Üniversiteden yeni mezunuz ve çok yüksek ihtimalle iş arıyoruz. Bakmadığımız iş bulma sitesi, başvurmadığımız ilan da kalmamış. İş ilanlarının içinde kaybolup hangisine başvurup başvurmadığımızı düşünürken saatlerin nasıl geçtiğini anlamadığımız bir günü daha işsiz olarak kapatmış olduk. Gençlik ve işsizlik kelimelerinin birbirine en yakın olduğu bu dönemlerde biz de işsizler kervanının bir parçası haline geldiğimizde “Ne iş olsa yaparım!” sinyalini açıp hız kesmeden iş aramaya devam ediyoruz. Üniversite okuduğumuz yıllardan kalan, içerisinde bulunduğumuz iş ilanı gruplarına göz atmak aklımıza geldiğinde bir heyecanla grupları buluyoruz. Sosyal medyada oldukça yaygın olan bu grupların WhatsApp’ta da oldukça aktif ve hareketli olması bize biraz daha umut vadediyor. Ee nasıl olsa işsizim ne iş olsa yapacağım artık. Mühendislik, mimarlık, hukuk, edebiyat, eczacılık... Ne mezunu olduğumuzun önemi yok. Palyaço, garson, anketör, broşür dağıtımı, sekreter, karşılama hostesi, masa hostesi, model, manken... Hooopp! Nereye gidiyoruz? Gruplardaki ilanlar garipleşmeye başladı.
KRİTERE UYGUN MUYUZ?
“Düzgün bir iş” bulana kadar günlük işlerde çalışıp günü kurtarırım düşüncesiyle incelediğimiz işler bazen yüzümüze bir tokat gibi çarpabiliyor. Az önce bahsettiğim WhatsApp gruplarına dahil olduğumda geçinebilmek için aynı zamanda çalışmak zorunda olan bir üniversite öğrencisiydim. Arkadaşlarımdan sıkça duyduğum WhatsApp gruplarından iş aramaya koyuldum. Birçok üniversite öğrencisi gibi çeşitli günlük işlerde çalıştım. Günlük iş dendiği zaman çok geniş bir yelpaze açılıyor. Günlük işleri ayarlayan çok sayıda ajans bulunuyor. Ajanslara bilgilerinizi bırakıyorsunuz, uygun bir iş olduğunda size haber veriyorlar. Böylece işverenler sadece ihtiyaçları olduğu kadar çalışana; yol, yemek, sigorta gibi hakları tamamen perde arkasında bırakıp günlük çalışma karşılığında bir miktar ücret ödüyor. Ajanslar da payına düşeni alıyor tabii. Buraya kadar, hiçbir hak ve güvence olmadan çalıştırılmak dışında bir problem görünmüyor. Ama bahsettiğimiz WhatsApp gruplarında işler biraz renk değiştiriyor. Ajanslarında yer aldığı gruplara gelen işler alıştığımız gibi garsonluk, anketörlük tarzında işler olmuyor. İşverenler kendi kriterlerini yazıyor, kriterlere uygun olanlar işe dönüş yapıyor. Bu kriterler “Şu gün, şu saatte” diye başlamıyor. “Beşiktaş’ta canlı bir mekanda görsel müşteri olarak çalışacak 1.78 boy ve üzeri, alımlı, mekanı kalabalık ve canlı gösterecek kız arkadaşlar boydan ve yüzden fotoğraflarıyla birlikte başvuru yapabilirler” şeklinde oluyor. Boy, kilo, basen, meme ölçülerini yazarak yüzlerce genç kadının içinde bulunduğu grupta günlük iş ilanı veriliyor. Yaşadığımız şoku atlatamadan başka bir işverenden başka bir mesaj düşüyor. Mesajın altına bir de not düşülüyor; “Kriterlere uygun olmayan, fotoğraf göndermeyecek olanlar başvuru yapıp meşgul etmesin!”
BÜYÜK MEMEYE İKİ KATI ÜCRET!
İşler gitgide garipleşiyor. Sıradan görünen bazı iş ilanlarında, mesela bir garsonluk ilanında; “Şurada şu saat aralığında çalışacak bayan garsonlar aranıyor. Ücret günlük 80 TL. Boyu 1.75 ve üzeri olanlar için günlük ücret 120 TL” yazabiliyor. Yani boyunuz 175 cm üzeriyse ve büyük memelere sahipseniz aynı işi yaptığınız kısa boylu ve küçük memeli bir kadından neredeyse iki kat daha fazla para kazanabiliyorsunuz.
Kadın bedeni yüzyıllardır çeşitli şekillerde sömürüye maruz kalıyor. Bu sömürünün önüne geçmek için hiçbir adım atılmazken sömürü daha da derinleştiriliyor. Birileri bir şekilde boyumuzdan, kilomuzdan, etimizden, sütümüzden amansızca faydalanmaya devam ediyor. Sömürü biçim değiştirebiliyor ama sömürülen hep kadının bedeni ve emeği oluyor. Biz bunun karşısında vücut ölçülerimiz, saç rengimiz, işimiz gücümüz ne olursa olsun birleşmezsek sömürü artarak devam edecek. Bugün evinin kirasını ödeyebilmek için bu sömürüye göz yuman kadınlar yarın bambaşka bir sömürüye göz yummak zorunda kalmadan acilen yan yana gelmemiz gerektiği gün gibi ortada.
İlgili haberler
İş arayan bir kadının taciz kıskacında üç haftası
Üniversiteden haziran ayı itibarı ile mezun oldum. İş arama sürecinin zor ve uzun bir yol olduğunu b...
Çorum’da kadınların hali: Kriz, şiddet, işsizlik,...
Ekonomik kriz, çalışma koşulları, aile baskısı gibi etkenler Çorum’da kadınların hayatının büyük bir...
Bakkallıktan McDonals çalışanlığına uzanan bir hik...
Gönül’ün anlattıklarıyla esnaf bir kadının 40 yaşından sonra nasıl işçileştiğini okuyacağız.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.