Yeşil Sol Parti, Antep’in Şehit Kamil ilçesinde bulunan Gazikent Mahallesinde ilk seçim bürosunun açılışını yaptı. Yayın kurulu üyemiz de olan, Emek Partisinin Yeşil Sol Parti listesinden Antep 1. sıra milletvekili adayı Sevda Karaca, 3. Sıra milletvekili adayı Songül Koçdağ, Yeşil Sol Parti İl Eş Sözcüsü ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) İl Başkanı büro açılışında Antep halkına seslendiler. Açılışa desteğe gelen halk “Jin Jiyan Azadi” sloganları attı.
‘MADEN PATLIYOR, FITRAT DİYORLAR; SEL OLUYOR, KADER DİYORLAR’
Yeşiller Sol Parti Antep 1. sıra milletvekili adayı Sevda Karaca, “Acılıyız, depremde canlarımızı kaybettik. Evimizi, yuvamızı, sevdiklerimizi, akrabalarımızı kaybettik. Bu yaşadıklarımızı bize yüzyılın felaketi, asrın felaketi diye yutturmaya çalışıyorlar! Maden patlıyor, fıtrat diyorlar; sel oluyor, kader diyorlar. Dünyanın en büyük depremlerinde bile böyle yıkım görülmedi! Fıtrat değil, kader değil, felaket olan sizsiziniz. Dereleri kim kurutup yol yaptı? Gölleri kim kurutup havalimanı yaptı? Tarım arazilerini kim imara açtı, üzerine rezidans dikti? Bu yıkılan binalar gökten zembille inmedi. Adrese teslim ihale çeteleri inşa etti bunları. Konut diye insanlara tabut sattılar” diye konuştu.
‘HELAL ETMEYECEĞİZ, HESAP SORACAĞIZ’
“Depremin ardından tek adam ne yapıyor?” diyen Karaca, “Devlet nerede?’ diye sorana ‘Şerefsiz, ahlaksız, namussuz’ diyor. Başpınar işçileri eşini dostunu kaybetmiş, ev, barkı yıkılmış. Başıpınar’ın patronları daha ikinci günden işçileri fabrikaya çağırıyor. ‘Gelmezseniz tazminatsız işten atarım’ diye tehdit ediyor” diye işçilerin canının nasıl hiçe sayıldığını hatırlattı. Erdoğan’ın halktan helallik istemesine dair, “Helal etmiyoruz, etmeyeceğiz. İhalelerin, satılan Kızılay çadırlarının, hiç edilen hazinelerin, bize yapılan tüm ayrımcılıkların hesabını soracağız. Emek ve Özgürlük İttifakı etrafında kenetlemiş halklar, emekçiler, kadınlar soracak. Çocuklar soracak. Tüm adaletsizliklerin hesabını vereceksiniz” dedi.
20 yıllık AKP iktidarında adalete dair bir şey görmediklerini ifade eden Karaca, “Bu ülke 20 yıldır adında ‘adalet’ geçen bir parti tarafından yönetiliyor. Tam 20 yıldır adalet adı altında görmediğimiz adaletsizlik kaldı mı? Gelirde adaletsizlik, vergide adaletsizlik var. Bir akşam televizyonlarında Tek Yürek kampanyaları, ertesi sabah katbekat fazlasına vergi indirimleri, teşvikler... Emekçiler daha şimdiden ikinci vergi diliminde. Milyonlarca emekçiden alıp, bir avuç milyonere aktaran bu adaletsizlik sistemini değiştireceğiz” diye konuştu.
Türkiye’de her yıl binlerce işçinin çalışırken öldüğünü söyleyen Karaca, “Patronlar kârına kâr katsın diye çocuklar annesiz babasız kalıyor. Sadece 2022 yılında iş cinayetlerinde yaşamını yitiren insan sayısı 1843. Gerçek, bu rakamın çok ötesinde. Bu adaletsizlik çarkına, sömürü çarkına hep birlikte son vereceğiz” dedi.
‘ADALETSİZLİK DÜZENİNİ HEP BİRLİKTE YIKACAĞIZ’
Karaca, artan kadın cinayetlerine dikkat çekti ve İstanbul Sözleşmesi’nin önemine vurgu yaptı: “Bu ülkede her 3 kadından biri güvenliğinden şüphe ederek yaşıyor. Gaziantep Demokratik Kadın Platformundan kız kardeşlerim aramızda. Kadın – erkek eşit olamaz, fıtrata ters diyenlerden hep birlikte hesap soracağız. Kadına şiddet dolu, yoksulluk dolu bir yaşam dayatıp faillere mahkemelerde iyi hal indirimi, tahrik indirimi, kravat indirimi uygulayan bu adaletsizlik düzenini hep birlikte yıkacağız. Bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nden imzanı çekenler, o imzayı çektirenler; ittifak masalarında 6284 Sayılı Kanun’u pazarlık kozu haline getirenler, işyerlerinde, sokaklarda, meydanlarda, mecliste karşılarında daha örgütlü, daha güçlü bir kadın mücadelesini gördüklerinde İstanbul Sözleşmesi’ni mumla arayacaklar mumla.”
