Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evi Derneği’ndeki kadınlar Gülsuyu ve Gülensu Mahallesi’nde ulaşım hakkı için imza kampanyası başlattı. Özellikle Emek Caddesi tarafında çalışan KM47-1 hattının yetersiz olduğunu bildiren kadınlar, ulaşım ihtiyaçlarının karşılanması için toplanan imzaları İstanbul Büyükşehir Belediyesine teslim edecekler.

‘TRAFİK VAR DİYE OTOBÜSLER KALKTI’

Gülsuyu ve Gülensu, İstanbul’un Anadolu yakasında bulunan Maltepe ilçesinde işçi ve emekçilerin yoğunlukta yaşadığı mahallelerdir. İki mahallenin nüfusu yaklaşık 30 bin kişi. Bu mahallelerde yaşayan birçok kadın ise istedikleri yerlere ulaşmak için resmen mücadele veriyor.

Sabah saatlerinde Gülensu Mahallesi’ne doğru hareket ediyoruz. Uzun bir Marmaray yolculuğu sonrasında Gülensu Mahallesi’nde bulunan Heykel Meydanı’na gidebilmek için dolmuşa biniyoruz. Sabah saatlerinde dolmuşa çocuklarını okula bırakmak için binen kadınlar var. 20 dakikalık bir yolculuktan sonra Heykel Meydanı’nda iniyoruz. Avrupa yakasında bulunan Bahçelievlerden, Gülensu Mahallesi’e totalde bir buçuk saatlik bir yolculuk sonunda, üç vasıta ile ulaşıyoruz meydana. Yolun karşısında işe, okula gitmek için dolmuş bekleyen insanlar var. Dolmuş bekleyen kadınlar göremeyince önce buraya gelen tek otobüs olan KM47’nin durağına ardından da bir okul önüne gidiyoruz. Sokağın girişinde kadınlar çocuklarını okula yetiştirebilmek için hızlı adımlarla yürüyor.

Okul önünde bir kadınla sohbet etmeye çalışıyoruz. Ulaşım sorununa dair neler düşündüğünü sorduğumuzda, geçmişte Gülensu Mahallesi’ne daha fazla otobüsün geldiğini söylüyor. “Şimdi otobüsleri trafik yoğunluğuna sebep oluyor diye kaldırdılar. Halbuki diğer otobüs bizi Kadıköy’e kadar götürüyordu” diyor ve mecburen dolmuş kullandıklarını ekliyor. Dolmuşlar mahalleli tarafından yoğunlukla kullanılıyor, mahallelinin de söylediği ve bizim de gördüğümüz gibi dolmuşlar çok hızlı yol alıyor, bu da bir güvenlik sorunu yaratıyor.

‘FIRIN BİLE YAKIN DEĞİL’

Genç bir kadın çarpıyor gözümüze. Kız kardeşini okula bırakan 20 yaşında Rümeysa ile tanışıyoruz. Rümeysa futbolcu olduğunu söylüyor ve antrenmana giderken ulaşımdan dolayı yaşadığı sorunu anlatıyor: “Antrenman için haftanın 3-4 günü Tuzla’ya gidiyorum. Buradan kalkıp Gülsuyu Köprüsü’ne gidiyorum, oradan dolmuşa biniyorum. Sonrasında servisle sahaya gidiyorum. Dönüşte de servis uzakta bırakıyor. Akşam 9’da tekrar iki araç değiştiriyorum, eve varmam gece 12 oluyor. Metro, marketler, ekmek alacağımız fırınlar dahi yaşadığımız yere yakın değil.”

HASTANEYE İKİ VASITA

Okulun önünde iki kadınla daha sohbet ediyoruz. Kadınlardan biri devlet hastanesine giderken dahi iki vasıta kullandığını ifade ediyor, “Devlet hastanesine giderken Gülsuyu Köprüsü’nde iniyorum, tekrar araca biniyorum hasta hasta. Belediye otobüsü hastaneye gitmiyor. Orası gitmediğinden mecburen minibüs kullanıyorum. Daha uygun fiyatlı ve doğrudan hastaneye ve merkezi yerlere giden ulaşım olsa daha kolay olur” diyor. Diğeri söze giriyor ve yaşadıkları sokağa ulaşmanın ne kadar zor olduğunu şu sözlerle ifade ediyor, “Araba çıkmıyor yokuştan bazen. Ekmek gelmiyor çünkü kar olduğunda araba yukarıya çıkmıyor.”

‘KADINLAR FİYAT YÜZÜNDEN ULAŞIM KULLANAMIYOR’

31 Mart, yerel seçimleri kapıda. Yerel yönetimlerin sorumluluğunda olan meselelerden biri ise halkın ulaşım ihtiyacı. Gülensu ve Gülsuyu mahallelerinde yaşayan kadınlar ise “sandık tek çözüm değil, taleplerimiz doğrultusunda harekete geçersek, yerel yönetimlerin de bir parçası oluruz” diyorlar. O yüzden başlattıkları imza kampanyasıyla örnek bir çalışma sergiliyorlar.

Günün ilerleyen saatlerinde Gülensu ve Gülsuyu Mahallesi’nde ulaşıma yönelik imza kampanyası yürüten kadınlarla buluşuyoruz. Sibel bu kadınlardan biri. İlkokul 2. sınıfa giden bir çocuğu var ve çalışmıyor.

