeden Cumhurbaşkanı’nın kararı ile çıkılmasına karşı Danıştay’a dava açmışlardı. Bini aşkın avukatın takip ettiği davalar sonucunda Danıştay, sanki bu kadar duruşma görülürken kulağına tıkaç takmış gibi kararın reddedilmesi istemini reddetti. Yapılan itirazlar sonrası Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu da Danıştay’ın bu hukuksuz kararını onadı ve Türkiye tek adam kararıyla İstanbul Sözleşmesi’nden resmen çekilmiş oldu. İstanbul Sözleşmesi AKP’nin sırtını dayadığı tarikat ve cemaatler tarafından hedefe konmuştu, şimdi İstanbul Sözleşmesi’nden iç hukukumuza yerleşen 6284 sayılı yasayı hedef gösteriyorlar; çocukları her türlü istismara ve sömürüye karşı koruma sorumluluğunu devlete veren Lanzarote Sözleşmesi’ni hedef gösteriyorlar. Ve her seferinde seslerini daha yüksek çıkartarak. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını hukuka uygun bulan Danıştay yarın çocukları istismara karşı koruyan Lanzarote Sözleşmesi’nin de akıbetini riske attı. Tarikat ve cemaatlerin yüzünü güldürecek yeni Anayasa değişikliği teklifi de “başörtüsü” tartışmasına sıkıştırıladursun iki ittifakın arasında; tehlike tüm bir halk için timsah misali sessizce yaklaşıyor.
Devletin çocukları istismara karşı koruma konusundaki yükümlülüğünü 20 yıllık AKP iktidarı süresince yaptığı politikalardan tutalım milletvekili ve bakanlarının konuşmalarına gördük. Dergimizin bu sayısı da tam olarak bunu irdelemek üzere özel bir dosya ile çıkıyor. Timur Soykan’ın Hiranur Vakfı’nda bir kız çocuğunun 6 yaşında evlendirilip hayatı boyunca istismara maruz bırakılması haberi, kadınların ve kız çocuklarının tarikatlarda nasıl yaşamlara sıkıştırıldığını, yargı nezdinde buralarda yaşananların nasıl üzerinin örtüldüğünü, kadınların mahkum edildiği karanlıktan nasıl çıkmak için çaba harcadığını ortaya çıkarttı. Ancak Hiranur Vakfında yaşanan bir ilk olmadığı gibi bu politikalar böyle sürdükçe son da olmayacaktır; her ne kadar AKP sözcüleri bunu münferitleştirmeye çalışsa da. Unutmayacağımız ve üzeri örtülmeye çalışılan o kadar çok hadise var ki… Unutmayacaklarımız, çocuk istismarını önlemeye dönük göstermelik komisyonlar yerine çocuk istismarının gerçekten nasıl önlenebileceği, bugün bizi bu tartışmaları yapmaya iten 20 yıllık politikalar; hepsini 8 sayfalık dosyamızda topladık. İsterseniz bu dosyayı derginin tamamından ayırıp dönüp dönüp hatırlamak için ayrı bir broşür olarak saklayın, ister işyerinizde okulunuzda elden ele dolaştırın.
Tarikatlar artan ve derinleşen yoksulluk ile alanlarını genişletirken şiddet de geçim kaygısı da kadınların sırtında birer sopa. Asgari ücrete zam geldi gelmesine de ilk zamlı asgari ücret hesaplara yattığında çoktan eriyip gitmiş olacak. Bir yandan da işsizlik korkusu, sesini çıkarmanın önüne baskı unsuru olarak konuyor kadınların önüne. Asgari ücret sadece asgari ücret alanlar arasında tartışılmıyor. Sendikaların tutumundan sefalet ücretine, ek zam talebine işyerleri tartışmalar ve hoşnutsuzluklarla kaynıyor. Ama 2022 yılı kadınların öfkeleriyle bu korkuyu yırtıp attığını grevlerde en önde olan kadın işçiler ile gösterdi. 2023 yılının ilk Ekmek ve Gül’ünü de kadınların 2023’e bıraktığı öfke, cesaret ve tartışmalar ile dolduruyoruz.
İyi okumalar…
Görsel: Canva
İlgili haberler
Medeni hakların tasfiyesinde tarikat ve cemaatler
Gizli koalisyon ortağı olarak kanatlarının altına alan, her birini okul, yurt, kuran kursu açmaya yö...
Çocuk istismarında acı tablo: Bu olayları unutma!
Son 20 yılda kamuoyunun gündemine onlarca istismar vakası girdi. Yeterli önlemler alınmış olsaydı, e...
Sendikalı işçiler bile asgari ücretli, ek zam kaçı...
İnsanca yaşayacak bir ücret için, tüm işyerlerinde kadın-erkek işçilerin ilk yapacağı şey istenecek...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.