Ekmek ve Gül Antep Grubu çağrısıyla kadınlar “Kız kardeşlik köprüsüyle hayatı yeniden kuruyoruz” diyerek bir araya geldi. Gaziantep Çepnileri Derneğinde gerçekleşen etkinliğe yaklaşık 50 kadın katıldı.

Ekmek ve Gül Editörü Elif Ekin Saltık’ın konuşmacı olduğu buluşmada, açılış konuşmasını Ekmek ve Gül Antep Grubundan Aycan Çiloğlan yaptı. Çildoğan “Biz deprem felaketini ve sonrasındaki süreci buradaki kadınlarla el ele tutuşarak atlatmaya çalıştık. Bugün de bu dayanışmayı daha ileriye taşımak için “Kız kardeşlik köprüsü ile hayatı yeniden kuruyoruz” şiarıyla yan yanayız. Ekmek ve Gül Türkiye’den ve dünyadan kadınların birbiri ile haberleşme aracı olarak yayın hayatını sürdürüyor. Aylık çıkardığı dergi ile de kadınların birbiriyle kurduğu bir aydınlatma aracı. Bugün bu dayanışmayı daha da büyütmek, ileriye taşımak için bir adım” diyerek sözü Ekmek ve Gül Editörü Elif Ekin Saltık’a bıraktı.

Elif Ekin Saltık sözlerine Ekmek ve Gül’ü, amacını, tarihini anlatarak başladı. Kadınların 100 yıllık mücadelesinden aldığı deneyimle 15 yıldır yayın hayatlarını sürdürdüklerini söyleyen Saltık, bugün bir dayanışma ve örgütlenme ağı olarak çalışmalarına devam ettiklerini belirtti.

‘DAYANIŞMAMIZ NELER YAPABİLECEĞİMİZİ GÖSTERDİ’

Bu birlikten güç alarak yan yana geldiklerini vurgulayan Saltık, “Kız kardeşlik köprüsü ile özgür, eşit, şiddetsiz bir yaşamı kurmak için bir aradayız. Yaklaşık 2 ay önce göz göre göre gelen bir felaket yaşadık. Pek çok önlem talebine, bilimsel veriye rağmen yönetenler sesimizi duymazdan, görmezden geldi. Ülke baştan başa inşaat şantiyelerine çevrilirken, iktidar sadece kâr hırsıyla hareket etti. Depremin ilk günleri hiçbir devlet kurumu yokken halk yine birbirine yetişti. Hayatımızı adeta enkaza çevirenler, kadınların ihtiyaçlarını dahi görmezden geldi. İnsanlar çadır bulamazken, üzerine bir de sel ile baş başa bırakıldık. Yıllardır kesilen deprem vergilerini sorduğumuzda ağızlarımız kapatıldı, televizyonla konuşmalarımız kesildi. Televizyonlar karşısında toplanan bağışla gövde gösterisi yapan patronlar adeta kan parası ödedi, daha depremin ilk günlerinde işçilerin yakınları enkaz altındayken, hamile kadın işçiler, aileleri sokaktayken işe çağrıldı. Ailesini, sevdiklerini sokakta bırakmak istemeyen işçilere işten atma yasaklarına rağmen tehdit edildi. Tüm bunlar olurken maden işçileri, inşaat işçileri, belediye ve sağlık emekçileri seferber oldu, canımızı kurtarmaya koştu. Kadınlar evindeki 2 şeyden birini dayanışma için kadın derneklerine getirdi, kapı kapı dolaşıp dayanışmayı örgütledi. Ve işte bütün bunlar bize dayanıştığımızda neleri başarabileceğimizi gösterdi” diye konuştu.

‘KADINLAR ÖFKE BİRİKTİRİYOR’

Bugün işçi, emekçi, kadınların, gençlerin esnek, güvencesiz çalışmaya mahkum edildiğini dile getiren Saltık, “Kadınlar her ihtiyaç duyulduğunda çalışma yaşamının içine çekiliyor ancak bunlar yapılırken kadının ev içi yükleri devam ediyor. Kadınlar kural dışı, sömürü koşullarında çalıştırılırken hasta, çocuk, yaşlı bakımını sürdürmesi de bekleniyor. Yani bu düzen kadını istediği zaman çalışma yaşamını içerisinde sömürürken, onu sadece ‘aile’ içinde tanımlıyor, eşitsizliği sürdürmeye devam ediyor. Bugün sizlerin de birçoğu evde çuvalı 20 liradan ceviz kırarak, nakış yaparak yaşamını sürdürmeye, bir ek gelir elde etmeye çalışıyor” dedi. Kadınların tüm bu sömürü koşullarına karşı örgütlendiğini, ses çıkardığını ifade eden Saltık, insanca çalışma koşulları ve insanca bir yaşam talebinin giderek yükseldiğini, kadınların öfke biriktirdiğini söyledi.