‘TÜM SORUMLULARIN CEZALANDIRILMASI İÇİN NE YAPTIN?’
AKP’nin Gaziantep 1. sıra milletvekili olan Abdülhamit Gül’ün Adalet Bakanlığı döneminde yaşanan hak ihlallerini hatırlatan Karaca şunları söyledi: “Şimdi de bu adaletsizlik düzeninin sabık Adalet Bakanı Antep’te karşımızda. Sabık Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün görevi süresince; binlerce kişi hakkında sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek soruşturma açıldı. Baroları ele geçirmeye çalışarak avukatların örgütlü gücünü dağıtmaya çalıştılar. Kürt illerinde, Cizre’de, Sur’da insanlar bodrum katlarında öldürülürken 'Bu suça ortak olmayacağız’ diyen Barış Akademisyenlerine onlarca yıl hapis cezası verildi. Barış mücadelesinin ak güvercinleri Barış Anneleri… Demokrasi mücadelesinin yılgınlık nedir bilmeyen neferleri, Cumartesi Anneleri, tam 28 yıldır yılmadan adalet nöbetindeler.”
‘ALİ DENİZ’İMİZ İÇİN ADALET SAĞLADIN MI Kİ HALKIN KARŞISINA ÇIKIYORSUN?’
10 Ekim Ankara Gar Katliamını hatırlatan Karaca, “ Emek, demokrasi ve barış için yola çıktığımız Ankara’da yitirdiklerimiz var bizim. Ankara’dan Antep’e, Dilok’a dönemeyen güvercinlerimiz var bizim. Soruyoruz sabık adalet bakanına; “Sen 10 Ekim Ankara Gar Katliamında yitirdiklerimiz için, Antep’in çiçek gülüşlü çocuğu Ali Deniz Uzatmaz için, Ali Denizimiz için adalet sağladın mı ki halkın karşısına çıkıyorsun? Ne sorumlular yargılandı ne de yol verenler. Ama canlarını kaybedenlerimize, yaralılarımıza soruşturma yağdırıldı. IŞİD denilen barbar çeteye sınırların açılmasının bedelini Antep halkına ödettiler. 2016 Ağustosunda Beyhahçe’deki kına gecesine yapılan saldırıyı unutmak mümkün mü? 57 can gitti, çocuklar öldürüldü. Onlarca insan yaralandı. HDP milletvekilleri onlarca önerge verdi mecliste, IŞİD’in Gaziantep’teki faaliyetleri için özel meclis araştırmaları istendi. Soralım, sabık Adalet Bakanına: Tüm sorumluların cezalandırılması için ne yaptın?” diye sordu.
“TÜM ADALETSİZLİK SUÇLARININ HESABINI SORACAĞIZ”
Sevda Karaca sözlerine şu şekilde devam etti, “Ama siz barış için inatla mücadele edenleri hedef almayı iyi bilirsiniz. Siz parti kapatarak Kürt ve Türk halklarının eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesini durdurabileceğinizi sandınız. 14 Mayıs’ta sizi bu gaflet uykusundan uyandıracağız. Siz, HDP’yi kapatarak, ömrünü demokrasi ve barış mücadelesine adamış vekilleri, Gültan Kışanak’ı, Sebahat Tuncel’i, Figen Yüksekdağ’ı, Selahattin Demirtaş’ı ve daha nice arkadaşımızı siyasi rehin alarak mücadeleyi durdurabileceğinizi sandınız. Bin bir zulmederek insanlık onurunu çiğneyerek tutsak aldığınız Aysel Tuğluk’u nasıl direne direne, birleşe birleşe, mücadeleyle çıkardıysak zindanlarınızdan tüm siyasi tutsakları da öyle çıkaracağız. Adalet adına işlediğiniz tüm adaletsizlik suçlarının hesabını soracağız.”
“SERMAYENİZDE MADEN İŞÇİLERİNİN CANI VAR”
“50 yıllık sanayiciyim; 35 yıllık çuval üreticisiyim” diye övünen AKP Gaziantep 2. sıra milletvekili adayı olan Mehmet Eyüp Özkeçeci’ye dair de konuşan Karaca, 2011 yılında Özkeçeci’nin AKP Gaziantep İl Başkanı olduktan sonra en az 12 tane ihale aldığından, bu ihalelerin bedelinin 37 milyon lira olduğundan bahsetti. “Türkiye Kömür İşletmeleri; Türkiye Şeker Fabrikaları, Çaykur ve daha nice kamu teşekkülünün ihaleleriyle ihya ettiler. Kâr üstüne kâr kattığınız sermayenizde maden işçilerinin canı var. Öldürdüğünüz madencilerin eşlerinin yoksulluğu, çocuklarının yetimliği, öksüzlüğü var. Emekçilerin alın terine el koyup kazandıkları çuvallara sığmıyor” diyen Karaca, geçtiğimiz aylarda Ünal Sentetik işçilerine dayatılan sefalet zammını hatırlatarak, “Ünal Sentetik işçilerine üç kuruş zam dayatan da çuvalcı patronun kendisi değil miydi?” diye sordu.
