‘Heeramandi: Elmas Pazarı’ Netflix’te
Netflix'te yayınlanan 'Heeramandi: Elmas Pazarı' Hindistan'daki Tawaiflerin İngiliz sömürgecilerine işgalcilere karşı mücadelesini anlatıyor.

Netflix’te 1 Mayıs’ta yayına giren “Heeramandi: Elmas Pazarı” geçtiğimiz haftalarda en çok izlenenler arasındaydı. Dizi bir yandan “Tawaif” olarak bilinen dansçı ve metres kadınların yaşamlarına, sorunlara, kadın olmanın zorluklarına odaklanırken, diğer yandan İngiliz sömürgesi altındaki Hindistan’ın devrime giden yolunda Tawaiflerin yaptıklarını anlatıyor. “Sari”lerine (Hint kıyafeti) dolanıp düşen kadınların olduğu Klasik Hint dizilerinin aksine; danslar, gösteriler, erkeklerle ilişkilere değinen “Heeramandi” az bilinen bir Hint geleneği olan Tawaiflerin yaşamlarını da yakından anlatıyor. Diziyi kurgu olduğunu unutmadan izlesek de, İngiliz esaretinden kurtulmaya çalışan Hindistan’da Tawaif Bibbojaan’ın “Hamen dekhni hai azadi” (Özgürlüğü görmek istiyoruz!) sloganını atması izleyicileri oldukça etkiliyor.

HEERAMANDİ SOKAKLARI

Dizinin konusu Netflix'te şöyle geçiyor “Entrikacı Mallika Jaan, seçkinlere hitap eden bir genelev yönetmektedir. Ancak İngiliz yönetimindeki Hindistan'da isyan çıkarken, yeni bir rakip onun saltanatını tehdit eder.”

Dizide sokaklar, danslar, kıyafetler geleneksel Hindistan’ı ve Tawaiflerin yaşamlarını renkli bir biçimde betimliyor. Heeramandi sokaklarında, iki rakip Tawaif arasında süren sessiz savaş İngiliz yönetimindeki Hindistan'daki Lahor'un en varlıklı Tawaifi Mallikajaan ve intikam için geri dönen yeni başlayan Fareedan üzerinde yoğunlaşıyor. Mallikajaan ve Fareedan, komşu işletmeleri yönetiyor, zengin Nawab müşterileri için rekabet ederken, bir yandan da sırları ortaya çıkararak ve ittifaklar kurarak birbirlerini zayıflatmaya çalışıyorlar.

Dizi; Hindistan’daki Heeramandi’de geçerken; sık sık ‘Tawaif’ ve ‘Nawab’ isimlerini duymak mümkün. Indıan Times’a göre; Heeramandi, Hindistan’da kendilerini dansçı ve sanatçı olarak tarif eden “Tawaif” kadınlarının yaşadığı bir bölge. Tawaifler hayat kadınlarından farklı olarak; çok küçük yaşlardan itibaren dans, edebiyat, müzik ve görgü kurallarına dair eğitimler alıyor. Özellikle “Nawab” denilen soylu erkeklere hitap ediyorlar ve çoğu yalnızca bir erkeğe bağlı kalıyor. Bir Tawaif evlenemiyor ancak Nawab’la ilişki kurmalarına izin veriliyor. Tawaifler ancak Nawab’ı öldüğünde veya karşılıklı olarak yolları ayırma kararı alındığında başka bir ilişkiye başlayabiliyor.

Dizide Tawaif kadınlarının yaşadığı acılar da karşımıza çıkıyor. Babasız büyüyen ya da soylulara verilen çocuklar, bir erkeğe aşık olan Tawaif’in başına gelenler, erkeklerin güçlerini kadınlar üzerinde kullanması ve son olarak Mallikajaan’a tecavüz eden İngilizlerin onun onurunu yerle bir etmesi gibi…

ŞİİR, MÜZİK, DANS…

Heeramandi'nin başlangıcı oldukça eski bir kültür olan Babür dönemine kadar uzanıyor. Adını ise Maharaja Ranjit Singh'in hükümdarlığı sırasında başbakan olan Hira Singh'den aldığı iddia ediliyor. Başlangıçta bir tahıl pazarı olarak kurulan Heeramandi, klasik müzik ve danstaki ustalıklarını sergileyen kadınların ilgisini çekerek bir kültür merkezine dönüşüyor. Bu performanslar, zamanın varlıklı ve soylu erkekleri olan “Nawab”ların himayesi altında gelişerek zengin kültürel mirasın bir kutlaması haline geliyor.

