Ekmek ve Gül işçi, emekçi kadınların yüz yıllık “Yaşamak için ekmek, ruhumuz için gül” mücadelesinden güç alarak, kadınların bulunduğu her alanda seslerini duyurabildiği, taleplerini dile getirebildiği, daha iyi yaşam koşulları için yan yana geldiği bir kürsü, örgütlenme ağı…
İşyerlerinde, ofislerde, atölyelerde, üniversite kampüslerinde, dersliklerde, amfilerde, molalarda, yemekhanelerde hayatın her alanında Emek ve Gül’ü birlikte örgütledik. Eşit, şiddetsiz, güvenceli bir yaşam için, “ekmek ve gül” sözünü birlikte büyüttük.
Her yan yana gelişimiz yalnız olmadığımızı hatırlattı bize, birbirimizden güç aldık, birlikte güçlü olduğumuzu attığımız her adımda yeniden fark ettik.
Son 22 yıl, kadınların yaşamlarının, en temel haklarının hedefe konulduğu, barınma, eğitim, sağlık, adalet, şiddetsiz bir hayat, insanca çalışma haklarının her gün tırpanlandığı bir dönem oldu. Bu saldırıların yükünün her gün artmasının yarattığı büyük dertleri yaşadık.
Bizi evlere köle etmek isteyenler, işyerlerinin en kölece çalışılacak işlerine koşanlar, emeğimizin üstüne çöktüler. Çalışırken öldük, hasta olduk, sakat kaldık.
Ülke tarihinin en çok kadın cinayetinin yaşandığı bu dönemde, adalet mekanizmalarında kadınlara düşmanlık hukuku inşa edildi. İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekildi, nafaka hakkımız hedefe konuldu. 6284 Sayılı Yasa üzerinden seçim pazarlıkları ile bu süreç devam ediyor.
Kentler ranta, betona, enkaza dönüştürülürken başımızı sokacak ev, güvenle dolaşabileceğimiz sokaklar, sosyalleşebileceğimiz alanlar kalmadı. Doğamız talan edildi, bin yıllık zeytin ağaçlarımız, nehirlerimiz, dağlarımız, ekmeğimizi kazandığımız tarım arazilerimiz bir avuç sermayeye peşkeş çekildi.
Kadınların, çocukların, yaşlıların, engellilerin, kısacası tüm toplumun ihtiyaçlarını sokaklarda, mahallelerde, yaşamın içinde bilen kadınların dernekleri kapatıldı, kayyumlarla gasbedildi.
İlaca erişemeyen kanser hastası Dilek’i, yurda yemeğe verecek parası kalmayan Sibel’i, çocuklarını ısıtacak odun bulamadığı için ellerine fön makinesi tutuşturan Emine’yi unutmadık, çünkü her gün bu isimlere yenileri katıldı, her gün kadınlar kendilerini benzer çaresizliklerinin ortasında buldu, öfkemiz büyüdü.
LGBTİ’lere yönelik nefret ve düşmanlık devlet eliyle semirtildi, LGBTİ’lerin yaşam hakları, barınma, sağlık, istihdam, güvenlik, gelecek hakları en gerici güçlerle pazarlığa feda edildi.
Emeğimizin hakkı için çıktığımız grevler, direnişler engellendi, enkaz altındayken sesimizi duymayan devlet, ne zaman hak arayışı için yan yana gelsek polisiyle, tomasıyla karşımızda belirdi.
Tüm bunlar yaşanırken mücadelenin en önünde büyük bir kararlıkla durmaktan asla vazgeçmedik. Kadınların mücadelesinin, direnç ve umut hikâyesinin olduğu, büyüdüğü her yerde Ekmek ve Gül vardı. Kadınların yaşam mücadelesi, eşitlik mücadelesi, iyi bir gelecek mücadelesi için var olan kürsümüz Ekmek ve Gül biz kadınların bulunduğu her yerdeydi.
Haklarımızın ve hayatlarımızın gasbedilmesinin en önemli nedenlerinden olan tek adam rejiminin oylanacağı çok önemli bir seçim sürecine giriyoruz. Yaşam hakkımızın, en temel taleplerimizin ittifak masalarında pazarlık konusu edildiği 14 Mayıs seçimlerinde kadınların yeri ve seçim belli: Eşit, özgür, şiddetsiz, insanca bir yaşam için birliğimizi büyüteceğiz, dayanışmamızı güçlendireceğiz, mücadelemizi yükselteceğiz!
Şimdi Meclis kürsüsü de mücadele alanlarımızdan birine dönüşüyor. Kadınların kürsüsünü Meclise kuruyoruz. İşçi emekçi kadınların sesini yükseltmek, eşit, özgür, barış içinde, güvenceli ve güvenli bir hayatı kurmak için yürüttüğümüz mücadelenin de sözcüsü olmak için yayın kurulu üyemiz Sevda Karaca adayımız!
Sevda Karaca Emek ve Özgürlük İttifakının seçim çatı partisi olan Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi listesinden Emek Partisinin Gaziantep milletvekili adayı.
Hayatı her gün yeniden üretenlerin ülkeyi de yöneteceği günleri birlikte örüyoruz. Biliyoruz ki ülke yönetimi sadece parlamento genel kurullarına bırakılamaz. İşçi emekçi kadınların olduğu her yeri meclisimiz yapacağız!
Birlikte kazanacağız, kadınlar kazanacak!
İlgili haberler
Ekmek ve Gül 15, ekmekvegul.net 6 yaşında: Yaşamak...
Söyleyecek sözü olan, değiştirecek gücü, umudu büyütme sözü olan kız kardeşimiz, yerin yanımız, birl...
Ne Var Ne Yok? | Gazeteciler, meslek örgütleri hed...
Ne Var Ne Yok'ta bu hafta yine yok yok! Gündemimiz çok yoğun...
Ekmek ve Gül çağrısıyla kadınlar İstanbul Kartal'd...
Ekmek ve Gül olarak Kız Kardeşlik Köprüsü için yaptığımız çağrıyla bugün İstanbul Kartal Meydanı'nda...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.