Her birimizin yakından takip ettiği komedyenler var. Keyifle izlediğimiz stand-uplarda bizleri güldüren komedyenlerden kaçı kadın? Yoksa biz de 'kadının yeteri kadar komik olmadığını' düşünenlerden miyiz? Özellikle pandemi sürecinde YouTube gibi alanlarda günümüzü geçirmemize yardımcı olacak ve katlanabilir kılacak içerikler izlemek alışkanlığımız oldu. Ben de böyle bir süreçte yayınlanmış stand-upları ve çeşitli komedyenlerin kendi kanallarında yer alan içerikleri bolca izleme fırsatı edindim. İster sosyal medya üzerinden yayınlanmış olsun isterse Açık Mikrofon gibi alanlarda sahne almak, kadınların komedi alanında iş üretebildiğine de böylece daha dikkatli bakma fırsatı elde ettim. Elbette ünlü kadın komedyenlerimiz artık var ve ana akım işler üretiyorlar. Ancak bir “kadın komedyenden” stand-up gösterisi izlememiş olanlarımız hala vardır diye düşünüyorum.
Komedyen Deniz Bağdaş ile komedi alanında içerik üreten kadınların sık sık duyduğu tepkileri konuştuk. Bağdaş’ın söylediklerini daha detaylı dinlemek isterseniz de kadınların sahne gösterilerini sosyal medyadan takip etmenizi ya da canlı katılmanızı tavsiye ederim. Zira aldıkları tepkileri gösterilerine malzeme yapmak konusunda da oldukça ustalaşmış kadınlar var.
Fotoğraf: Deniz Bağdaş Youtube kanalından ekran görüntüsü
Kadınların hem ülkede hem de yurtdışında komedi alanına yeterli oranda katılım sağlayamadığına değinen Bağdaş, “Evet bir gelişme var fakat yeterli değil. İşin yeterlilik kısmı oldukça tartışmaya açılıyor ancak kadınlara karşı toplumlarda büyük önyargılar var. Bu önyargılar kırıldıkça komedide de başka alanlarda da kadınların kendilerini gösterebilmesi, sorunun temelini bizlere gösteriyor” diyor.
‘TOPLUMDAKİ SORUNLAR DEVAM ETTİKÇE KOMEDYENİN BESLENECEĞİ ALANLAR DEVAM EDER’
Komedinin cinsiyet üzerinden değerlendirilmesini doğru bulmuyor Bağdaş, kadınların ve erkeklerin ayrı tarzlarda komedi yaptığı düşüncesinin de bu işin doğasına ters olduğunu söylüyor. Komedinin temelinde toplumsal eleştirileri barındırdığı ve bir bakıma eleştirinin eğlenceli yolu olduğunu belirten Bağdaş, “Toplumdaki sorunlar devam ettikçe komedyenin besleneceği alanlar da devam edecektir. Bir anlamda komedi, bu açıdan da cinsiyet dışı bir evrensellik taşımakta” diye konuşuyor.
Bağdaş, “Bazen bir sürücü kaza yapar, eğer sürücü kadın ise hemen bu konu üzerinden yorum yapılır, kadın sürücü dehşet saçtı denir. Erkeklerin yapmış olduğu hatalar ise bu şekilde değerlendirilmediğinden çevrede kadınlar iyi araba süremiyor algısı oluşur. Komedide benzer bir algı var. Bir erkek komedyen sahneye çıkıp komik olamadığında kimse ‘erkekler de komik değil’ ya da ‘erkekler stand-up yapamıyor’ demez, ancak bir kadın sahnede başarısız bir gösteri yaparsa hemen ‘kadından komedyen olmaz’ cümlesini duyarız” diyor.
‘ŞİMDİ DE KADIN KOMEDYEN GELİYOR’ DENEREK SAHNEYE DAVET EDİLİYORLAR
Sahnede kadın bir komedyen varken izleyicinin ve komedyenin garip bir gerginlik içerisinde olduğunu söyleyen Bağdaş, “Açık mikrofon gibi etkinliklerde ‘Şimdi de bir kadın komedyen geliyor’ kalıbıyla sahneye davet edilebiliyorsunuz. Bu, bize yine bu konudaki önyargımızı gösteriyor. Tabi bu algı yavaş yavaş kırıldı, kırılıyor, hatta bazı izleyicilerimizden ‘Aslında kadından komedyen olmaz diyordum ama sizi izleyince fikrimi değiştirdim’ gibi geri dönüşler alıyoruz. Övüldüğümüzde bile bu cümlelerle karşılaşabiliyoruz” diye anlatıyor kadın komedyenlerin yaşadıkları durumu.
Her birimizin kafasındaki bir diğer konu ise çok çok ünlü değilse komedyenlerin nasıl geçimini sağladığı. Bağdaş bu konuda sektörün geliştiğini, bu yüzden eskiye göre daha çok kişinin bu alandan geçindiğini söylüyor. Ama sektörün gelişmesinin yeterli gelmediğine değinen Bağdaş, “Burada tabi ki çok yönlülük gerekebiliyor, örneğin sadece bilet satışından geçinilebilir ancak bilet satmak için yine göz önüne olmanız ve diğer mecralarda üretken olmanız gerekiyor. Günümüzde izleyicinin olduğu herhangi bir mecrada içerik üreten kişiler, bunu rahatlıkla gelire dönüştürebiliyor. Hem reklam dünyasında hem de ana akım üretimde, bizim alanımız da artık değerini yavaş yavaş kazanıyor” diyor.
Manşet fotoğraf: Unsplash
İlgili haberler
Fosforlu bir yazar Suat Derviş
Fosforlu Cevriye’nin yazarı olarak bilinir en çok Suat Derviş. Ünlü şair Nazım Hikmet’in “başını eğd...
İsviçre’de kadına oy hakkı: Trajikomik bir refer...
İlk kez “Biz de karar vermek istiyoruz, kanton yasası değişsin” diyen Zürihli kadınlar, 1868’de oy h...
Yeniden üretim ve Ari Venüs
Kadınların faşizmde doğurganlığa hapsedilerek, ‘milletin yeniden üretilmesinde’ nesne haline getiril...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.