Peş peşe gelen zamlarla birlikte işten atılma söylentileri de geliyor
Sincan Organize Sanayide çalışan işçi kadınlar art arda gelen zamlara tepkili, ancak işten atılma korkusu da yaşıyor. Kadınlar ‘Bunca yükün altından nasıl kalkacağız’ diye kara kara düşünüyor.

Sincan’da yaşayan işçi kadınlar doğalgazdan, akaryakıta, çaydan şekere ve son olarak ulaşıma art arda gelen zamların tepkili. Okulların açılmasıyla birlikte çocukların eğitim masraflarına da yetişemeyen işçi kadınlar, tüm bu sıkıntıların üstüne bir de işten atılma korkusu yaşıyor. Sincan Organize Sanayi Bölgesinde çalışan işçi kadınlar anlatıyor...

Tabii mesele sadece okul döneminin başlaması ve kırtasiye ürünlerinin pahalılığı değil. Doğalgaza üst üste gelen zamlar, Ankara’da ulaşıma yapılan zam ve “Üretim daralacak, kış geliyor, işten çıkarmalar olabilir” söylentilerinin getirdiği tedirginlik ve daha birçok sorun iç içe geçmiş durumda. Özellikle işten çıkarma söylentileri en çok İŞKUR bünyesinde çalışan kadınları tedirgin ediyor. İŞKUR İş Başı Eğitim Programının altı aya çıkması, her resmi tatilde yapılan ücret kesintileri gibi sorunlar bitmek bilmiyor. Sözleşme dönemleri sona yaklaşan kadınlar, yeniden işe alınıp alınmayacakları belli olmadığından tedirginler: “Zaten iş yok. Dişimizi sıktık, aylardır idare ediyoruz ama artık hiçbir iş garanti değil. İşverenin işine geliyor, İŞKUR’lu eleman alıp süresi bitince çıkarmak. Cebinden çıkan olmuyor. Şimdi düşünüyoruz, bunlar bizi işe alır mı almaz mı?”

‘HAK ETTİĞİMİZİ ALAMIYORUZ’

Kısacası işçi kadınlar binbir çeşit kemer sıkma yöntemi ile yazı düşe kalka bir şekilde geçirdiler, kışlık yaptılar, çocukları köye yolladılar, eski kıyafetleri tamir ettiler ama kış mevsimi sıkıntıları katlayarak geliyor. Ve bütün kadınların konuşmaları aynı noktada sonlanıyor: “Biz hakkettiğimizi almıyoruz, kimileri var, oturdukları yerden birkaç söz söyleyip milyonlar kazanıyorlar”

KADINLAR ENDİŞELİ: BUNCA YÜKÜN ALTINDAN NASIL KALKACAĞIZ
Ankara’da ulaşıma gelen zamları Sincan ilçesinde oturan vatandaşlarla konuştuk. Bir durakta konuştuğumuz iki çocuk annesi Gülcan, “Her gün zam zam, bıktık usandık. Ev kirası, doğalgaz, elektrik, mutfak masrafı yetmiyormuş gibi şimdi bir de ulaşım zammı geldi. İki çocuğum var okula gidiyor Zaten okulunun birçok masrafını biz karşılıyoruz. Yok aygıtıdır, bilmem nesidir... Ama ne hikmetse bizim maaşlara zam gelmiyor, olduğu yerde sayıyor. Biz de ara zam istiyoruz. Asgari ücretli bir insan için bu çok ciddi bir para” diyor.
Emekli 55 yaşında Aynur teyze ise hâlâ çalıştığını söylüyor. Emekli maaşının yetmediğini anlatan Aynur teyze, şöyle diyor: “Oğlum üniversitede okuyor, ona para yetiştiremiyorum. 3 ay içerisinde çaya iki kere zam yapıldı. Son doğalgaza da yapılan zamlarla birlikte aldığımız ücret eriyip bitti. Şimdi bir de ulaşıma zam geldi, 3.25 TL oldu. 2 bin lira asgari ücretin üçte biri neredeyse yola gidiyor. Belediye Başkanı Mansur Yavaş ulaşıma zam yapılmayacağını, işten çıkarmaların olmayacağını sözünü vermişti, ama sözünü tutmadı. Emekli maaşına sadece 40 lira zam yaptılar, bu yaştan sonra zorla işe gidip geliyorum. Tüp bebek merkezinde her gün 3 katı birden temizliyorum. Üstelik yol parası da yok.”
Bir banka şubesinde temizlik işçisi olarak çalışan Ayşenur, eşinden yeni boşanmış. Bir çocuğuyla geçinmeye çalışan Ayşenur ise belediye başkanının yapacağı bir şey olmadığını söylüyor. Benzine zam geldiğini, bu yüzden belediyenin de mecburen ulaşıma zam yapacağını anlatan Ayşenur, “Zaten belediyenin parası yokmuş ki. Belediyenin o kadar çok borcu var ki bu borçları karşılamak zorunda. Biz ne yapacağız onu bilmiyorum. Bunca yükün altına nasıl kalkacağız, hayatımızı nasıl devam ettireceğiz?” diyor.
İlgili haberler
Ev kadınlarının ‘hayat pahalı’ ayaklanmaları

1911 ağustosunda başlayan ev kadınlarının huzursuzluğu eylemlere dönüştü. Tepesi atan kadınlar her ş...

Kadınların ortak isyanı: Geçinemiyoruz!

Market, pazar uçmuş gidiyor. Elektriğe, suya zam. Doğalgaza ağustosun başında yetmedi, bir de sonund...

Bu yoksulluk ve şiddete karşı bi şey yapmalı!

Kadınlar krizle birlikte sadece daha da yoksullaşmıyor aynı zamanda şiddetin her türlüsüne daha fazl...