Yeni eğitim öğretim döneminin başlamasına artık günler kaldı. Haber sitelerinde kırtasiye malzemelerinin ne kadar zamlandığı haberleri yerini aldı. Defteri, makası, kuru boyası derken bazı malzemeleri birbirinin yerine ikame etmenin ya da almadan bir süre idare etmenin yollarını arıyor herkes. Ancak zamlardan etkilenen ve yeri doldurulamayacak bir şey var; beslenme çantalarının içi. Geçtiğimiz yıl Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneği olarak Kocaeli’de sürdürdüğümüz, Ekmek ve Gül’ün çağrısıyla tüm Türkiye’ye yayılan “Okullarda Bir Öğün Ücretsiz, Sağlıklı Yemek Her Çocuğun Hakkı” kampanyası geçen seneden daha önemli ve öncelikli bir yerde duruyor.

Geçtiğimiz sene okulda saatlerce aç kalan gençlerle, okul önünde çocuğunun karnını doyurmaya çalışan kadınlarla yan yana gelmiştik. Sabah tostunu yiyip çıkan akşama kadar su dışında bir şey tüketmeyen gençler kantin fiyatlarının pahalılığını anlatırken kampanyayı duyuruyordu. Kadınlar evde pişirdiği makarnayı, bulgur pilavını almış okul önünde beklerken okulda bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek verilmesinin ne kadar önemli olduğunu anlatıyordu birbirine. Çünkü mesele çocuklarının sadece karnını doyurabilmek değil, gelişimini, sağlığını, eğitimini, güvenliğini de garanti altına almanın adımlarını attırmak.

Şimdi bu sene fiyatlar daha da arttı. İhtiyaçlar listesi artarken eve giren maaşların alım gücü azaldı. En temel sayılabilecek peynir, zeytin, yumurta alındığında markete üç haneli rakamlar ödenerek çıkılıyor. Koşullar böyleyken sağlıklı bir şekilde beslenebilmek zaten mümkün değil.

MEB ADIM ATMAK ZORUNDA KALDI

Geçen sene yüz binlerce kadına ulaşan kampanya bir kazanım elde etmiş, Milli Eğitim Bakanlığı okul öncesi eğitimde ücretsiz bir öğün yemek vermek zorunda kalmıştı. Çeşitli belediyeler de pilot okullarda ücretsiz öğünler dağıtmaya başladı. Ancak bu bize yetmez. Anaokulundan liseye tüm okullarda ücretsiz, sağlıklı bir öğün verilmeye başlanana kadar mücadelemize devam edeceğiz. Bunun sözünü verdi kadınlar birbirine.

Şimdi yürünecek yol belli. İş yerinde, mahallede, okullarda bu kampanyadan haberi olmayan her bir kadına kampanyayı anlatmak ilk yapacaklarımızdan biri. Beslenmenin ne olduğu, karnımızı doyurmakla beslenmenin aynı şey olmadığını da anlatmamız gerekiyor. Bu kampanya evde her gün ne pişecek, çocuklar ne yiyecek, bu yedikleri gelişimini nasıl etkiliyor diye düşünen kadınlar için de bir nebze de olsa rahat bir nefes almasını sağlayacak.

Haydi şimdi durma öyle arkadaşını ara, çık git komşuna, soyunma odasına başlat anlatmaya bu kampanyayı. Çocukların beslenme hakkı için daha neler yapabiliriz başlayın konuşmaya.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül