Mor Çatı’dan 6 aylık kara tablo
Mor Çatı’ya şiddet nedeniyle başvuran kadınların çoğu 24-34 yaşında. Şiddet uygulayanların çoğu ise en yakınındaki erkekler!

Mor Çatı Dayanışma Merkezi, 2017 yılının ilk 6 ayında kendilerine başvuran 609 kadın ve çocukla yaptıkları görüşme raporunu paylaştı.
609 kadın ve çocukla yapılan görüşmelerin büyük çoğunluğu telefonla yapıldı ve bir kısmı da yüz yüze gerçekleşti. Görüşmelerin yüzde 86’sı kadınların kendisiyle gerçekleşirken bazı durumlarda da, kadının yerine akrabası, tanıdığı ya da avukatıyla görüşüldü.
Şiddete maruz kaldığı için Mor Çatı’dan destek alan kişilerin yaşları ise 0-77 yaş aralığında. Destek verilenler arasında çocuklar da var. Destek için başvuran kadınların çoğunluğu ise 24-34 yaşlarında.
Mor Çatı’ya başvuran kadınların yüzde 43,8’i resmi nikâhlı evli. Şiddet uygulayanların çoğu ise kadınların en yakınındaki, tanıdığı ve güvendiği erkekler. Kadınların yüzde 57’si eşleri ya da eski eşlerinin şiddetine maruz kaldıklarını paylaşıyor.


ŞİDDET BİÇİMLERİ BİR ARADA YAŞANIYOR
Bu yılın ilk 6 ayında da kadın ve çocukların maruz kaldıkları şiddet biçimleri içinde en yaygın olan yüzde 46 oranıyla psikolojik şiddet. Psikolojik şiddetten sonra kadınların en fazla maruz kaldıklarını dile getirdikleri şiddet biçimi ise fiziksel şiddet. Yaygın olarak görülen bir diğer şiddet biçimi de ekonomik şiddet. Erkekler kadınların maaşına el koyma, çalışmalarına izin vermeme, kadının adına kredi çekip borçlandırdıktan sonra bunu bir tehdit aracı olarak kullanma, evin ve çocukların geçimi konusunda kadını yalnız bırakma yoluyla kadınlara ekonomik şiddet uyguluyor. Kadınlar psikolojik, fiziksel ve ekonomik şiddetin yanı sıra cinsel şiddete maruz kaldığını da paylaştı.
Ancak genel itibariyle kadınlar ve çocuklar bu şiddet biçimlerini bir arada yaşıyor. Destek talep eden kadınların paylaştığı deneyimlerinde fiziksel şiddetin çoğunlukla diğer şiddet biçimleriyle bir arada uygulandığı, farklı şiddet türlerinin iç içe geçerek birbirini beslediği görülüyor. Mor Çatı buna dair şu noktaya dikkat çekiyor;
Öncelikle kadınların hayatını kontrol etmek, kısıtlamak, çalışmasını engellemek, ailesi, arkadaşları ve sosyal çevresi ile görüşmesine mani olmak gibi kadını yalnızlaştırmayı, kaynaklarından mahrum bırakmayı hedefleyen psikolojik şiddetin ekonomik şiddet ile iç içe geçtiği ve fiziksel şiddeti de beraberinde getirdiği gözlendi. Çalışma hayatından mahrum bırakmak, eve veya çocukların bakımına destek olmamak, kadının ihtiyaçlarını karşılamamak, kadını borçlandırmak, ya da çalışmaya zorlamak, maaşına el koymak veya harcamalarını denetlemek gibi ekonomik şiddet davranışlarının sonuç alması için şiddet uygulayanın psikolojik şiddet biçimlerine de başvurduğu kadınlar tarafından sıkça dile getirildi.



