Türkiye’de bir bebek dünyaya getirmenin en endişe verici yanı masrafları. Bezi, maması, kıyafetleri, eğitim harcamaları... Gün geçtikçe artan masraflar ve üst üste gelen zamlar bir aileyi en çok korkutan şey. Devletin desteği ise ya yok ya da hiçbir açıdan yeterli olmuyor, üstelik de destekten çok sadaka gibi dağıtılıyor.

Birçok kez görmüşünüzdür hasta çocuğu olan, ilacının parasını ödeyemeyen ve devletin de destek olmadığı ailelerin haykırışını. Konuşulacak pek çok şey var çocuk yetiştirmenin maddi zorluğu hakkında. Bu yazıyla da bebek mamalarına dikkat çekmek istedik.

BEBEĞİN SAĞLIĞI İLE BESLENMESİ ARASINDA SEÇİM YAPMAK

Anne sütünün bebek için önemli bir besin olduğunu biliyoruz. 6. aydan sonra ise yoğurt, sebze püresi gibi gıdalarla mamaya ihtiyaç duymadan katı gıdaya geçmişsinizdir. Ancak birçok bebeğin beslenmesi bu kadar kolay olmuyor. Çocuğunuz prematüreyse (zamanından önce doğmuşsa) özel prematüre mamaları kullanmanız gerekebilir. Bir hastalığı veya süt alımını engelleyecek bir alerjisi varsa buna özel tedavi edici mamalar kullanmanız gerekecektir. Prematüre mamaları ve tedavi edici mamaları reçete edildiğinde devlet karşılıyor. Ancak işte bazı durumlarda en yakın içeriğe sahip olan adapte mamaları kullanmak mecburi hale geliyor ancak bu mamalar devlet tarafından karşılanmamakla birlikte çok pahalı. Öyle ki en ucuz adapte mamanın bile birkaç gün yetecek miktarı 100 lirayı bulabiliyor. Maddi durumu mama almaya elverişli olmayan ebeveynler inek sütü gibi hayvan sütlerine yönelmek zorunda kalıyor (1 yaşına kadar alerji riski, demir yetersizliği anemisi, yüksek proteinin böbrek yükünü artırması, bağırsaklarda küçük kanamalara yol açması nedeniyle inek sütü verilmemelidir). Ancak inek sütü fiyatları da gün geçtikçe artıyor ve geliri çok düşük evlere girmesi zorlaşıyor. Bu durumda unlu bir mama hazırlayıp bebeğe vermek tek çare oluyor. Fakat bu mamanın da ileride çeşitli sağlık sorunlarına yol açtığı biliniyor.

DEVLET DESTEĞİ VAR AMA YOK GİBİ…

Maddi durumu kötü olan aileler için devletin mama ve bez yardımı var ancak 2022 yılı itibarıyla bu yardım aylık 239 lira, yani bebeğin bir haftalık mamasını bile zor karşılıyor. Ayrıca bu yardıma başvurmak için hane halkı kişi başı gelirin asgari ücretin üçte birinden az olması (2022 yılı için kişi başı 850 liradan az), anne ve babanın üzerinde menkul ve gayrimenkul olmaması, herhangi bir sosyal yardım almıyor olmak şartları aranıyor. 2 yıl boyunca verilen bu destek ikametgah değişikliği ile kesiliyor. Kısaca, devlet bu desteği vermemek için her koşulu zorluyor. Anne sütü yetersiz kaldığı zaman bebek için en sağlıklı ve tercih edilmesi gereken tek yol olan adapte mamalar devlet tarafından karşılanmadığı için maddi geliri düşük ailelerin bebekleri olması gerektiği gibi beslenemiyor. Bebeğin anne sütüyle beslenememesi sadece mama fiyatları açısından zorluk getirmiyor, ilk 6 ayda mama kullanan annelerin etrafından aldığı tepkiler genellikle sütün yani annenin yetersiz kaldığı yönünde oluyor. Anne sütünün yetersizliği annenin yetersizliği olarak algılanarak bu durum annenin suçuymuş gibi yansıtılıyor. Bu gibi tutumların yarattığı baskının üzerine devletin destekte bulunmaması aileleri büyük bir çıkmaza sokuyor, çocukların hayata yenik başlamasına sebep oluyor.

Yoksulluk çocuklara, bebeklere devrediyor. Devredenin yoksulluk değil eşit, özgür, insanca yaşam olabilmesi için yoksulluğumuzda parmağı olanlara karşı daha çok dayanışma daha çok mücadele etmemiz gerekiyor. Bu konuda da ücretsiz mama talebi gelecek nesillerin sağlığı için en çok sahip çıkmamız gereken talep olarak önümüzde duruyor.

Görsel: Freepik