Çukurova’da yaşayan tarım işçisi kadınlar günde 12 saat boyunca tarlada tere, roka, maydanoz ve yeşil soğan topluyorlar. “20 yıldır tarlada çalışıyorum ama değişen hiçbir şey yok. Ne geleceğimiz güvence altında ne de bir birikimimiz var. Sadece günü kurtarmaya çalışıyoruz” diyerek anlatıyor MA'ya konuşan tarım işçisi kadınlardan Yıldız Bozkoyun halini. Çukurova’nın sabahında gün sonuna dek ter dökerek işliyorlar toprağı, topluyorlar ürünü. Sabahın ilk ışıklarında yola çıktıklarını anlatıyor Yıldız, Yazın sıcakta kışın yağmur, çamur ve soğukta çalışmak zorunda kalıyor: “Mecbur olduğumuz için bu zorluklara katlanıyoruz. Aldığım para çocukların okul masraflarına ancak yetiyor.” Birde bu işin güvencesizlik yanı var tabii. Emeklerinin karşılığını da alamadığını dile getiriyor bir yandan.
ÇOCUKLUKTAN BU YANA ÇALIŞIYOR
2 çocuğunu okutmak için tarlada çalışan Ceylan Bozkoyun da tarlaya geldiğinde 4 yaşındaki çocuğunu kayınpederine bırakmak zorunda kalıyor. Günün yorgunluğundan çocuklarına zaman ayırmıyor oluşu en büyük dertlerinden. Ancak çocuklarına bakabilmek için her gününü tarlada geçirmek zorunda. Bunu o da biliyor.Çocuk yaştan itibaren tarım işçiliği yapan Ceylan, “8’inci sınıfta çalışmak için okulu terk ettim. İçimde hala okumamanın üzüntüsü var. Okumak isterdim. Meslek sahibi olup kendi işimde çalışmak isterdim. En azında verdiğimiz emeğin karşılığını alacaktım” diyor.
HAYAT ŞARTLARI...
Evlenince bölgeye yerleşen Nurcan Yeşilçay da, 2 yıldır tarlada çalışıyor. Bin demet yeşilliğe karşılık 100 TL aldığını belirten Yeşilçay, şöyle devam ediyor: “Eşim askeri ücret ile çalışıyor. Ben burada çalıştığım halde bize yetmiyor. Ev kira, elektrik, su, mutfak masrafı ve çocukların okul masrafı derken, kazandığımız bizi geçindirmiyor. Hayat şartları çok zor olmuş. Bütün çalışmamız çocuklarımın geleceğini güvenceye almak içindir.”‘BİZİM HALİMİZ BUDUR’
Sabahın erken saatlerde tarlanın yolunu tutanlardan Remziye Tas. O da diğerleri gibi akşama kadar tere, maydanoz, roka, yeşil soğan gibi yeşillikler toplayarak hayatta kalmaya çalışıyor. “Sabah erken geldiğimiz için kahvaltıyı ve öğleden yemeğimizi burada yapıyoruz. Ailemiz ile zaman geçirmekten çok bütün zamanımız tarlada çalışmakla geçiyor. Biz tarla da çalışan kadınların hali budur. Zor şartlarda hiçbir güvencemiz olmadan çalışıyoruz.”Yıldız’ın, Ceylan’ın, Nurcan’ın, Remziye’nin anlattıklarıyla sınırlı değil tabii tarım işçisi olmak. Yetmiyor, tüm tabloyu ortaya çıkarmıyor elbet ancak yinede çok korkunç gerçekleri seriyor gözler önüne. Kölelik koşullarında çalışıyorlar çünkü. Tarlada büyüyorlar, tarlada yaşlanıyorlar, tarla da aşık oluyorlar. Hayalleri akşam eve gitmek oluyor ama kimi zaman o bile olmuyor, çünkü tarlaya kurdukları çadırlarda yaşıyorlar aylarca, ev, aile, dost özlemiyle. Bazen hiçbiri olmuyor. İş olmuyor çünkü. O da bambaşka bir dert ekliyor sofrasına. ‘İş olsa da yine öyle insafsızca çalışsam’ dedirtiyor işsizlik.
Yaşadıkları taciz, tecavüz, şiddet burada da eksik olmuyor. Yani görülmüyorsun işte, çalışsan da çalışmasan da kayıt dışısın. Tabii istiflenerek girdiğin servis, ölüm koşullarında yolculuk ettiğin kamyon devrilmezse yolun birinde... İşte tarım işçisinin de tarım işçisi kadınların da hali bu!
İlgili haberler
Milyonlarca mevsimlik tarım işçisi yine unutuldu
Mevsimlik tarım işçisi kadınlar: Sabahın köründe tarlada başlayan, gece yarısına kadar bitmeyen mesa...
Mevsimlik tarım işçisi kadınlar anlatıyor
Mevsimlik tarım işçisi kadınlar yaşamlarını, hayallerini, sorunlarını anlatıyor. Yıllardır sorunları...
Tarım işçisi kadınlar: Bayılana kadar çalıştırılıy...
Mersin’de yaklaşık 50 derece sıcağın altında çalışan tarım işçisi kadınlar, emeklerinin karşılığını...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.