Şule Çet davasında karar açıklandı
Geçen duruşmada karar açıklandı. Mahkeme sanık Çağatay Aksu'ya müebbet hapis ve 12 yıl 6 ay hapis cezası, sanık Berk Akand hakkında da 18 yıl 9 ay hapis cezası verdi.

Ankara’da Yelken Plaza’nın 20. katından düştüğü iddia edilen, şüpheli ölümü ile kamuoyunun gündeminde yer alan üniversite öğrencisi Şule Çet davasının 6. duruşması Ankara Adliyesi 31. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme sanık Çağatay Aksu'ya müebbet hapis ve 12 yıl 6 ay hapis cezası, sanık Berk Akand hakkında da 18 yıl 9 ay hapis cezası verdi.

Duruşma öncesi bir kez daha “Erkek adalet değil, gerçek adalet” sloganıyla Adliye önünde bir araya gelen kadınlar Şule Çet davasında sanıkların gerektiği cezayı almasını ve adaletin sağlanmasını istedi.


5. duruşmadan daha kalabalık geçen duruşmada iki salon da tamamen doldu.

Duruşmada Şule Çet'in abisi Şenol Çet ve babası İsmail Çet sanıklardan şikayetçi olduklarını ifade etti. Sanık yakınları ise önlerinde duran avukatlardan rahatsız olduklarını söyleyerek “Sizin yüzünüzden göremiyoruz yan salona geçin” diye tepki gösterdi.

Bir önceki duruşmada savcının “kasten öldürme” suçundan müebbet, “cinsel saldırı” ile “kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak” suçundan da 30 yıl hapis cezası istediği Çağatay Aksu ve “yardım” suçundan toplam 40 yıl hapis cezası istediği Berk Akand bu duruşmada savunmalarını yaptı.

SANIK SOSYAL MEDYAYI HEDEF GÖSTERDİ

Sanık Çağatay Aksu, savunmasında şu ifadeleri kullandı: “Neden tutuklandığımı ve neden yargılandığımı bilmiyorum. Sinir krizleri geçiriyorum. Şule’ye dokunmadım, tecavüz etmedim, cinsel ilişkiye girmedim. Sahte otopsi raporları ile bizi suçladılar. A4 parçaları, yalan sosyal medya haberleri ile biz tutuklanmak zorunda kaldık. Sosyal medyada halk galeyana getirildi. Suçluysam istediğiniz yerde beni asın.”

Aksu resmi belgelerde Şule Çet'in intiharla öldüğünün anlaşıldığını ancak halkın galeyana getirildiğini ve kendilerinin cinayet ve tecavüze suçlandığını iddia etti. “Sosyal medya ve halk yüzünden ben yargılanıyorum” diyen Aksu, Şule Çet'in telefonlarından avukatları aracılığıyla görüşmelerin silindiğini ve delillerin yok edildiğini iddia etti. O gece yaşananlar için “Tuğlaları tek tek yerine koyacağım” diyen Aksu, bilirkişi raporlarının gerçekle ilgisi olmadığını ve mahkeme heyetini yanıltmak üzere kurulduğunu ve delillerin olmadığını savundu. Aksu, “Olay yeri inceleme bile eşyalara bakma gereği duymamış bunlar suç delili diyor. Ben her şeyi söyledim. Bizi suçsuz yere ifade alınırken dövdüler. Erkek arkadaşı Furkan buraya geldi terbiyesizlik yaptı gitti. Ben suçsuz yere ceza alamam madem öyle asın beni. Burada savunmamı bile yapamadım. Medya baskısı var diye bir insanı müebbet yatıramazsınız. Şule'nin hakkı var da benim yok mu? Ailemin de benim de boğazıma geldi. Tekrar gözden geçirmenizi talep ediyorum, bir tane yalan söylemedim. Ailesinden sonra Şule'ye en çok ben üzüldüm. Ben sizin vicdanınıza çok güveniyorum. Beraatimi talep ediyorum” dedi.

Sanık Berk Akand ise savunmasında “Benle ilgili en ufak bir şüpheniz varsa sorun söyleyin. Ben bu davda bir size bir savcıya yardım ettim. Kendime bile yardım etmedim” dedi.

SANIK AVUKATI ŞULE ÇET’İ ‘DİRENMEMEKLE’ SUÇLADI

Sanık Çağatay Aksu'nun avukatı Levent Ekmen, “Ne yazık ki delillerin yok sayıldığı, olan delillerin de zorlamayla oluştuğu görülüyor. Mütalaa ve dosya ise ihtimallerden ibaret. Tüm raporlar Şule'nin cinsel saldırıya uğradığını doğrulamıyor. Adli Tıp Raporuna da bakıldığında bir şey tespit edilemiyor. Aslında dosyada mevcut tek delil Şule'nin Lilia’ya attığı mesajlar. Rıfkı’ya ‘Beni salmıyor’ diye mesaj atıyor. Üç yüz beş yüz kişinin arasında nasıl zorla tutulacak ve gidemiyor? Şule'nin burada attığı mesaj doğru değil. Olay yeri inceleme raporlarında da hiçbir şey yok. Bu kızın cep telefonu bütün olay sırasında yanında. Nasıl alıkoyma oluyor bu? Biz bir sürü yorum yaparız, ya birilerine nispet yapmak için ya ertesi gün erkek arkadaşına göstermek için attı mesajları” dedi.