“SİZİN İTTİFAKINIZ BURASI: EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI”
AKP, MHP ve Cumhur İttifakı’na oy vermiş emekçilere seslenen Karaca, “Sırtını karanlık çetelere, mafyalara yaslayan patron ittifaklarına mecbur değilsiniz. Sizin ittifakınız burası: Emek ve Özgürlük İttifakı. Her yerinden çürümüşlük akanların ittifakı değil. Kürt halkına karşı bir savaş makinası olarak kurulan, halk düşmanı, kadın düşmanı Hüda Par’dan medet umacak kadar alçalanların ittifakı değil. Sizin ittifakınız; emekçileri nefes aldırmadan çalıştırarak, işine gelmediğinde tereddüt etmeden kapı önüne koyarak ihracat rekorları kıran, ülkenin en zenginleri listelerinde boy gösteren halı patronlarının ittifakı da değil. Sizin ittifakınız; ırkçılıkla, düşmanlıkla, provokasyonlarla yoksul hakları birbirine kırdırmaya ant içmiş Ümit Özdağ gibilerinin ittifakı hiç değil” diyerek halkı Emek ve Özgürlük İttifakı etrafında mücadeleye çağırdı. Gaziantep’in ülkenin en kadim şehri olduğunu söyleyen Karaca, “Yerli- göçmen ayırt etmeksizin yüzbinlerce işçicinin yurdudur Antep. Bu kenti halk düşmanı çetelere, ırkçı provokatörlere bırakmayacağız. Biz bu depremde dayanışarak ayakta kaldık; ev ev, sokak, işyeri işyeri örgütlenerek, büyüyerek çoğalarak hem bu kenti hem de bu ülkeyi yeniden kuracağız” dedi.
“GELİN BURADAN MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDELİM VE BÜYÜYELİM”
Yeşil Sol Parti 3. Sıra milletvekili adayı Songül Koçdağ, “5 yıl önce katılmış olduğum bu mücadeleye şimdi milletvekili adayı olarak karşınızdayım. Gözünü korkutalım dediler, tekrardan evine yollayalım dediler. Ama bilmiyorlar ki ben Gülten Kışanakların, Figen Yüksedağların, Aysel Tuğlukların arkadaşıyım, onları kendime örnek almış biriyim, korkmam. O yüzden de özellikle kadın yurttaşlarımızdan kadın vekilleri meclise taşımalarını istiyorum. Gelin buradan mücadele etmeye devam edelim ve büyüyelim, bütün çalışmalarda sizlerle beraber olacağım. Bu mücadele hiçbir zaman bitmeyecek, HDP’yi kaptacağız diye geldiler ve şu coşkuyu görsünler” dedi.
“DEMOKRASİNİN TEMELLERİNİ ATACAĞIZ”
Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Sultan Bayındır, “21 yıllık AKP-MHP iktidarında neler yaşadığımızı anlatmaya başlasak bitiremeyiz. Ne gördük kısaca; baskı zulüm, seçilmiş siyasetçilerimiz zindanlarda, seçilmiş belediyelerimize kayyımlar atandı. Ne gördük; emekçilerimiz ve kadınlarımız yoksulluk, baskı ve zulüm gördü. Bu halkın, emekçilerin mücadelesi çok derin, çok eskidir. Yeşil Sol Parti yeni ve gençtir. O ağacın kökleri direnişten geliyor, dalları mücadeleden geliyor. Yaprakları bu gençlerden alıyor yeşil yapraklarını.. Bütün dünyanın gözü bizim üzerimizde, acaba bu seçim neyi değiştirecek diye düşünüyorlar. Bu seçim neyi değiştirecek, biz bu seçimde üçüncü yol olarak; özgürlüğün, eşit yaşamın, kadın mücadelesinin yolunu açacağız 14 Mayıs’ta buna var mısınız? Kadın mücadelesinin, eşitlik mücadelesinin yolunu açacağız. Birlikte mücadele edeceğiz; 8 Mart dayanışmasıyla, 21 Mart Newroz’unun ruhuyla özgürlüğün yollarını açacağız. Biz ne faşist iktidarın bu ülkede devam etmesine izin vereceğiz, ne de restorasyoncu ittifaka. Hep beraber 15 Mayıs’tan sonra da mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu.
Fotoğraflar: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Kadınların kürsüsünün bir ayağı Meclise, Meclis ka...
İşçi emekçi kadınların sesini yükseltmek, eşit, özgür, barış içinde, güvenceli bir hayatı kurmak içi...
Yayın Kurulu Üyemiz Sevda Karaca, Antep’te kadınla...
Gaziantep Milletvekili adayı Sevda Karaca kadınlarla buluştu: ‘Bizim için hayatı değiştirmek gibi bi...
Ne Var Ne Yok? | Gazeteciler, meslek örgütleri hed...
Ne Var Ne Yok'ta bu hafta yine yok yok! Gündemimiz çok yoğun...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.