İşçi kadınlar: Bizim reçetemiz hep acıydı!
İkitelli’den işçi Zeynep ve Avcılar’dan Sevda, Cumhurbaşkanı’nın‘acı reçete’sine itiraz ediyor: ‘Kış geldi, aldığımız maaş yetmiyor. Daha ne kadar sıkacağız kemerleri? Bizim reçetemiz hep acıydı!’

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ekonomide acı reçeteyi uygulamaktan kaçınmayacaklarını söyledi. Ekonomistlere göre Türkiye için acı reçete yüksek faiz, ilave vergi ve kemer sıkma demek. Peki yoksul emekçi kadınlar için ne anlama geliyor? İkitelli Organize Sanayi Bölgesinde bir kumaş fabrikasında çalışan Zeynep ve Avcılar’da bir iç giyim firmasında çalışan Sevda ile bu “acı reçete”yi konuştuk.

‘BİR ÇALIŞANLA BİR EV ASLA GEÇİNEMEZ’

2019 bordroları düzenli incelediğinde maaşından her ay 600 ila 800 lira arasında vergi kesildiğini söyleyen Zeynep “Bir insan 600 lirayı kendine ya da mutfağına ayırabiliyor mu? Elbette hayır! Ama her ay düzenli maaşımızdan vergi kesiliyor. Cumhurbaşkanı, devletin kazanç kapısı biz işçileri hor kullanıyor. Faturalarımı kaynanamlar ödediği halde geçinmekte zorlanıyorum. Ev aldık, eşimin maaşı direkt krediye gidiyor. Benim, çocuğun masrafları, mutfak derken elde bir şey kalmıyor. Her ay maaşı aldığımda düşünüyorum, ‘Çocuğum için bu ay acaba kenara para koyabilir miyim’ diye. Elektrik 225 lira geldi bu ay. Doğal gaz faturası daha gelecek, kış geldi artık. Bir çalışanla bir ev asla geçinemez” diyerek işçi ailelerinin yaşam zorluklarına bir kez daha dikkat çekiyor.

‘İŞVERENLERE VERGİ AFFI, BİZE ACI REÇETE’

“Yılbaşında asgari ücreti 2500 lira yapalım deyip bırakacaklar. Bir ailenin geçinebilmesi için yetecek bir ücret değil bu” diyen Zeynep ülke genelinde dayanışmanın azaldığını, özellikle böyle bir dönemde patronların işçileri düşünmediğini söylüyor. “Pandemide bile fiyatlar iki katı oldu. İnsanlar birlik olmalı bu zamlara karşı. Her şeye zam yaptılar. İşverenler 2 ay pandemide işçileri ücretli izne çıkarsalardı ne kaybederdi! İşverenlerimiz kazanmıyor madem, neden biz hâlâ yoğun tempo çalışıyoruz. Hükümetimiz işverenlerimize vergi aflarını, bize acı reçeteyi uygun görüyor.
Bu da Cumhurbaşkanımızın biz işçilere önem vermediğini gösteriyor. Bizim hükümetimiz ne çiftçisinin, ne işçisinin yanında. Tarımı, üretimi geliştireceğimize, dolarla başka ülkelerden ithal ediyoruz. Doları bu kadar kıymetli hale getiren bu hükümet! Kendi ülkemizde kendi paramızın kıymeti kalmamış. Dolar arttıkça artıyor, bu şekilde ülke ekonomisi nasıl düzelecek? Bu ülkede yaşayan vatandaşların bütün bunları görmemesi mümkün değil. Benim ailem koyu AK Partiliydi. Şimdi yaşayarak gördüler gerçekleri. Daha önce ben de oy verdim AKP’ye. Şu an yaşadıklarımız bu hükümet ile bir şeyleri değiştiremeyeceğimizi gösteriyor. Oy vermekten başka yapacak şeylerimiz olduğunu düşünüyorum vatandaş olarak artık.”

DAHA NE KADAR SIKACAĞIZ KEMERLERİ?
Sevda ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın acı reçete açıklamasına dair şunları söylüyor: “Zaten aldığımız maaş yetmiyor. Her şey parayla sonuçta. Faturalara, yemeye içmeye yetişemiyoruz. Bir mandalina 5 lira, portakal 10 lira olmuş, zaten zar zor geçiniyoruz. Kirada değilim, kirada olsam hayatta geçinemezdim. Daha ne kadar sıkacağız kemerleri? Sıkılacak bir durum kalmadı ki. Taksitim var iki aydır ödeyemedim. Daha doğal gaz faturaları yeni yazılacak. Bu kış doğal gazı yakarsak bu işin içinden hiç çıkamayız. Bizim ülkemiz bu kadar düştü mü? Bizim reçetemiz hep acıydı. Sen Cumhurbaşkanısın, bize vermen gerekirken neden bizden alıyorsun? Daha alacağın ne kaldı elimizde? Zaten kaşıkla verdiğini kepçe ile geri alıyorsun. Bir teneke yağ 60 lira olmuş nasıl geçinelim. Komşum geçen ağlayarak aradı ‘Evimizde yiyecek bir lokma ekmek kalmadı’ diye. Ben de tuttum evimde ne varsa yarısını ona yolladım, hepimiz zor günler yaşadık sokağa çıkma yasaklarında. Karantina döneminde iki ay evdeydik. Teyzemin kızı aramış, durumumuzu anlatmış, erzak geldi belediyeden duygulandım. Karnımızı yarın işe gidebilelim diye doyurmaya çalışıyoruz.”

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Atölye tezgahından TikTok yayını: İşçi Nesrin’in h...

TikTok’ta gece saat birde ‘Keşfet’ime düşen yayınlardan biriydi Nesrin’inki. Bir yandan baskıdan çık...

TÜSİAD’ın araştırmasına işçi kadınlardan yanıt : P...

TÜSİAD ve TÜRKONFED’in pandemi sürecinden çalışan kadınların daha çok etkilendiğine dair yayımlanan...

BELEDİYE İŞÇİSİ KADINLAR: 4/D’liler 4+4’le nasıl y...

2017 yılı aralık ayında çıkarılan KHK ile taşerondan kadroya geçirilen Belediye işçileri o günden bu...