Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneğinin mayıs ayında ilk adımı attığı, eylül ayında Ekmek ve Gül’ün çağrısıyla da tüm ülkede genişleyen “Okullarda bir öğün sağlıklı ücretsiz yemek haktır” kampanyasını kadınlar sokak sokak gezerek anlatıyor. İzmir’de kampanyayı anlatmak ve imza toplamak için stant açan Bornova Kadın Dayanışma Derneği (BORKAD) ve Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği (ÖVDER) İzmir Şubesi yaptığı röportajlarla Ekmek ve Gül’ün kampanyasının büyümesi için çalışıyor… Bornova Atatürk Mahallesi, Zehra Hoca Hanım İlköğretim Okulu önünde yaptığımız röportajlardan notlar…

‘ESKİDEN ÇOCUK İÇİN ÖZEL ALIŞVERİŞ YAPARDIK, ŞİMDİ MÜMKÜN DEĞİL’

İnci Çerkez Pakoğlu: 5. sınıfa giden çocuğum var. Böyle bir kampanya için çok sevindim. Çok güzel düşünülmüş bir kampanya, keşke böyle bir şey olsa çünkü artık öğrenciler pahalılıktan dolayı kantinden de beslenemiyor, evden istediğimiz şeyleri zaman zaman koyamıyoruz. Hayat pahalılığı onları da etkiledi, yetişemiyoruz açıkçası. Böyle bir kampanya olursa çok iyi olur. Evde ne varsa o anki şartlara bağlı olarak çocuğumuzun beslenmesine koyuyoruz, ne bulursak… Eskiden öyle değildi, çocuk için gidip özel olarak marketten alışveriş yapıp dilediği şeyleri alıp koyabiliyorduk, ama şu an öyle bir şey yok. Yani ekmeği buldun arasına ne sıkıştırırsan öyle koyuyorsun, çocuğun artık kantinden alma lüksü de yok çünkü bir tost 16-17 lira, yanında ayranı, meyve suyu… Günlük harcaması ortalama 30-40 lira ve bunu verecek bütçem yok. Daha doğru düzgün diğer eksiklerini alamadık ondan dolayı ucu ucuna yetiştirmeye çalışıyoruz.

‘BAĞIŞ ADI ALTINDA PARA TOPLANIYOR, OKULLARDAKİ HER ŞEYİ VELİLER TEMİN EDİYOR’

2 hafta oldu okullar açılalı ve biz her şeyi kendi cebimizden alıyoruz, okula yazdırdık normalde okullarda para alınması yasak, bağış adı altında herkes gönlünden ne koparsa verdi. Okullardaki her şeyi veliler temin ediyor, bizim okulda kapıda şu an güvenlik dahi yok, hiçbir şey yok. Bunlar hiçbir şekilde denetlenmiyor, okulda alınacak malzemeleri bile veliler alıyor, şu an ben evde çocuğuma A4 kağıdı alamazken okula alıp vermek zorundayım 3-4 top A4 kağıdı ve bunun tanesi 100 lira. Çocuğumuz daha kırtasiye malzemelerini almadım, alamadım çünkü yetişemiyorum.

‘BİZİM VERGİLERİMİZLE BU DEVLET DEVLET!’

Her şey iki katına çıkmış çocuğum okuldan eve gelince anne “Şu şu kadar, bu kadar” diyor, markette 2,5 liraya satılan bir kraker kantinde 7,5 liraya 10 liraya satılıyor ve bu benim içimi acıtıyor. Mesela kantinden alışveriş yapan çocuklar var bunu gören diğer çocuklar da istiyor, çocukların arasında da böyle şeyler yaşanıyor aynı krakeri dışarıdan alıp çocuğun çantasına dahi koysan o çocuk kantinden bir şeyler almak istiyor, ben bunu şu anda yapamıyorum. Her gün çocuğuma kantin parası vermeye kalksam evdeki ekmek paramı ya da yiyecek paramı harcamış olmam lazım. Devlet devlet okullarını mutlaka denetlemeli bütün devlet okullarına, anaokullarına, kreşlere her yere desteğini vermeli. İktidar yanlısı mı olmamız gerekiyor, biz halkız, vergi ödüyoruz, her şeyimizi veriyoruz fatura ödüyoruz bizim vergilerimizle bu devlet devlet. Neden biz bu ülkenin hiçbir şeyinden faydalanamıyoruz, neden çocuklarımız faydalanamıyor? Ben şu an ikinci çocuğumu doğuracağım endişeliyim şu şartlarda bu çocuğu nasıl yetiştireceğim, ihtiyaçlarını nasıl karşılayacağım, nasıl bir gelecek vereceğim, şu an endişe içerisindeyim, korkuyorum.

‘DEVLET OKULLARINDAKİ ÇOCUKLARIN DA SAĞLIKLI BESLENMESİ ÇOK ÖNEMLİ’
Sadife Utku: Çocuklarımızın sağlıklı bir ortamda eğitim görmesi sağlıklı yemekler yemesi bence mantıklı. Devletin bu konuda elini cebine atması gerekiyor. En nihayetinde çocuklarımız baş tacımız. Her şeyden önce devlet okullarında da sağlıklı bir eğitim alması, sağlıklı yemekler yemesi, bir öğün de olsa, bir tabak çorba dahi olsa çocuklarımız için çok çok daha iyi olur diye düşünüyorum.