Çocuklara cinsel istismar suçlarında mağdur ve failin evlenmesi halinde, cezanın ertelenmesini ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını öngören yasa düzenlemesi seçim öncesi yeniden tartışmaya açıldı. Düzenleme kadınların tepkisine yol açarken pek çok kadın örgütünden de açıklamalar geldi. KESK İstanbul Kadın Meclisi de yaptığı açıklama ile gündeme getirilen düzenlemeye tepki gösterdi.
Eğitim Sen İstanbul 6 Nolu Şubede yapılan açıklamayı Mürüvet Yılmaz okudu. Yılmaz “Bu düzenleme çocukların hak ihlali anlamına gelmektedir ve çocuklara karşı işlenen suçtur” dedi.
Açıklamanın tamamı şöyle:
Türkiye, imza attığı sözleşmelerin gereği yerine getirmemektedir. İmza attığı Çocuk Hakları
Sözleşmesi, Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi gereğince çocukları korumakla yükümlüdür. Buna rağmen yaşanan gerçekler tam tersidir. Kanuni Sultan Süleyman Hastanesinde 2017 yılında 5 ayda yaşları 18’in altında 39’u Suriyeli, 115 çocuğun hamile olduğunun basına yansımış. Resmi işlem ancak olay basına yansıdıktan sonra başlatılmıştır. Çocuklara yönelik cinsel istismar taciz olaylarında yetkililerin ağız birliği ettiği erkek dayanışması gösterdiği başka bir olay ise İstanbul Küçükçekmece ilçesinde Kadriye Moroğlu Lisesinde yaşanmıştır. İstismar karsısında tavır koyan öğrenciler cezalandırılmak istenmiştir. Bu ve benzeri durumlarda görülen erkek egemen bakış açısı, cezasızlık çocuk yaşta evlilik yanlılarını cesaretlendirmektedir. Kamusal yaşamın dini argümanlarla dizayn edilmesi ise çocuk yaşta evliliklerin önünü açmaktadır.
Ceza Kanunu’na göre çocukların fiziksel, cinsel veya duygusal yönden istismarı hakkında ihbar yükümlülüğü tanımlanmaktadır ve bu ihbarda bulunmayan kişilere ceza düzenlenmektedir. Oysaki önerge, bu maddenin aksine çocuğun istismarı suçunda sadece faile değil, suça azmettirenler veya işlenişine yardım edenlere de ceza affı getirmeyi planlamaktadır! Bu durumun çocuk istismarını görmezden gelmeyi teşvik ettiği çok açıktır.
Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi’nin 14. maddesi gereği, devlet, faillerin değil, mağdurların kısa ve uzun vadede fiziksel ve psiko-sosyal iyileşmelerine yardımcı olmak üzere gerekli yasal veya diğer tedbirleri almakla yükümlüdür. Failleri cezasız bırakmayı değil, suça ilişkin etkin bir soruşturma, kovuşturma yapmayı ve asıl suçtan zarar görenin yanında olmayı hedeflemelidir. Siyasal erkin soğutup soğutup gündeme getirdiği bu yasa teklifiyle kadınları küçük yaşta eve kapatarak toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirmektedir. Tüm bunlar çocukların hak ihlali anlamına gelmektedir. Ve suçtur. Çocuklara karşı işlenen suçtur. Biz KESK İstanbul Kadın meclis olarak siyasal erke ve kamunun yararını korumakla yükümlü olan meclise hatırlatıyoruz:
* İmza atılan uluslararası sözleşmelerin gereğini yaşama geçirilmelidir.
* Türkiye’nin taraf olduğu Çocuk Hakları Sözleşmesi, Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi ve İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere uluslararası sözleşmelere uygun düzenlemeler yapılmalıdır.
* Çocuğa yönelik cinsel istismarı ortaya çıkaran sebepleri ortadan kaldırmak, koruyucu-önleyici ve çocukları güçlendirici uygulamalar ve hizmetler gerçekleştirilmelidir.
İlgili haberler
‘9 yaşındaki çocuğun istismarının üzerini mi örtec...
Malatya’da 9 yaşındaki çocuğu istismar edenler tutuklandı, çocuk devlet korumasına alındı. EMEP Mala...
AKP ‘istismar yasasını’ istismar ediyor
Erken yaşta evliliklerde cezaları affetmeyi öngören tasarı yeniden gündemde. Muhalefet “Yasa, 2016’d...
Doğanşehir halkı istismara tepki gösterdi: ‘Tecavü...
Doğanşehir’de 9 yaşındaki kız çocuğunun istismar edilmesi olayı üzerine mahallede açıklama yapıldı....
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.