Ülkenin en önemli gündemlerinden biri haline gelen çocuk istismarı konusunda hükümet hem tepkileri dindirmek hem de kendi ajandasındaki planları hayata geçirmek niyeti taşıdığı anlaşılan bir yasa tasarısı hazırladı. Hazırlanan tasarı Meclis Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunda (KEFEK) görüşülüyor. Komisyon çalışmalarına katılan CHP ve HDP’li milletvekilleri ile partilerinin düzenlemenin yasalaşması sürecinde nasıl tutum alacaklarını konuştuk.

CHP’li Nurhayat Altaca taslakta yetersiz buldukları ya da doğru bulmadıkları maddeler olmasına rağmen olumlu oy kullanacaklarını söyledi.

HDP’li Filiz Kerestecioğlu ise, yasanın hazırlık aşamasından maddelere kadar bir çok itirazlarını dile getireceklerini ve çocukların menfaati eksenli, çocukları korumayı ve istismarı önlemeyi esas alan bir yasa için komisyona katılacaklarını söyledi.

ÖNCELİK ÇOCUKLARIN GÜÇLENDİRİLMESİ OLMALI

HDP İstanbul Milletvekili, aynı zamanda KEFEK üyesi Filiz Kerestecioğlu, komisyona geniş katılım sağlayarak yasaya muhalefetlerini dile getireceklerini söyledi.

Hem KEFEK’te hem de çocuk istismarının önlenmesi için mecliste önemli çalışmalar yaptıklarını, raporlar, yasa önerileri hazırladıklarını hatırlatan Kerestecioğlu yasanın hazırlanış sürecinde kendileriyle ve bu alanda çalışmaları bulunan kurumlar ve uzmanlarla görüşme yapılmamasını eleştirdi.

"POPÜLİST POLİTİKALARLA İSTİSMARIN ÜZERİNİ ÖRTMEYE ÇALIŞIYORLAR"

Yasadaki ceza artırımlarını ve kimyasal kastrasyon maddesini değerlendiren Kerestecioğlu, cezasızlığın bu kadar yaygın olduğu bir ülkede, yüksek yüksek cezalar getirmenin, hadım gibi uygulamaları hayata geçirmenin cezasızlığı daha da artıracağına dikkat çekti. “Ben bir hukukçu olarak da biliyorum, yüksek cezalar ne çocuk istismarını önler, ne kadın istismarını, şiddeti ne de başka bir suçu önler” diyen Kerestecioğlu, “Bu yaklaşım gerçekte çocuk istismarını önlemek falan değil, kendi popülist politikaları içinde üzerini örtmeye çalışmaktır” değerlendirmesinde bulundu.

12 yaş altı ve üstü ceza ayrımını da “dini referanslara göre yasa yapmak” olarak değerlendiren Kerestecioğlu “Türkiye Cumhuriyeti yasalarında aslında 12 yaş diye bir tanım yoktur. Çocuk Hakları Sözleşmesine göre 18 yaşın altındaki herkes çocuktur. Dolayısıyla 12 yaş gibi ayrımlar getirmek tamamen hukuk dışıdır, sözleşmelere aykırıdır diyerek çocuk yaşta evliliklerin yasaklanması, 12 yaş altı ve üzeri diye bir ayrımı kabul etmeyeceklerini dile getirdi.

CHP’NİN ONAYININ NEDENİ: ‘KAMUOYU CEZALARIN ARTTIRILMASINI İSTİYOR’ 

CHP Bursa Milletvekili ve aynı zamanda KEFEK Divan üyesi Nurhayat Altaca ise yasa tasarısını yetersiz bulduklarını ancak bu yasayı bir başlangıç olarak gördüklerini söyledi. “Yasa tasarısını yetersiz bulduk, bunu komisyonda da dile getireceğiz. Sorunları, istismarı önlemekten daha çok cezaları ağırlaştıran bir tasarı. Önleyici tedbirler yetersiz, hatta yok” diyen Altaca, hükümetin aynı zamanda çocuk istismarı konusunda bir eylem planı hazırlığında olduğunu bildiklerini ve eksiklerin bu eylem planı ile giderilmesini umduklarını ifade etti. Yasa tasarısını bir başlangıç olarak gördüklerini söyleyen Altaca, “Aslında çocuk istismarı gibi köklü sorunların adımları bugün atılsa dahi bunun yerleşmesi, bu sorunun çözülmesi uzun yıllar alacak. Daha çok eğitimle, farkındalığın artırılması ve bilinç düzeyi ile çözülecek bir sorun. Belki birkaç nesil değişmesi bile gerekebilir. O nedenle bu yasayı bir başlangıç ve aslında sadece cezaları artıran bir düzenleme olarak görüyoruz” diye konuştu.

Altaca, hukukçuların cezaların artırılmasının cezasızlığa yol açacağı yönündeki eleştirilerini dikkate aldıklarını söylese de yine de kamuoyunda “cezalar artırılsın” talebi olduğunu ve bunu gözeterek yasaya onay vereceklerini açıkladı.
Hadım tartışmalarına ilişkin ise komisyona uzmanları davet edeceklerini ve uzmanların görüşleri doğrultusunda düzenlemeler yapılmasını isteyeceklerini açıklayan Altaca, 12 yaş ayrımı, yayın yasağı gibi pek çok eleştiriye rağmen komisyon görüşmelerinde tasarıyı onaylayacaklarını dile getirdi.

Yasanın temelinde eğitim olması gerektiğini belirten Altaca, “Müfredatın, eğitimin içeriğinin, söylemlerin, yayınların, hayatımızdaki her şeyin buna uygun düzenlenmesi gerekiyor. Hem çocuğun yararını hem toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten bir tarzda yeniden ele alınması gerekiyor. Ama şu anda gündemdeki yasa böyle değil tabi ki. Bu yasa daha çok caydırıcılık anlamında bir çözüm olabilir. Ama biz iyi niyetli yaklaşıyoruz. Daha yapılacak çok şey var” dedi.