İstanbul Valiliği, 17 Ağustos 2023 tarihinde yayınladığı genelge ile halka açık deniz ve sahil kenarlarında plaj, park, sahil ve mesire alanlarında alkollü içki satışı ve tüketilmesinin önlenmesine dair talimat verdi. 30 Ağustos tarihinde ise yükselen tepkiler ile Valilik bir açıklama yaparak genelgenin, kafa karışıklığı yarattığını, parkta oturup iki bira içen vatandaşla bir dertlerinin olmadığını, açıkladı. Bu kısa süreli kafa karışıklığı sırasında İstanbul Valisinin yasağa ilişkin gerekçesi kayda değer: “Kadınların da İstanbul'da korkmadan gece geç saatlerde dahi park ve sahillerde rahatsız edilmeden vakit geçirmeye hakkı var.”

Bu tartışma ve sonrasında öne çıkanları İstanbul Anadolu Yakası'ndan kadınlarla konuştuk.

Yeldeğirmeni Ekmek ve Gül Grubundan Deniz:

Kadınların huzurunun sağlanması hassasiyeti gerekçe gösterilerek temellendirilmeye çalışılan bu düzenleme teşebbüsü mevcut Anayasa’ya ve kanuna aykırı, dolayısıyla kanuna aykırı olan genelgenin uygulanması halihazırda hukuka aykırılık yaratacaktı. Bir kimsenin alkollü şekilde bir başkasına rahatsızlık vermesi ise şikayetle birlikte zaten mevcut düzenlemede suç olarak kabul görmekte.

Gel gelelim bu mesele yalnızca “yanlış anlaşıldık” üzerini örtelim denilebilecek türden bir düzenleme de değildir. Bu mesele açıkça, kamusal alanı din temelli kurallara göre şekillendirme konusunda süregelen politikalardan sadece biridir. Bu yüzden öncelikli olarak, başta ekonomik sebeplerle, bir avuç yaşam alanı kalan halka yöneliktir.

Bu türden maksatı oldukça açık olan bir sınırlamada dahi amacın “kadın huzuru” olduğunun söylenmesi ise bize yabancı değil. Kız çocuklarının eğitimi için karma eğitimden vazgeçilmesi, kadınların güvenliği için toplu taşımaların ayrıştırılması meselelerine yabancı değiliz. Kadınların tehdit altında yaşadığını su götürmez şekilde bilenler birtakım düzenlemeler yapıyor fakat bu düzenlemeleri yalnızca kadınların yaşam alanlarını daraltmak saikiyle yapıyor. Sonuç olarak meselenin kadın huzuru değil, kadınları baskı altına almanın bir başka şekli olduğunu kadınlar gayet iyi şekilde görebiliyor.

Yeldeğirmeni Ekmek ve Gül Grubundan Seçil:

Bugün bir anda valiliğin halka açık yerlerde alkol kullanımıyla ilgili sınırlandırması haberi çok şaşırtıcıydı. Başlıca etken olarak kadınların “güvenliği” meselesini öne süren valiliğin en ufak bir hak mücadelemizde, her demokratik eylemde İstanbul sokakları bizim için nasıl güvensiz ve huzursuz oluyor bundan haberi yok mu? Vali bey o zaman bizi neden düşünmüyor. Dün öğretmenler sendikası Taksim’de taban maaş hakkı için basın açıklaması yapmak istedi. Açıklama zorla yaptırılmadığı gibi öğretmenler ters kelepçeyle göz altına alındı. Videolarda "ben öğretmenim” diye bağıran kadının sesini de duyuyor mu vali? Hiç sanmıyorum. Kadınların güvenliğini sağlamak için önce haklarını tanıyın. Önce şikayetçi olduğu halde hiçbir işlem yapılmayan tacizcilerin sebebiyle gün aşırı karakola giden kadınlara huzur sağlayın. Haklarımız hayatlarımız sizin ucuz göz boyama bahaneleriniz değil bizim.

Yeldeğirmeni Ekmek ve Gül Grubundan Betül: Bugün buna dur demedikçe adım adım nasıl hak ve özgürlüklerimize yapılan müdahalenin genişletildiğini görüyoruz. Bugün “kadınların huzuru”nu bahane edenler, kadına şiddet faillerini bir kolundan tutup öbür kolundan sokağa salanlar. Madem istiyorsunuz İstanbul Sözleşmesi’ni geri getirin. 6284’ü uygulayın. Tacizciyi, tecavüzcüyü kollayan yasalarınızdan vazgeçin. Biz hakkımızı ararken de sokaklarda huzurumuzu kaçırmasın valilik.

Kadıköy’den Nihal:

Alkol ile şiddet bağlantısını kuran vali, kadınların yerine konuşarak kadınların huzurunu bozuyor. Eğer gerçekten derdi kadınların huzur ise AKP, 6284 kanunu uygulasın, kadın sığınma evleri yaygınlaştırılsın ve 8 Mart’ta uygulanan polis şiddetti ile huzursuz ortam yaratmasın. Kısaca Valiliğin derdinin bizim huzurumuz olmadığını biliyoruz.

Ümraniye’den Gamze:

Kadınları korumayı kendi bağnazlıklarına alet ediyorlar ben kesinlikle bahane olduğunu düşünüyorum. Keşke gerçekten korumaları gereken alanlarda yani hukuki alanda gerekli adımları atsalar.

Fotoğraf: Pexels