‘HAKLARIMIZIN SEÇİM PAZARLIĞI YAPILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ’

Tüm bu süreçle birlikte önümüzdeki en önemli gündemlerden birinin seçim olduğuna dikkat çeken Saltık, “Bugün haklarımız, hayatlarımız karanlık ittifakların seçim malzemesi yapılıyor. Vahşi işkencelerle, cinayetlerle anılan, çocuk istismarını adeta meşrulaştıran tarikat örgütlenmeleri, siyasi partilerle, bizi şiddete karşı koruyan 6284 sayılı Kanun üzerinden, nafaka hakkımız üzerinden seçim pazarlıkları yapılıyor. AKP özellikle kadınları hedef alarak politikalar geliştiriyor ve tüm bunlar hayatlarımızı etkiliyor. Yolsuzluk, yoksulluk ve yasakları ortadan kaldırma vaadi ile iktidara geldiler ama bugün tüm bunları katbekat yapanlar haline geldi. İşte biz de 20 yıllık bu geçmişe bakıp artık değiştirebiliriz diyoruz. Ülkeyi bir avuç sermayedarın değil; halkın yönettiği düzeni kurabiliriz. Yaşamı birlikte yeniden kurabiliriz. Haklarımızı ve hayatlarımızı pazarlık konusu yapanlara karşı en iyi cevabı birliklerimizle, mücadelemizle vereceğiz.”

‘DAYANIŞMAYLA ÖRGÜTLENİP BİRLİKTE DEĞİŞTİRECEĞİZ’

“Bir şeyi daha atlamak istemiyorum. Önümüzde 1 Mayıs var. İşçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü. Bundan 150 yıl önce 12 ila 16 saat değişen sürelerde çalışan işçileri çalışma sürelerinin insani düzeylere çekilmesi için mücadele etti greve gittiler. 8 saatle sınırlı bir iş günü varsa işte bu, bu mücadele sayesinde. Bu mücadeleyi yükseltmek için de yine birliklerimizden, dayanışmamızdan başka yol yok. Dayanışmayla örgütlenip birlikte değiştireceğiz” dedi. Saltık sonrasında etkinliğe katılan kadınlar söz aldı.

‘SİZLERLE BİRLİKTE YALNIZ OLMADIĞIMIZI HİSSEDİYORUM’
Kadınlardan biri 7 çocuğu olduğunu söylerken eşinin düzenli bir işte çalışmadığını, çuvalı 20 liradan ceviz kırarak evini geçindirdiğini, kirasını ödediğini dile getirdi. Açlık, yoksulluk içinde yaşamlarımızı sürdürmemiz isteniyor” diyen kadın, daha iyi koşullarda yaşamak istediğini belirtti.
Başka bir kadın ise eşinin kendini terk edip başka bir kadınla yaşadığını anlattı. “Ancak benden de boşanmıyor” diyen kadın da ev eksenli çalışarak çocuklarını doyurabildiğini, kalıcı bir iş istediğini belirtti. Deprem sonrasında kız kardeşlik köprüsü dayanışması ile süreci atlattıklarını söyleyen kadınlardan biri, “İyi ki yolum sizlerle kesişmiş, iyi ki arkadaş olmuşuz. Bugün bu dayanışmanın sürmesi çok önemli, sizlerle birlikte yalnız olmadığımızı hissediyorum” diye konuştu. Pek çok kadın yoksulluk içinde yaşadığını söylerken bugüne kadar devletten hiçbir yardım almadıklarını, eşlerinin düzenli işlerde çalışmadığını ifade etti.
Bir kadın ise kadınların isterse her şeyi baştan kurabileceğini, ancak güçlerinin farkında olmadıklarını dile getirdi. “Aldatıldığım için eşimi çatır çatır boşadım, kanser tedavisi gördüm, çocuklarımı çalışıp büyüttüm, kimseye muhtaç etmedim, hâlâ da etmiyorum. Sadece gücümüzün fark edelim. Biz kadınlar her şeyin üstesinden gelebilir, her şeyi başarabiliriz” dedi.
Etkinlik Hayalbend müzik gurubunun müzik dinletisiyle devam etti. Etkinlik sonunda, yakın zamanda yeniden bir araya gelmek istediklerini söyleyen kadınlar Ekmek ve Gül pikniği çağrısı yaptı. Kadınlar Ekmek ve Gül Antep Grubundaki kadınlarla sarılarak, teşekkürlerini iletti.

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül