“Erkek yazarlarımızın birçoğu kimseye muhtaç olmadan yaşayabilen, kendi işini kendi yapan eşlerinden ayrılıyor. Bazen erkek sanatçıların onlara hayran olan, kendi yankıları olan birine ihtiyaç duydukları hissine kapılıyorum. Biz kadın yazarlar ise farklı bir formata sahibiz. Zaman zaman ağlayabileceğimiz geniş omuza ihtiyacımız olsa da çoğunlukla kendi fikirlerimize güvenmeyi ve başka birinin ayakları üzerinde durmamayı tercih ediyoruz."

Bu sözler yazar Brigitte Reimann’a ait...

21 Temmuz 1933'te Magdeburg'da doğan Doğu Almanya Cumhuriyeti yazarlarından Brigitte Reimann, 22 yaşında ilk kitabını yayımladı, bir yıl sonra Yazarlar Birliği'ne kabul edildi, 28 yaşında ilk edebiyat ödülünü aldı ve 30'da Yazarlar Birliği yönetim kuruluna seçildi. Doğu Almanya Cumhuriyeti'nin yıkılmasından sonra Reimann'ın yazar olarak değeri de sorgulandı. Ancak eserlerini okuyanlar edebiyatçı olarak değerinin sorgulanamayacağını görürler. Günlük Hayata Varış gibi ilk öykü ve romanları daha sonra “varış edebiyatı” terimi ile ifade edildi.

Die Geschwister/Kardeşler romanı ise daha Christa Wolf'un “Bölünmüş Gökyüzü” romanından önce duvarla bölünmüş Almanya'nın iki bölgesindeki bölünmüş yaşamları anlattı. Brigitte Reimann, iki Almanya'nın birleşmesinden epey önce, 20 Şubat 1973'te, 39 yaşında kanserden öldü. Hayatının son on yılında, Sibirya gezisi günlüğünü yayınladı, son romanı Franziska Linkerhand'ı tamamlamaya çaba harcadı: "Kitabımı bitirmek zorundayım. Söylemek istediklerimin izlerini içeriyor, bir türlü öz analiz, kurtuluş... Ama bununla yetinemem. Yazarken başlarda takıldım kaldım, kendimi ve başkalarını çok fazla dikkate almak zorunda kalıyorum. Varlığımı ve varlıklarını riske atmaya yetecek cesaretim yok." 

Franziska Linkerhand, tamamlanmamış olmasına rağmen Doğu Almanya Cumhuriyeti'ndeki yaşamı sevgiye ve vizyona uzlaşmazca bağlı mimar bir kadının göğsüyle anlatıyor. DAC'deki yaşamı olduğu gibi yansıtan, stil ve kurgu olarak oldukça değerli kitaplar arasında sayılıyor.