Acımızı örgütlü mücadelemiz yenecek
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği 2024 yılı için bir rapor yayımladı. Rapor kadınların dayanışmaya ve örgütlü mücadeleye nasıl ihtiyacı olduğunu gösterdi.

2024 yılı, acıların gölgesinde geçti. Ama kadınlar hep ayakta durdu, hep direndi. Her gün yeni bir şiddet, bir cinayet, bir kayıp... Ama güneş, kadınların gücüyle hep yeniden doğdu.

Kadınların, gözlerinde yalnızca korku değil, bir isyan ve direnç vardı. Her kayıp, onlara bir adım daha attırdı. Ama ne zaman duracak bu öyküler? Ne zaman sona erecek bu şiddet sarmalı?

Ana akım medya, her yeni cinayetle ya da kayıpla bir kez daha sarsılıyor ve özellikle kadın cinayetlerini sansasyonel bir biçimde, magazinsel bir dille günlerce ele alıyor.

Oysa biz Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği olarak her gün, her saat, sayısız vakaya tanıklık ediyoruz. Bazen bir telefon, bazen bir gözyaşı. Medya bir kadının ölümünü tartışırken biz, her gün yeni bir hayatı savunuyoruz. Bu acılar, ne kameraların önünde ne de manşetlerde biter. Bu acıları ancak örgütlü mücadele yener.

ŞİDDET VE YOKSULLUK İÇ İÇE

2024 yılı kadınların yoksullukla, şiddetle ve cezasızlıkla verdiği mücadelenin daha da görünür olduğu bir yıl oldu. Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği, kadınların ve çocukların her geçen gün artan acılarına tanıklık ederken bu acılara karşı dirençlerini de bir o kadar büyüttü.

Şiddet ve ekonomik kriz iç içe geçmişken kadınlar sadece fiziki değil, psikolojik ve ekonomik şiddetle de mücadele etmek zorunda kaldılar. Birçok kadın, sadece hayatta kalabilmek için değil, bir insan olarak haklarını savunabilmek için de büyük bir direnişe girdi. Kadınların var olma mücadelesinin bir parçası olan derneğimizin 2024 yılı için hazırladığı rapor, kadınların nasıl bir yıl geçirdiğini ortaya koydu.

Raporumuzdaki yer alan verilere baktığımızda, toplam 5 bin 643 kadın ve çocuğun derneğe başvurduğunu, şiddet gören kadınların sayısının geçen yıla oranla yüzde 55,9 arttığını ve şiddetin farklı biçimlerinin birbirini takip ettiğini görüyoruz. Fiziksel şiddet, ekonomik şiddet, psikolojik şiddet ve cinsel şiddet bir arada yaşanıyor ve her biri kadınları farklı açılardan yıpratıyor. Gıda, kira desteği, eğitim masrafları gibi temel ihtiyaçlara yönelik yardım taleplerinin artması kadınların yalnızca şiddetle değil, derinleşen ekonomik krizle de baş etmeye çalıştığını gösteriyor. Kadınların çoğu, geçim derdinin yanı sıra çocuklarına bakabilmek için de mücadele veriyor.

Başvuruların 435’i, şiddet nedeniyle destek talep eden kadınlar ve çocuklardan oluşuyor. Bu kadınların çoğunluğu hem fiziksel hem de psikolojik şiddet gördüğünü ifade ediyor; 220 kadın fiziksel şiddet, 87 kadın psikolojik şiddet, 28 kadın cinsel şiddet, 10 kadın ise dijital şiddete uğradığını belirtiyor. Ayrıca, ekonomik şiddet de yaygın bir sorun olarak öne çıkıyor ve 90 kadın ekonomik şiddete uğradığını söylüyor.

BARINMA TEMEL BİR SORUN

Kadınların başvuruları yalnızca şiddetle sınırlı değil. 1510 kadın çocuklarının eğitimi için okul yardımı talep ederken 3 bin 330 kadın ise gıda, kira, fatura ve diğer yaşam destekleri için yardım başvurusunda bulundu. Bu rakamlar, kadınların yaşadığı yoksulluğun giderek derinleştiğini gözler önüne seriyor.

Derneğe yapılan başvurularda öne çıkan en büyük zorluklardan biri de barınma sorunu. Yüksek kiralar, kadınların bağımsız yaşam kurmalarını engelledi. Ayrıca, başvurulan avukat taleplerinde de artış yaşandı.

ÖFKEMİZ VE DİRENİŞİMİZ DEĞİŞİMİN HABERCİSİ

Kadınlar, boşanma süreçlerinde adli yardım alamadıkları için dernekten hukuki destek talep etti. Boşandıktan sonra nafaka bağlanan birçok kadın nafakayı alamadıklarını söyledi.

Şiddet mağduru kadınların büyük kısmı emekçi kadınlardı. Derneğe şiddete uğradığı için başvuran 145 kadın ücretli bir işte çalışırken, 210 kadın çalışmıyordu. Bunun yanı sıra, 2-18 yaş arası çocuklar da şiddet mağduru olmuştu. Çocukların yüzde 40’ı ihmal, duygusal, fiziksel veya cinsel istismara uğramıştı.

Kadınların yaşadığı sorunları, dayanışma ağımızla hafifletmeye çalışıyoruz. Yalnızca İstanbul’dan değil, Türkiye’nin farklı illerinden de başvurular geliyor. Her yeni başvuru, sistemin yetersizliğini, cezasızlığın etkisini ve kadınların hayatta kalma mücadelesinin ne kadar zor olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Kadınlar olarak sesimizi duyurabilmek için sadece manşetlerde değil, sokaklarda, derneklerde, mahallelerde, fabrikalarda var olmaya devam ediyoruz, edeceğiz. Bizler her bir kadının hikayesini duyurmaya, seslerini daha güçlü çıkarmaya çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki, acıların ve kayıpların ardından gelen her direniş, her öfke, toplumsal değişimin de habercisidir. 

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Aile yılında arabuluculuk tartışması | Kadınları n...

Arabuluculuk uygulaması zayıfı değil, güçlüyü koruyan bir uygulama olarak ilerlemekte ve yerleşmekte...

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği 2024 raporu: Şidd...

Bir yılda 5 bini aşkın kadın ve çocuk Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğine başvuruda bulundu. Rapor, ş...

Esenyalı'da kadınlar şiddeti ve sömürüyü tartıştı

25 Kasım yaklaşırken Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinde kadınlar, hayatın her alanını kuşatan şidde...