Anneler Günü’nde anne olmanın, anneliğin, anne olmayı tercih etmemenin ne anlama geldiğini, annelik duygusunun hayatımıza nasıl girdiğini hatırlayalım mı?

Kapitalist sistem anneliği ‘en kutsal şey’ diyerek yüceltiliyor. Peki kutsal olan annelik mi emek mi? Ya da bir kadının sevgi ve şefkat göstermesi hormonları mı yoksa kadınlık durumu mu?

Soma’da üç yıl önce bugün, Türkiye’nin en büyük işçi katliamı yaşandı. 301 işçi, daha fazla kömür çıkarılarak, patronun daha fazla para kazanması uğruna yaşamını yitirdi. Geride derin bir acı kaldı.

Cumartesi anneleri, yakınlarının akıbetini sormak için 633. haftada Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi. Yarın anneler günü olduğunu hatırlatan anneler, 'Bizim kutlanacak bir günümüz yok' dedi.

Hemşirelerin Dünya Hemşireler Günü’nün kutlamama nedenlerini, çalışırken neler yaşadıklarını ve gerçekleşmesi hiç de zor olmayan taleplerini SES Ankara Şube Yöneticisi Eylem Kaya Eroğlu yazdı.

İstanbul Şehir Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğrencileri, 800 çocuk istismarı dosyasını inceleyerek mağdur ve sanık ifadelerinden oluşan bir sergi açtı.

Ülkenin dört bir yanında hemşireler Dünya Hemşireler Günü’nde sokaklara çıktı, taleplerini dile getirdi. Hemşireler, “Biz sağlıklı değiliz ki sağlıklı hizmet verelim" diyor.

Batman’da 14 yaşındaki G’nin hamile kalmasıyla ortaya çıkan istismar olayı arkasından birçok çocuğun fuhşa zorlandığı iddiası yer aldı.

Manisa’da parkta spor yapan Ebru Tireli’ye saldıran ve taciz eden D.K’nin yargılandığı dava görüldü. Tireli’nin olay anında kendini savunabilir durumda olup olmadığı anlaşılamadığından dava ertelendi.

Savaş nedeniyle Türkiye'ye gelmek zorunda kalan Suriyeli mülteciler için aradan geçen onca yıla rağmen yaşam hâlâ çok zor. Adana'da tekstilde çalışan işçi kadınlar çalışma koşullarını anlatıyor.

Yaşı, mesleği, eğitimi ne olursa olsun aynı şiddetin hedefi haline geliyor kadınlar. Gerekçeler gazete sayfalarına türlü türlü geçse de erkek şiddeti cüretini eşitsizlikten ve adaletsizlikten alıyor.

Yozgat’ta zihinsel engelli K. K yıllarca 11 kişinin tecavüzüne uğradı. Tüm köy kadının yaşadığı mağduriyeti biliyordu, sustu. K. K’nin bugün karar duruşması vardı, fakat hakim değişti.

Kadınlar, sevgilisi tarafından öldürülen Şengül Karaca için yürüdü. “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” diyen kadınlar, kadın cinayetlerinde devletin katilleri aklayan tutumunu protesto etti.

Teknorot işçilerinin Türk Metal ile patronun kendilerinden habersiz imzaladığı sözleşmeye tepkisi sürüyor. Üç vardiyada iş durduran kadın ve erkek işçiler işyerlerini terk etmiyor.

Çocukken istismara uğrayan, yıllar sonra şikayetçi olan S.P. can güvenliği olmadığı için ailesiyle birlikte yaşadığı köyden taşınmış. ‘Davamdan vazgeçmem’ diyen P. S. kadınların desteğini bekliyor.

18 yaşındaki üniversite öğrencisi Nurhayat’ın sokak ortasında 20 yerinden bıçaklanarak öldürülmesi Siirt halkını sokağa döktü. Kadın erkek binlerce kişi ‘kadın cinayetleri son bulsun’ dedi.

AKP iktidarı döneminde kadın istihdamı politikalarını ve bu politikaların kadınların hayatını nasıl etkilediğini Prof. Dr. Gülay Toksöz ile konuştuk.

Her nerede ve nasıl girdiysek Mayıs ayına, işsizliğin kol gezdiği, işsiz kalma korkusunun yakamıza yapıştığı bir dünyada insanca bir yaşam özleminin nasıl da büyüdüğünü daha derinden hissettik.

1 Mayıs'ta “Maketini bile 3-4 kişi taşıyabiliyorken yurtlarda bunları tek başımıza taşımak zorunda bırakılıyoruz” diye döviz taşıyan kadın işçilerle konuştuk.

Kadın işçilerin çoğunluğu küçük işyerlerinde çalışıyor ve çoğunun tek güvencesi kıdem tazminatı. İşten çıkarmalar söz konusu olduğunda ilk önce topun ağzında olanlar da kadın işçiler.