Heeramandi'nin Tawaifleri sadece eğlence amaçlı olmaktan öte bir kültürün de simgesi olarak görülüyor. Güzel sanatlar eğitimi almış şairler, müzisyenler ve dansçılar özellikle Babür saraylarının sosyal ve kültürel yaşamında önemli rol oynuyor. Indian Times ayrıca, dönemin Heeramandi salonlarını “Müzik ve dans gösterilerinin yanı sıra politikanın, şiirin ve felsefenin tartışıldığı entelektüel toplantıların da merkezi” olarak tanımlıyor.

İNGİLİZLERE KARŞI BİR ARADA…

1940'larda Hindistan'da İngiliz sömürge yönetimi, Heeramandi'nin algısında ve statüsünde önemli bir değişikliğe yol açıyor. Bir zamanlar saygı duyulan Tawaifler, yeni rejim altında ötekileştirilmeyle karşı karşıya kalıyor. İngiliz yetkililerin Tawaiflere yönelik ahlaki görüşleri, onların sosyal statülerinin düşmesine yol açarak Heeramandi'nin bir kültür kurumundan “kırmızı ışıklı bir bölgeye” dönüşümüne sebep oluyor.

Hindistan'ın bağımsızlığı için verilen mücadele de Heeramandi'de ciddi değişimlere yol açıyor. Bazı Tawaifler nüfuzlarını ve kaynaklarını özgürlük hareketini desteklemek, liderlere ve devrimcilere ev sahipliği yapmak ve hatta İngiliz Raj'a karşı protestolara katılmak için kullanıyor. Britanya karşıtı eylemlerinden dolayı sıklıkla hedef alınıyorlar; “kotha”larına (evlerine) baskın düzenleniyor ve çalışmaları “fuhuş” olarak damgalanıyor. Böylece sanat biçimleri yasa dışı hale getiriliyor.

Baskı artınca ekonomik olarak zor günler yaşayan Tawaiflerin bir kısmı fuhuşa yönelmek zorunda kalıyor. Bunun sonucu olarak Tawaifler ile hayat kadınlarının arasındaki net ayrım kayboluyor ve bu kültür yavaş yavaş yok oluyor. Devrimden sonra ayakta kalmış olanlardan bazıları ses sanatçısı, tiyatro ve sinema oyuncusu oluyor.

Heeramandi dizisinde de Mallikajaan ve Fareedan, tarihteki benzer örnekleri gibi İngilizlere karşı; bağımsız Hindistan yürüyüşünde Heeramandi'nin tamamına liderlik etmek için bir araya geliyor. Son sahnelerde özellikle Tawaiflerin hem İngilizlere hem de erkekler karşısında bir araya gelmesi izleyici üzerinde etki yaratıyor. Son sahnede en sevilen Tawaiflerden biri olan Bibbojaan’ın direnişe katılması ve “Hamen dekhni” sloganına karşılık tüm Tawaiflerin “hai azadi” (Özgürlüğü görmek istiyoruz!) cevabı dikkat çekiyor.

Fotoğraf: Netflix

İlgili haberler
Bir soygun hikayesi: The Unusual Suspects

Bir soygun etrafında yan yana gelen kadınların hikayesi...

Nedir bu kadın dizi karakterlerinin çektiği?

İktidarın kutuplaştırma siyaseti ve kadınlara yaptığı vurgu artarken televizyon dizilerindeki kadın...

Kendine yeni bir yol çizen kadının hikayesi: Bahar

'Hepinizden önce başlar bizim mesaimiz. Hepiniz uykudayken biz hazırlarız güneşi, günü, baharı. Bilm...