Öte yandan kadının sindirilmesi, bastırılması, tehdit edilmesi, hem sosyal hem de ekonomik desteklerden mahrum bırakılması, fiziksel şiddetle karşılaşma ihtimalini artırıyor. Ayrıca görüşmelerden çıkan sonuçla kadınlar şiddete maruz kaldıklarında, yeni bir hayat kuracak maddi imkâna sahip değillerse yaşadığı ilişkiye katlanmak zorunda kalıyor. Dolayısıyla fiziksel şiddet gören pek çok kadının aslında ekonomik ve psikolojik şiddet de gördüğü gözleniyor.
Raporda birçok kişi tarafından şiddet olarak görülmeyen 'ısrarlı takip' kavramı da ele alındı ve kadınların ısrarlı takip ile dijital şiddete maruz kaldıkları söylendi.

KORKUNÇ 'KONTROL ALTINDA TUTMA' YÖNTEMLERİ!
Kadınları kontrol altında tutmak ve sindirmek için erkeklerin başvurduğu yollardan birinin doğrudan can güvenliklerini tehdit etmek olduğu görüldü. Kadınlar, öldürülme, yakılma, elektrik verme gibi eylemlerle, “benim istediklerimi yapmaz ve ağzını kapatmazsan ya kalbin duracak ya sakat kalacaksın” gibi ifadelerle tehdit edildiklerini paylaştılar. Fiziksel ve cinsel şiddetin yanı sıra, erkeklerin kadınların özgüvenini kırmak, kadınları çaresiz hissettirmek ve kontrol etmek için psikolojik şiddet uyguladıkları görüldü. Kadınlar özellikle cinsiyetçi küfür ve hakaretlerle, benliklerinin, bedenlerinin ve cinselliklerinin aşağılandığını paylaştılar: “Kadın mısın?”, “Çirkinsin”, “Bakımsızsın”, “Benden başka kimse seni eve almaz, sokakta sürünürsün”, “Kadınlık yapmayı bilmiyorsun” gibi. Erkeklerin kıskançlık bahanesiyle kadın ve çocukların evden dışarı çıkmasını ve başka kişilerle iletişim kurmasını engelledikleri, beraber dışarı çıktıklarında sadece yere bakmaları yönünde telkinler verdikleri görüldü. Evdeyken perdelerin açık olup olmadığını kontrol etme, vajina kıl boyunu ölçme, ne sıklıkla duş alındığını takip etme gibi kontrol altında tutmayı amaçlayan davranışlar kadınların maruz kaldığı cinsel ve psikolojik şiddet biçimlerinden bazılarıydı. 

DEVLET KURUMLARINDA KADINLAR KÖTÜ MUAMELEYLE KARŞILAŞIYOR
Kadınlar Mor Çatı’ya haklarından faydalanmak istediklerinde karşılarına çıkan zorluklarla ilgili deneyimlerini de paylaştı. Kolluk kuvvetleri, mahkeme, savcılık gibi adli makamlar ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na (ASPB) bağlı kurumlar (sığınak, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi ŞÖNİM, sosyal hizmet merkezi) başta olmak üzere, şiddete karşı mücadelede yetki ve sorumluluğu olan kurumlarda kadınlar aksaklıklar ve zorluklar yaşıyor.
Kadından yana olmayan uygulamalara en fazla kolluk kuvvetlerinde ve ASPB'ye bağlı kurumlarda rastlandı. Bu uygulamaların başında ise 12 yaşından büyük erkek çocuklarının sığınaklara alınmaması, sığınaklarda kalınan süre içinde gerekli sosyal hizmetin verilmemesi, sığınak çalışanlarının kötü davranması, kadınların ŞÖNİM’den önce kolluk kuvvetlerine başvurmaya mecbur bırakılması, istasyon sığınaklarda yeterli desteğin verilmemesi yer aldı. Kadınlar karakola başvurduğunda hiçbir işlem yapılmaması, kolluk görevlilerinin kadını suçlayıcı davranışlarda bulunması ve şiddet uygulayan ile şiddete maruz kalan kadınlar arasında arabuluculuk yapması gibi uygulamalar kadınların şiddetten uzaklaşmasının önündeki engellerden bazıları.
Kadınlar yaşadıkları hukuki süreçlerde de yaşadıkları sıkıntıları dile getirdi; şiddet uygulayanlarla ilgili takipsizlik kararı verilmesi, şiddet uygulayanların ceza almamaları, savcı ve hâkimlerin kadınlarla ilgili yargılayıcı davranışlar göstermesi yine bu sorunlardan bazıları.

