Ev kadını Figen, 21 yıldır evli. Eşinin, şehir dışında devlet memuru olarak çalıştığını ancak emekliliğe hak kazanması ile işinden ayrıldığını anlatan Figen’in eşi de emeklilik için yaş bekleyen, işsizler ordusuna katılmış. Eşinin işsiz olması nedeniyle ekonomik yönden zorlanacaklarını belirten Figen; “Şu zorlu ekonomik dönemde eşim işinden ayrıldı. Yılbaşından sonra temel tüketim maddelerine ve faturalara bu kadar çok zam gelmesi bizim için daha da zorlayıcı olacak” dedi.
‘ÇOCUĞUM İÇİN GELECEK GÖREMİYORUM’
Figen hükümetin ekonomi politikalarını da şu sözlerle eleştirdi:
“Asgari ücrete 3 kuruş zam yaptılar diğer malzemelere onun kat be katı zam geldi. Beş kilo yağın fiyatı yetmiş, seksen lira olmuş. Eşim iş bakacak, asgari ücretle yaşamak nasıl olacak, o zaman göreceğiz. Bu ekonomik kriz ne olur nasıl biter bilmiyorum ama hayat her geçen gün daha da zorlaşıyor. Pandeminin gelişiyle birlikte zamlar da iyice arttı. Çocuğum lisede henüz ama onun için de bir gelecek göremiyorum. En çok ondan korkuyorum. Eğitim de zaten bitti, okuyan iş bulamıyor geçinmek için simit satıyor üniversite mezunları. Torpilin olmadan hiçbir iş yerine girilmiyor. Torpil belki eskiden de vardı ama şimdi göz göre göre yapıyorlar her şeyi. Her gün okuyoruz, izliyoruz yapılan haksızlıkları.”
‘İNSANLAR YAVAŞ YAVAŞ OLANI BİTENİ GÖRÜYOR’
Figen, insanların farkındalığının artmasının önemine şöyle değiniyor: “Geldiğimiz durumun sebebi şuan ki hükümetin yanlış politikaları. Bazı insanlar bunun farkında değil ama yavaş yavaş olup biteni görüyorlar. Yerel seçimlerde gördük insanlarda değişim var, umarım genel seçimlerde de aynı farkındalıkla oy kullanırlar.”
‘DEVLETİN HALKINA SAHİP ÇIKMASI LAZIM’
Gülay’ın üniversitede okuyan bir kızı var, eşinden ayrılmış. Pandemiden sonra iş yeri kapanan Gülay, yaşadığı ekonomik zorlukları şöyle anlattı; “İşyerim kapandıktan sonra birkaç ay kısa çalışma ödeneği aldık ama sonra o da kesildi. Üniversitede okuyan bir kızım var birlikte yaşıyoruz. Bir markete giriyorsun en temel gıdaları da alsan üç yüz, dört yüz liradan aşağı çıkılmıyor. Bakliyatların bile yanına yaklaşılmıyor. Millet ne yapacağını bilemez oldu eti falan zaten kafamızdan sildik. Hayat, geçim derdi çok zor. Tarıma, hayvancılığa destek verilmeli. İşsiz olan insanlara geçinebilecekleri kadar yardımda bulunulmalı, sağlığın tamamen ücretsiz olması lazım. Devletin halkına sahip çıkması lazım.”
‘GEÇİM DERDİNE DÜŞEN MUTSUZ’
Gülay çevresine yönelik gözlemlerini de bizimle şöyle paylaştı: “Çevrenize bakın hiç mutlu insan var mı? Herkes mutsuz, patlayacak bomba gibi. Sadece şakalaşabilen gençlerin yüzü gülüyor, az da olsa. Geçim derdine düştüklerinde onlar da mutsuz olacak. Hayat geçim derdi çok zor.”
‘BİR BAŞKASI GELSE NE DEĞİŞECEK?’
Ekonomik sorunların hükümet değişse de çözüleceğine inanamadığını ifade eden Gülay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkeye öyle çok zarar verildi ki, bu ekonominin başımızdakiler gitse bile kolay kolay düzelebileceğini sanmıyorum. Her yere kendi adamlarını yerleştirdiler, kendi sistemlerini kurdular. Bu gitse başkası gelse, iktidarda ne değişecek? İnsanlar yoksulluktan ağlıyorlar, bu pahalılıkta yaşam sürdürmekte zorlanıyor. Sosyal medya üzerinden ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor insanlar, birbirleriyle yardımlaşmaya çalışıyorlar. Tüm bu sıkıntılar ancak temelden bir sistem değişikliğiyle olur. Bu gider başka bir iktidar gelir. Kendine yakın bir tarikatla anlaşır yine aynı şekilde sürer bu sistem. Öncelikle insanların kafa yapısı değişmeli.”
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Sağlık işçisi Çiğdem: Kadro sözde, geçim derdi ger...
12 yıldır Sağlık Bakanlığı bünyesindeki bir hastanede çalışan sağlık işçisi Çiğdem taşerondan kadroy...
Geçim ‘mucizesi’ insana neler yaptırıyor!
Gül ve Zeynep Sincan’dan iki kadın. İkisi de geçinememekten yakınıyor. Zeynep eşinin kendinden haber...
Asgari ücret işçilerin geçimi için değil patronlar...
Bursa’da farklı fabrikalarda çalışan kadınların asgari ücret düzeyine dair fikri 3 bin 500 ile 5 bin...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.