Kanada’daki Saskatoon’da, Saskatchewan Hastanesinde uygulanan ‘zorunlu kısırlaştırmalar’ 2015’te bölgedeki birkaç kadının yerel medyaya tüplerinin zorla bağlandığını söylemesi ile gündeme gelmişti.
Yerli bir doktor ve avukat, geçtiğimiz haziranda zorla kısırlaştırılan kadınların deneyimlerine yer verdikleri bir rapor yayımladı.
Saskatoon bölgesi Sağlık Bakanlığı yetkilisi yayımlanan raporlarla ilgili “Bu gösteriyor ki hâlâ sağlık sistemimizde ırkçılık var, bunun farkındayız. Hiçbir kadın yaşadıklarınızı yaşamalalı” demişti.
Rapordan sonra iddiaları dosyalaştıran ve iki kadın adına davayı açan avukat Alisa Lombard, sonuncusu 2010’da olmak üzere en az 40 benzer olay duyduğunu söyledi.
KADINLARIN İRADELERİ DIŞINDA TÜPLERİ BAĞLANIYORMUŞ
Saskatoon’daki Saskatchewan Hastanesinde ‘zorla kısırlaştırıldıkları’nı iddia eden iki kadının tanıklığı ile Saskatoon’daki sağlık yetkililerine toplu dava açıldı. Şikayetçi olan kadınlardan biri, 2001’de oğlunu dünyaya getirdikten sonra personelin fallop tüplerinin bağlanması önerisini reddettiğini dile getirdi. Yerli kadın, operasyon dolayısıyla hâlâ güçsüz durumdayken tekerlekli sandalye ile ameliyat odasına götürüldüğünü ve tüplerinin bağlanarak kısırlaştırıldığını söyledi.Diğer kadın ise doktorun acil sezaryene alınmak üzereyken tüplerinin bağlanmasını önerdiğini, o sırada zaten epidüral ile uyuşturulmuş olduğunu ve büyük bir acı çektiğini söyledi. 2008’de gerçekleşen olay için kadın, prematüre olan oğlu ile ilgili de endişeleri olduğu için, o sırada doğru iradeyi gösterecek durumda olmadığını belirtti.
Davaya bakan avukat Alisa Lombard konu ile ilgili şöyle konuştu:
Kendinize sormalısınız, bu nasıl oldu? Bu insanların iradesinin alıkonmasıdır, insan hakları ihlalidir. Çocuk sahibi olma ya da olmama kararı insanın kendisine aittir. Bu engellenen, etkilenen ya da zorlanılan bir karar olmamalı.
ZORLA KISIRLAŞTIRMA ON YILLARDIR UYGULANIYOR
Tarihçilere göre Kanada’da yerli kadınlara yönelik zorla kısırlaştırma operasyonları on yıllardır yapılıyor. 1928’de Alberta Bölgesi’nde akli dengesi yerinde olmayan ya da engelli olanları kısırlaştırmaya yönelik bir yasa kabul edilmişti. Aborijinler de dahil olmak üzere yasa 1972’de kaldırılana kadar 2 bin 800 kadın kısırlaştırıldı. 1933’de aynı yasayı geçiren Kanada’daki İngiliz Kolombiyası’ndan yetkililer, yaklaşık 400 kişinin kısırlaştırıldığını açıklamıştı.
Kaynak: Gazete Karınca
İlgili haberler
Yakın bir zamandan hikaye: Köle Moulkheir’in hikay...
Geçmişten bir hikaye... Moulkheir Nane Yarba’nın hikayesi... Moulkheir, köleliğin hâlâ devam ettiği...
GÜNÜN DİLEĞİ: Ayrımcılıktan, ırkçılıktan ve şiddet...
Hrant Dink Vakfı Türkiye’de mültecilere yönelik nefret ve saldırılara karşı medyanın rolünü ortaya k...
GÜNÜN BİLGİSİ: Kürtaj yasağı yeni kadın ölümleri d...
Dünyada her yıl ortalama 56 milyon kürtajın 8 milyonu sağlıksız koşullarda gerçekleşiyor. Kürtaj yas...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.