MOR ÇATI’DAN KADINLARA SIĞINAK DESTEĞİ
Kadınlarla yapılan görüşmede kadınların en çok sosyal ve hukuki hakları konusunda bilgi edinme ihtiyacı duyduğu belirlendi.
Mor Çatı, desteğe ve güçlenmeye ihtiyaç duyan kadınlara sığınak desteğinde de bulundu. Bu yılın ilk 6 ayında, 9 kadın, 4 bebek, 3 çocuk, 5 ergen olmak üzere toplam 21 kişiye sığınak desteği verildi. Sığınak kabulü yapılırken ve gerekli destekler sağlanırken kişiler arasında, yaş, dil, din, cinsel yönelim ve ırk ayrımı yapılmamasına özen gösterildiği belirtildi. Sığınaklarda kalma süresinin de kadınların hedef ve ihtiyaçlarına göre farklılıklar gösterdiği söylendi.


KADINLAR ZORLA GEBELİĞE MARUZ KALDIKLARINDA KÜRTAJ YAPTIRAMIYOR
Kadınların cinsel şiddete maruz kalması ve kürtaj meselesi de kadınların önemli bir sorunu olarak karşımıza çıktı raporda. Görüşülen kadınlar kendilerine veya çocuklara zarar verme tehdidiyle cinsel birlikteliğe maruz kaldıklarını paylaştı. Bununla beraber, kadının çocuk sahibi olmak istemediği halde doğum kontrol yöntemleri kullanmasının engellendiği görüldü. Kadınlar tecavüz sonucu hamile kaldıklarında kürtaja erişimde özellikle yasa uygulayıcıların sebep olduğu engellerle karşılaştıkları için kendi sağlıklarını da riske atarak ağır kaldırma, aşırı dozda ilaç içme, aç kalma gibi yollara başvurarak düşük yapmaya çalıştıklarını da paylaştı. Raporda belirtilen bir kadının boşanma sürecindeyken başka bir adamın uyguladığı cinsel şiddet sonucu hamile kaldığını ancak boşanma süresinde sadakatsizlikle suçlanma korkusuyla, cinsel şiddet konusunda şikayette bulunmak istemediği belirtildi. Kadın eşinin imzası gerektiği içinde kürtaj olamadı.
Görüşmeler de pek çok kadının isteği dışında zorla evlendirildiği, pek çoğunun ise aile bireylerinden gördüğü şiddetten uzaklaşmak için evlendiği ve yine eşleri tarafından şiddete maruz kaldığı belirtildi.
Ev içinde çocukların sıklıkla şiddetin tanığı olduğu ve babaları tarafından annelerine karşı olumsuz duygular beslemeye hatta şiddet uygulamaya teşvik edildikleri belirlendi.

İlgili haberler
Flört şiddeti nedir?

Kadınlar için korkutucu bir deneyim! Korkmayın... Ama flört şiddetinin şiddete açılan kapılarından b...

Şiddete uğradığınızda neler yapabilirsiniz?

Şiddete uğrama ihtimaliniz varsa ya da şiddet dolu hayatınızı değiştirmek istersiniz ihtiyacınız ola...

Çağımızın şiddeti: Dijital şiddet

Teknolojik araçlar kadını küçük düşürmek, cezalandırmak, denetlemek için kullanılıyorsa bu dijital ş...

Israrlı takip nedir?

Mor Çatı 2017 yılının ilk 6 ayına ilişkin yayınladığı faaliyet raporunda birçok kişi tarafından şidd...