Özel gereksinimli bireylerin ve ailelerinin en temel ihtiyaçlarının en kısa sürede sağlanması gerekmektedir. Uzun yıllardan beri ülkemizde özel gereksinimli bireylere yönelik yeterli istatistik çalışma olmadığı için maalesef depremin olduğu illerde özel gereksinimli bireylerin sayısını uzmanlar olarak bilememekteyiz.
Deprem bölgesinde çalışan arkadaşlarımızın ve bize ulaşan ailelerin aktardığı kadarıyla binlerce özel gereksinimli çocuk ve yetişkin deprem bölgesinde bulunmakta, bir bölümü ise başka illere gitmek zorunda kaldı.

 ◼Bu süreçte yer değişikliği ve rutinlerinin alt üst olması ile özel gereksinimli bireylerde öfke nöbetleri, kaygı gibi durumları sıklıkla görebiliyoruz.
 ◼Çoğu özel gereksinimli çocuğun çadır gibi küçük ortamlara girmek istemediğini, kalabalık yerlerde durmak istemediklerini aileler aktarıyor.
 ◼Psikolojik destek noktasında koordinasyonsuz bir ilerleyiş devam ediyor.
 ◼Özel beslenmesi gereken bireylerin koordineli bir şekilde dağıtım yapılmamasından kaynaklı bu gıdalara ulaşamadığını görüyoruz.
 ◼Süreğen hastalığı olan ya da ilaç alan özel gereksinimli bireyler bu ilaçlara ulaşım anlamında sıkıntı yaşıyorlar.
 ◼Görme, işitme ve fiziksel yetersizliği bulunan bireylerin yardımcı alet ve materyallerinin kaybolmasından kaynaklı olarak bu materyallere erişim konusunda gerekli  ◼destek sağlanamıyor.
 ◼Bunların yanı sıra özel gereksinimli çocukları ve bireyleri destekleyecek personelin afet öncesi koordine edilmemesinden kaynaklı uzmanlara destek alması için ulaşmakta problemler yaşadıklarını gözlemliyoruz.
 ◼Özel gereksinimli bireylere afet öncesi ne yapmaları gerektiği noktasında herhangi bir çalışma bulunmadığı için enkaz altında ses çıkaramayan, yardım isteyemeyen birçok insan bulunması bizi bu süreçte üzen en büyük şeylerden biri oldu.

SORULACAK PEK ÇOK SORU VAR

Deprem bölgesine dair birçok soru bulunuyor:
 ◼Deprem bölgesinde özel gereksinimli bireylerin sayısı nedir, kaçına ulaşılmıştır?
 ◼Özel gereksinimli mülteci sayısı nedir, kaçına ulaşılmıştır?
 ◼Özel gereksinimli çocuklardan veya bireylerden kaçı kayıp?  
 ◼Yetkililer kurtarma çalışmalarında özel eğitim uzmanlarından neden gerekli destek istememiştir?

TURUNCU ÇATI İNİSİYATİFİ
Tüm bu olumsuzlara rağmen emekçiler büyük bir dayanışma örneği gösteriyorlar. Mersin’den gönüllü uzman arkadaşlarımızın öncülüğünde Turuncu Çatı oluşumunu kurduk. Bu oluşum, özel gereksinimli depremzede bireyler ve ailelerine yönelik, akut ve uzun vadeli ihtiyaçlarını sağlanması amacıyla kuruldu. Hem güncel ihtiyaca yönelik ailelere destek olmak, hem de kazanılan deneyimlerle, özel gereksinimli çocuk, aileleri ve uzmanlar için geleceğe ve olası afetlere yönelik hazırlık, bilgilendirme ve farkındalık çalışmaları yapmayı amaçlıyoruz. Bunun için uzmanlardan ve öğrencilerden oluşan gönüllü havuzu oluşturduk. Şimdiye kadar yüzlerce gönüllü öğretmen, uzman ve öğrenci başvuruda bulundu. Özel gereksinimli bireyler ve aileleri sosyal medya üzerinden bize ulaşabilir.

‘BİLİM İNSANI OLARAK BİZİM EN BÜYÜK SORUMLULUĞUMUZ’

Bu süreçte bizi ayakta tutacak olan dayanışma. Çok büyük üzüntü içindeyiz. Bu süreçten sonra da özel gereksinimli bireyler, yaşlılar, mülteciler gibi günlük yaşamda zaten birçok sorun ve problem ile karşılaşan insanların sesi olmak, hakları için mücadeleye destek olmak bilim insanı olarak bizim en büyük sorumluluğumuz.

Fotoğraf: DHA