“Burada delil karartmak mümkün değil” iddiasını öne süren Ekmen, tek kişinin pencereden Şule Çet’i atmasının mümkün olmayacağını ve hiçbir yerde parmak izinin olmadığını söyleyerek şöyle konuştu: “Bir insan nasıl direnmez, kurbanlık koyunlar bile kaçmaya çalışıyor. Cinayet de cinsel suç da bu şekilde işlenmez. Kurgularla bir insana ceza verilmez. Masumiyet karinesi de göz önüne alınarak kesin somut delillerle vicdanlarına göre mahkeme karar verir. Ne tecavüz ne alıkoyma ne de cinayete ait delil yoktur.”

Ekmen, “Delil yetersizliğinden değil, bu suç oluşmadığı için beraat talep ediyoruz. Zaten ortada suça ait delil de yok” diyerek tahliye talep etti.

BERK AKAND'IN AVUKATI DA KAMUOYU BASKISINI HEDEF GÖSTERDİ

Sanık Berk Akand'ın avukatı Paşa Büyükkayaer “medya kamuoyu baskısı var” diyerek konuşmasına başladı. Şule Çet'in arkadaşlarının “yalan yanlış konuştuğunu” iddia eden Büyükkayaer, Berk Akand'ın olayın nasıl gerçekleştiğinden bile haberdar olmadığını öne sürdü. Büyükkayaer, Akand'ın yargılanmasının tamamen kamuoyu baskısından olduğunu iddia etti. Büyükkayaer, sanık Berk Akand'ın bu suçu işlemediğine kanaat getirilerek beraat verilmesini talep etti.

Sanık Berk Akand’ın diğer avukatı İskender Fatih Balkış da aynı suçlamayı tekrarlayarak “Sosyal medya baskısıyla 20’li yaşlardaki cadı avcılarına bu çocuklar teslim edilecekse hukukumuz da yargımız da geriye gitmeye devam eder” dedi.

KARAR AÇIKLANDI

Savunmaların ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı. Mahkeme, sanık Çağatay Aksu'ya “cinayet” suçundan müebbet hapis, “cinsel saldırı” suçundan 10 yıl, “zorla alıkoyma” suçundan da 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi.

Sanık Berk Akand hakkında ise Çağatay Aksu’nun yanında yer aldığı anlaşıldığından, Şule Çet'in öldürülmesine ve cinsel saldırıya maruz bırakılmasına yardım etmekten 18 yıl 9 ay hapis cezası verildi.

Mahkeme başkanı kararı oy çokluğuyla aldıklarını açıkladı.

Karar, mahkeme salonunda “Yaşasın kadın dayanışması” sloganlarıyla sevinçle karşılandı.

BU DAVA HERKES İÇİN ADALET MÜCADELESİYDİ
Kararın ardından Adliye önünde açıklama yapan Şule Çet’in avukatı Umur Yıldırım mahkemenin verdiği kararı olumlu bulduklarını ancak takdir indirimi uygulanmasının uygun olmadığını belirterek kararı istinafa taşıyacaklarını söyledi.
Yıldırım, mahkeme heyetinin kararında Çağatay Aksu’nun öldürme suçunu kasten işlediği için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığını ancak takdir indirimi ile cezanın müebbet hapse çevrildiğini, Berk Akand’a da ceza indirimi uygulandığını söyledi.
Yıldırım şöyle konuştu: “Bu, 1 yıldır süren bir adalet mücadelesiydi. Biz burada Baro Başkanlarıyla, kitle örgütleriyle, çocuğu olan olmayan, yaşlı genç herkesle birlikte mücadele ettik. Mahkemenin verdiği karar bizim için buruk bir sevinç oldu. Ama bir babanın acısı var. O acıya bir nebze olsun su serpti bu karar. Ancak takdir indirimi uygulanmasını doğru bulmuyoruz. Bu nedenle kararı istinafa taşıyacağız.”




İlgili haberler
Şule Çet davası sanığının ailesi gazetecileri hede...

Şule Çet davası sanıklarından Çağatay Aksu’nun ailesi, hazırladığı broşür ile aralarında muhabirimiz...

Şule Çet davasında savcı sanıkların ikisi için de...

Şule Çet davasında savcı mütalaasını açıkladı: Sanık Çağatay Aksu hakkında kasten öldürme, cinsel sa...

Sanıklar Şule Çet’in adıyla elveda mesajı yaratmay...

Çağatay Aksu'nun, Berk Akand'dan Şule Çet’in adıyla "Elveda, kendinize iyi bakın" mesaj görüntüsü ya...