Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) yönetiminin, 2025-2026 Akademik Yılı'nın başlangıcına kısa bir süre kala en az 11 öğrenci kulüp ve topluluğunu kapattığı veya faaliyetlerini bir yarıyıl süreyle askıya aldığı ortaya çıktı. Öğrenciler, kendilerine önceden herhangi bir bilgilendirme yapılmadan alınan bu karara tepki göstererek, kararların derhal iptal edilmesini talep etti.

Üniversite öğrencilerinin yaptığı basın açıklamasında, kapatılan kulüplerin üniversite yaşamını güçlendirmeyi ve kültürel mirasa katkıda bulunmayı amaçladığı vurgulandı. Açıklamada, "Yıldız Teknik Üniversitesi'nin bir parçası olan, amacı kulüp faaliyetleriyle üniversite yaşantısını güçlendirmek, üniversite mirasına sosyal ve kültürel etkinliklerle katkıda bulunmak olan bu kulüplerin kapatılmasını kabul etmiyoruz!" denildi.

Binlerece öğrencinin iradesine müdahale

Oryantasyon haftasında öğrencilerle buluşmaya hazırlanan kulüplere yönelik bu kararın, binlerce öğrencinin üniversite hayatına doğrudan bir müdahale olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "2025-2026 Akademik Yılına bu kadar az süre kalmışken, öncesinde herhangi bir uyarı veya bilgilendirme yapılmadan, oryantasyon haftasında Yıldızlılara bir araya gelmeyi dört gözle bekleyen kulüplerin kapatılmasını veya pasife alınmasını okulumuzun öğrencisi olan binlerce kişinin üniversite yaşantısına yönelik bir müdahale olarak görüyoruz."

Öğrenciler, kulüplerin kapatılma gerekçelerinin de kendilerine açıklanmasını talep ederken, ilgili kulüp ve toplulukların karar karşı gerekli itiraz süreçlerini başlatacaklarını bildirdi.

Açıklamanın sonunda, üniversite yaşamının yalnızca derslerden ibaret olmadığına dikkat çekilerek, "Üniversite yaşamının sadece derslere girmekten ibaret olmadığını, kulüp ve toplulukların üniversitenin vazgeçilmez bir parçası olduğunu tekrardan hatırlatarak alınan kararların iptal edilmesini talep ediyoruz!" çağrısı yapıldı.

Öğrenci kulüplerinden açıklama: Bizleri sindiremeyecekler
Yıldız Teknik Üniversitesi’nde 11 kulübün kapatılmasınına ilişkin İstanbul Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, İstanbul Aydın Üniversitesinden öğrencileri de dayanışma açıklaması yaptı. Öğrenciler, kararın yalnızca bir idari tasarruf olmadığını belirterek, "Bu, üniversitelerimize ve biz öğrencilerin söz hakkına yöneltilmiş açık bir saldırıdır" dedi.
Öğrenci kulüplerinin amacının bilimsel, kültürel, sanatsal ve toplumsal gelişimi sağlamak ve dayanışmayı güçlendirmek olduğu vurgulanan açıklamada, "Ancak bugün, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde alınan bu kararla, öğrencilerin toplumsal sorunlara duyarlılığı 'siyasi faaliyet' olarak damgalanarak susturulmaya çalışılmaktadır" ifadeleri kullanıldı.
Sindirme politkalarının uzantısı
Açıklamada, YTÜ'deki bu adımın diğer üniversitelerde yaşanan baskılardan bağımsız olmadığına dikkat çekildi. Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrencilerin kartlarının iptal edilmesi, İstanbul Teknik Üniversitesi'nde öğrencilere açılan soruşturmalar ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde kulüp başkanlıklarının düşürülmeye çalışılması gibi örnekler sıralandı. Yaşananların "üniversitelerde yıllardır süregelen sistematik bir sindirme politikasının açık uzantısı" olduğu belirtilen açıklamada, "Her defasında aynı gerekçe ileri sürülüyor: Öğrencilerin sesi 'fazla' çıkıyor, öğrenciler 'fazla' direnç gösteriyor, öğrenciler toplumun vicdanı olmaktan vazgeçmiyor. İşte tam da bu yüzden hedef alınıyoruz" denildi.
Kayyımlara karşı dayanışma
Öğrenciler, üniversitelerin sessiz, edilgen ve korkutulmuş bir gençliğe dönüştürülmesine izin vermeyeceklerini haykırdı. Açıklama şu ifadelerle son buldu:
"Kulüplerimizi kapatarak bizleri susturamazsınız, çünkü biz milyonlarız ve sözümüzü kampüslerden meydanlara, her yerde yükselteceğiz! Bu saldırı yalnızca YTÜ öğrencilerinin değil, tüm üniversite öğrencilerinin meselesidir. Biz öğrenciler, yan yana gelmeye devam edeceğiz. Bir daha hatırlatıyoruz: Öğrenciler susmaz, kulüpler kapatılamaz. Seçme ve seçilme hakkını hiçe sayan anlayışı üniversitelerde uygulamaya döken kayyumlara karşı dayanışma ve mücadele ile bir aradayız!"

Fotoğraf: Ekmek ve Gül