Sibel yaşlılar, engelliler ve hamile olan kadınların ulaşım konusunda yaşadığı sorunlardan dolayı Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evi Derneği’nde bir şey yapmak gerektiğini söylüyor. Sibel, “Otobüse, minibüse bindiğinde bu kişilere yer olmuyor. Kendi hamileliğimde bu sorundan çok çektim. Kimsenin bunu yaşamasını istemiyorum” dedikten sonra imza kampanyası çalışmaları sırasında yaşadıkları sorunlardan bahsetmeye başlıyor: “Kampanya için imza toplarken çeşitli sorunlarla karşılaştık. Birçok kişi ulaşımın kolaylaştırılmasını talep etse de imza atmaktan çekiniyor. Sırf AKP ya da CHP fark etmez belediyelerde iş bulabilmek için. Ama bizim yaşadığımız sorunlar için bir şeyler yapmamız lazım. Özellikle kadınlar için bir şeyler yapmamız gerekiyor.”

Ulaşım fiyatlarının da karşılanamayacak derece olduğuna dikkat çeken Sibel, yoksulluğun kadınlar açısından toplu taşımayı kullanamayacakları düzeyde bir duruma sebebiyet verdiğini anlatıyor. Var olan imza kampanyası dışında da yaşlı ve engelliler için kendi ihtiyaçlarını karşılamak için özel servisler ayarlanabileceğini söyleyen Sibel, taleplerinin gerçekleşmesinin kadınlar açısından oldukça olumlu olacağını ifade ediyor.

Fotoğraf: Gülten Dokuyan/ Instagram 

‘MUHTARLAR NEDEN ULAŞIM SORUNUNU GÖRMEDİ?’

İmza kampanyasının bir diğer örgütçüsü ise Gönül. Gönül özellikle okul saatlerinde toplu taşımayı kullanmanın mümkün olmadığını söylüyor. “Kızım Fatma Meydanı’nda bir yerde çalışıyor. İki adım yere dahi toplu taşımayla ulaşamıyor” diyen Gönül, kış vakitlerinde bile kızının yürüyerek işe gittiğini söylüyor. Kızının işe gittiği saatlerde kendisinin ekmek almaya çıktığını söyleyen Gönül, “Bir bakıyorum, dolmuşta kapılar kapanmıyor. Dolmuşun içinde öğrenciler. Buna rağmen dışarıda bir sürü öğrenci bekliyor” diyor. Gülsuyu’ndan başka bir yere gitmek istediğinde yalnızca Maltepe merkezine inebildiğini söyleyen Gönül, “Esenkent gibi yerlerde her yere minibüs, otobüs bulunurken benim gidebildiğim tek yer Maltepe merkez. Oraya da toplu taşımadaki doluluktan dolayı çoğu zaman yürüyerek gidiyoruz. Bununla niye şimdiye kadar muhtarlarımız ilgilenmedi?” diye soruyor.

İmza kampanyasını yürütürken yaşadıkları sorunlara değinen Gönül, konuştukları herkesin talebinin ulaşımın iyileştirilmesi olduğunu ancak imza kampanyasına katılmakta çekince duyduklarını belirtiyor. Gönül imza kampanyasının bu talebi gerçekleştirebilmek için bir adım olduğunu ifade ederken, “En azından böyle bir sorun olduğunu resmi kurumlara bildireceğiz. Tek başına çare değildir bu. Sesimizi daha iyi duyurmamız gerekiyor. Özellikle esnafların kendi ilişki ağlarını bu sorun için seferber etmesi gerekiyor. Neden buraya ulaşımı engelliyorlar? Bunu da öğrenmek gerekiyor” diyor.

‘ÇÖZÜMÜ BİRLİKTE BULACAĞIZ’

Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evi Derneği Başkanı ve Gülensu Mahallesi muhtar adayı Gülten Dokuyan ise yürüttükleri kampanyaya dair Sibel’in bu öneriyi yaptığını ve muhtarlık çalışması sürecinde de birçok kadından ulaşım sorununa dair talepleri duyduğunu ifade ediyor. Bu soruna dair dernek yönetiminde neler yapılabileceğine dair konuştuktan sonra bir imza kampanyası düzenlemeye karar verdiklerini ifade eden Dokuyan, “Özellikle Emek Caddesi tarafında hizmet veren KM47-1 hattı çok yetersiz. Kapılarını çaldığımız ve kampanyayı söylediğimiz kadınlar çok destek verdiler ve kendileri de otobüs seferlerinin yetersiz olmasından dolayı çok şikayetçilerdi. Şimdilik 250 imzamız var. Bu imzalarımızı toparlayıp kadınlarla beraber İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne götürmeyi planlıyoruz” diyor. Mahalledeki çeşitli sorunlara karşı birlikte mücadele çağrısı yapan Dokuyan, “Mahallemizin sorunlarını da dile getirdiğimiz ve bununla ilgili bir şeyler yapılabileceğini bu imza kampanyasını düzenleyerek gördük. Sıra imzalarımızı teslim etmeye geldi” diyor.

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül