Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın ‘kıdem tazminatı reformu’ ve zorunlu BES açıklamasına yönelik tepkiler sürüyor. Normal koşullarda dahi tazminatlarını almakta zorlandıklarını söyleyen Sincan Organize Sanayide çalışan işçi kadınlar, Albayrak’a, bu durumun patronlardan başkasına yaramayacağını ifade ederek, “İşçilerin tazminatlarını ellerinden almak yerine hakları için uğraşın” dedi. Bir işçi de “İşçinin parasına göz dikiyorlar. Ben akşam yemeklerini kayınvalidemde yiyorum tasarruf yapabilmek için, Bakan ne bilir bunları” diyor.

Eski çalıştığı fabrikadan kıdem tazminatını alamayan Aslı, “Zaten normalde alamıyoruz tazminatımızı, şimdi bir de fona devretsinler hiç alamayalım. Ben eski iş yerimde çaycı olarak işe başlamıştım sonra temizlik dediler, yemek dediler. Her işi bana yaptırmaya başladılar. Dizlerimden rahatsızım zaten, ayakta duramıyordum işten çıkmak istedim, haliyle tazminatımı vermediler. Artık hiç vermezler” dedi. Eşinin eski çalıştığı fabrikada bir yılı dolduran işçilere girdi-çıktı yapıldığını anlatan Aslı, patronların derdinin tazminatı vermemek olduğunu ifade etti. Aslı, “Bakan otursun da bunlarla uğraşsın, bizim tazminatımızla değil” dedi.

TAZMİNAT OLMAZSA PATRONLAR KEYFİNE GÖRE İŞÇİ ÇIKARIR

5 yıldır Sincan’da bir markette kasiyer olarak çalışan Dilek şunları söylüyor: “Aslında fon dedikleri şey ne, tam olarak bilmiyorum ama kıdem tazminatının garantiye alınması gerekiyor, çünkü kıdem tazminatı olmazsa patronlar çalışanlarına her istediğini yaptırır. Keyfine göre işçiyi işten çıkarır. Bence buna engel olmak lazım. Benim iş yerimde birinin çalışmasını beğenmediklerinde ‘İşten ayrıl’ diyorlar tazminat vermemek için. Tazminat olmazsa hemen çıkarırlar.”

Metal işçisi Elif ise patates, soğana hasret kaldıklarını, zar zor geçindiklerini söyleyerek şöyle devam ediyor: “İşçinin parasına göz dikiyorlar. Ben akşam yemeklerini kayınvalidemde yiyorum tasarruf yapabilmek için, Bakan ne bilir bunları” diyor.

Sincan Organize Sanayide mühendis olarak çalışan Ayşe ise “Kıdem tazminatını kaldırıp patronların maliyetini azaltacaklar, bu kadar basit. Zaten her yıl patronlara teşvikler yağıyor bu da onlardan biri. Köle gibi çalışalım istiyorlar, hiçbir hakkımız olmasın, hiçbir şeye itiraz edemeyelim istiyorlar” dedi.

EKONOMİ KÖTÜYE GİDİYORSA BENİM SUÇUM NE?

İşçilerin birçoğu Bakanın açıklamalarına tepkili ve ellerinde kalmış son hakların da gasbedildiğini düşünüyor. Emekliliği yaklaşmış bir metal işçisi, “Krizi biz mi yarattık, ekonomi kötüye gidiyorsa benim suçum ne, ben vergimi ödüyorum, sabahtan akşama kadar çalışıyorum daha ne yapabilirim. Kriz varsa patronlardan al parayı, üç kuruş maaşla çalışan işçiden değil” diyerek tepkisini dile getiriyor. Yanındaki mesai arkadaşları da söze katılıyor. 10 yılı aşkındır aynı fabrikada çalıştığını söyleyen bir işçi, “Kıdem tazminatı bizim iş güvencemiz, bundan dört beş ay önce bizim işler resmen durdu. Patron ne yaptı, işe yeni girmiş bir yılını doldurmamış işçilerin hepsini işten çıkardı çünkü tazminat ödemek istemedi. Şimdi bizim kıdem tazminatımız olmazsa işler kötüye gittiğinde bizi de çıkarır” diyor.

‘AKP KAZANSAYDI OTURDUĞUMUZ EVİ DE ALACAKTI HERHALDE’

Bir başka işçi ise “Bu, AKP’nin seçimi kaybetmiş hali. Bir de kazansaydı oturduğumuz evi de alırdı herhalde. Ben aslında çok şaşırmadım, arada bir çıkıp ‘Kıdem tazminatı’ diyorlar, milletin tepkisini ölçüyorlar. Tepkilere göre bir kılıf uyduracaklar. Adına otomatik katılım diyecekler, fon diyecekler ama sonuç değişmeyecek. Olan bizim tazminata olacak. Daha önce yapılan fonları bilmiyor muyuz sanki hepsini sömürdüler” diyor.