Kadınların tepki gösterip geri çekilmesini istediği müftülere nikah yetkisini de içeren Nüfus Hizmetleri Kanunu’nu Erdoğan onayladı. Tasarı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Şehriban Elmas davasında karar verildi. Şehriban’ı işkence ile öldüren koca İzzet Elmas ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Yargılanan diğer 4 sanık ise beraat etti.

Kocası ve kocasının ailesi tarafından dövülerek katledilen Şehriban Elmas davasında sona geliniyor. Yarın görülecek davada Şehriban’ın ailesi ve avukatı sanıklar için en ağır cezayı istiyor.

15 yaşındaki K’nin üvey babası ve üvey amcasının istismarına uğradığı, yaşadıklarını anneannesine anlatmasıyla ortaya çıktı. İstismarın cezasız kalmasını istemeyen anneanne ‘Sesimiz olun’ diyor.

‘Ne olacak canım rendenin yeri değişmişse’ demeyin. Bir işe yaramıyorsunuz, bari çoraplarınızı nerede çıkardığınızı bilin, değilse ‘nereye koyduysan oradadır’ın derin felsefesini tiye almayın!

İzmir’de din dersinde öğrencilere, ‘Sevgi için itaat edilmesi’ öğütlendi, ‘Çok günah kazananın da ölmesi gerektiği’ anlatıldı. Veliler tepkili.

Esenyurt’tan görüştüğümüz kadın işçilerin dilinden dökülen ortak sözcükler yaşamaya zamanın da paranın da yetmediği. ‘Asgari ücretle nasıl geçinilir?’ işçi kadınlar anlatıyor.

Müftülere resmi nikah yetkisinden sonra, boşanma davalarında uygulanacak ara bulucuk sistemine karşı kadınlar endişeli. Bir açıklama yapan Emek Partili kadınlar “Tek yok mücadele ve dayanışma” dedi.

Diyarbakır’da yapılan ‘Yerel Yönetimler, Kadın ve Kayyumlar’ çalıştayında, kadınların mücadelesinin kesintisiz olduğu vurgusu ön plandaydı.

Van’da yatılı ortaokul öğrencisini istismar eden öğretmen Mustafa S. Çaldıran'daki bir okulda 15 yaşında bir öğrencinin öğretmeni ile evlendirildiğini öne sürerek istismarı savundu.

Ankara’da bir AVM’de sarılan bir çifti güvenlik görevlisi uyardı. Genç kadın ‘Daha önce defalarca kez tacize uğradım. Keşke şiddet, taciz, baskı bunlar da ayıp olabilseydi’ diyerek tepki gösterdi.

İzmir’de 2016’daki 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ardından açılan davada kadınlar beraat etti.

Ailesi ‘intihar etti’ denilen Eylem Tiller’in eşi tarafından öldürüldüğünü düşünüyor. Eylem’in şiddete uğradığını anlatan ailesi intihar ettiyse bile bunun sorumlusunun eşi olduğunu söylüyor.

Sansür ne yazık ki Türkiye’de çok sık karşılaşılan bir uygulama. Ama böyle bir sansür de ‘artık pes’ dedirtiyor. Ekranlardaki ‘sakıncalı’ görüntülere uygulanan buzlama işlemi kadınlara uygulandı.

Büyükada’da gözaltına alınan hak savunucuları 113 gün sonra hakim karşısına çıkarıldı. Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme, 8 hak savunucusunun tahliyesine karar verdi.

“İsteseniz de istemeseniz de bu yasa geçecek” diyenler “İsteseniz de istemeseniz de bu evlilik devam edecek” noktasına hızla vardı. Daha neler olacağını tahmin etmek de ne yazık ki zor değil!

Yalova Belediyesi, İstanbul’da okul çıkışında öldürülen 17 yaşındaki Helin Palandöken’in adını, İsmetpaşa Mahallesinde bulunan bir parka verdi.

İşten atılan 90 cam işçisinin aileleri en büyük destekçileri oldu: ‘Kocam bu fabrikada yıllarca canını dişine takarak çalıştı. O makinelere kocamın kanı damladı. Gücüme gidiyor böylece işten atılmak.’

Aydın'ın Sultanhisar İlçesinde, kestane işçilerini taşıyan otomobilin yamaçtan yuvarlanması sonucu sürücü, ve iki kadın işçi yaşamını yitirdi. Bir çocuk ise yaralandı.

Pendik Kadın Dayanışma Derneği’nin kongresinde bir araya gelen kadınlar, sokakta, evde, işyerinde yaşadıkları sorunları ve taleplerini konuştu. Kadınlar kongre sonrası da Helin için eylem yaptı.