Bu kararla tecavüz sonucu gebelik, annenin hayatını tehlikeye atan bir durum yahut fetüsün engelli olması durumunda kürtajın yapılabileceğine dair bir model uygulanmaya başlanacak.
Şilili kadınlar uzun yıllardır kürtaj yasağının yarattığı sorunlara karşı mücadele ediyordu. Devlet Başkanı Michelle Bachelet 2013'ten bu yana bu ağır kürtaj yasağını kaldırma konusunda sözler veriyordu. Bachellet, cumhurbaşkanı seçildikten sonra, 2015 yılının başlarında kürtajın kısmen serbest bırakılmasını öngören bir yasa tasarısını parlamentoya sunmuş ancak muhafazakar partiler ve Katolik kiliselerinin sert direnişiyle karşılaşmışlardı. 2016 yılında başını kiliselerin çektiği gerici çevreler yasanın parlamentoda görüşülmesi sırasında kürtaj yanlısı gösteriler yaparak hükümeti protesto etmişlerdi.
19 Temmuz’da kadınların belirli koşullarda kürtaj yapmasına izin veren yasa tasarısı Kongre’nin üst kanadında kabul edilmişti ama alt kanatta yapılan oylamada bir oy farkıyla reddedilmişti. Sonraki oylamada kabul edilen yasa değişikliği muhafazakarlar tarafından Anayasa Mahkemesi’ne taşınmıştı. Anayasa Mahkemesi dün açıkladığı kararla tecavüz, annenin sağlığının riske girmesi veya hamileliğin başarıyla sonlanmasının beklenmediği durumlarda kürtaj yapılabileceğine hükmetti.
Kararın ardından kadınlar sokaklarda kutlama gösterileri yaptı.

DİKTATÖRÜN YASAĞI BÖYLECE DELİNMİŞ OLDU

Şili, kürtajın istisnasız yasadışı olduğu bir kaç ülkeden biri. Şili’de kürtajı yasaklayan kanun, Augusto Pinochet’nin askeri diktatörlüğü sırasında uygulamaya konmuştu. Böylece 1931’de kürtaja izin veren Şili, 1989’da tekrardan yasaklamıştı.iktidarının son günlerinde kesin kürtaj yasağını getirmişti. Katolik kilisesinin en güçlü olduğu Latin Amerika ülkelerinden olmasına karşın Şili'de, nüfusun yüzde 70'i kürtaj yasağının sınırlarının gevşemesini talep ediyor.
Mahkemenin kararını sevinç gösterileri ile kutlayan kadınlar uzun soluklu bir çalışmanın karşılığını gördüklerini belirtiyor:
“Bu tarihi bir dönüm noktası, feministlerin, kadınların ve insan hakları aktivistlerinin on yıllar boyunca verdiği mücadelenin bir sonucu. Hukuki tartışmada güçlü olan taraf bizdik. Anayasa Mahkemesi’nde son derece ikna ediciydik ve istediğimiz sonucu elde ettik.”
Mahkemin kararının ardından protesto gösterisi düzenleyen kürtaj karşıtları ise 1990’larında başından beri yürürülükte olan yasağın kaldırılmasına tepki gösterdi.
Şili’deki mahkeme kararının ardından Katolik ülkeler arasında kürtajı her koşulda yasaklayan ülkeler Honduras, El Salvador, Nikaragua, Malta, Vatikan ve Dominik Cumhuriyeti kaldı.

YASAL DEĞİL, YASAK KÜRTAJ ÖLDÜRÜYOR!
Uluslararası Af Örgütü, Şili’de her yıl 300 bin civarında kadının yasa dışı kürtaj yaptırdığı tahmininde bulunuyor. Şilili kurumlar tarafından yayımlanan istatistikler de yılda 33 bin 500 kadının kürtaj sonuçu ortaya çıkan sağlık sorunlarından dolayı hastaneye gitmek zorunda kaldığını gösteriyor.
Halkın yüzde 70’inin kürtajın yasallaştırılmasını istediği Şili’de kürtaj yaptıran kadın ve onlara yardım edenler 5 yıl hapis cezasına çarptırılıyor. 2010-14 arasında Şili’de 73 kişi kürtaj nedeniyle çeşitli hapis cezalarına çarptırılmıştı.