Kutsal annelik falan değil devletin ikiyüzlülüğü
Ziya Selçuk'un Anneler Günü'nü kutladığı tweetteki video çocuğun eğitiminin, bakımının, ev işlerinin tümünün kadının üzerine devlet eliyle ve teşvikiyle yıkıldığının da bir itirafı!

“Anne ders başladı.”
“Anne süpürgeyi kapat.”
“Anne şarj aleti!”
“Anne kapıyı bir ört.”
“Anne kardeşimi çek.”
“Anne bak öğretmen ne diyor.”
“Anne öğretmenimi ara.”
“Anne acıktım.”
“Anne internet mi gitti?”
“Anne kameram çalışmıyor.”
“Anne bir yanıma gel.”
“Anne bu son derse girmesem?”
“Anne canım sıkıldı.”
“Anne bağlantı gitti.”

Bu sözler pandemiyle uzaktan eğitim başladığından beri her ebeveynin çocuğundan duyduğu, ona tanıdık gelen sözlerdir. Okurken “Tam benimki”, “Bizimki de hep bunları söylüyor” diyebilirsiniz. Özellikle de son bir yılda çocukların en sık söylediği cümleler olabilirler. Çünkü pandemi başladığından beri eve kapatılan çocuklar küçücük ekranlardan eğitime bağlanmak zorunda bırakılırken “Bu çocuklara kim bakacak?” sorusu pandemi başladığından beri hükümet tarafından yanıtlanmadı.

Bu sözler aynı zamanda Milli Eğitim Bakanı Ziya Seluk’un Anneler Günü'nü kutladığı tweetinden de tanıdık gelecektir.

 

Videodaki çocuğun söyledikleri gerçek değil mi? Gerçek elbette. Ancak bunun yanında Ziya Selçuk tarafından bir itiraf niteliği de taşıyor. Bu video bir yandan da çocuğun eğitiminin, bakımının, ev işlerinin tümünün kadının üzerine devlet eliyle ve teşvikiyle yıkıldığının da bir itirafı!

Pandemi bir yılı aşkındır sürüyor, aşılanma hala çok az bir dilime yapılmış durumda ve çok yavaş ilerliyor, hastalığın bulaşılıcığını engelleyecek bir tam kapanma uygulanmıyor ve çocuklar bir yılı aşkındır evde, uzaktan eğitime bağlanmaya çalışıyor. Uzaktan eğitime bağlanmaları için gerekli internet, elektrik faturası, akıllı telefon ve tablet masrafı ise ailelerin sırtına yüklenmiş durumda, “İhtiyacı olan çocuklarımıza tablet gönderiyoruz” gibi göz boyama kampanyaları gerçeğin üzerini örtmüyor. Bu imkanlara sahip olmayan pek çok çocuk bir yılı aşkın süredir eğitime hiçbir şekilde erişemiyor, çocukların eğitim ile bağını güçlendirecek yüz yüze eğitimin koşulları ise “Allahın iznine” bırakılıyor.

Çarklar bir yandan dönmeye devam ediyor, alım gücü azalıyor, eve daha fazla para girebilmesi için ebeveynler çırpınıyor. Ee, Milli Eğitim Bakanı itiraf etti, bu çocukların eğitiminin ve bakımının sorumluluğunu biri üstlenmek zorunda ama asla devlet değil. Peki bu çocuklara kim, nasıl bakıyor?

Pandemide ücretsiz izinlerle, Kod bilmem kaçlarla, işsizlikle, kayıt dışı çalışmayla, ücretlerin düşürülmesiyle, ailelerin ekonomik durumu kötüleşir, alım gücü her geçen gün düşer, pazar torbaları her gün daha da hafifler, sofralar daha da boşalırken zaten ücretsiz çocuk bakım hizmeti hele de pandemide hayal olmuşken aileler açısından çocuğu ücretli bir kreşe vermek ya da bir bakıcı bulmak pek mümkün olmuyor.

Çalışmaya devam etmek zorunda olan kadınlar çocuklarının üzerine kapıyı kapatıp çıkmak zorunda kalıyorlar. Ziya Selçuk’un Anneler Günü'nü kutladığı annelerden birinin ağzından yaşadıklarını dinleyelim:

“Okullar kapalı, kreşler kapalı, bakıcı zaten yok. Ama çocuklar var. Dün de vardı bugün de var. Ne çalıştığım kurum ne de vergimi düzenli ödediğim devlet bana ve binlerce kadına ‘Çocuklarınız nerede?’ diye sormuyor. Virüs geçene kadar çocuklar tedavülden kaldırılmış sanki. Bu çocuklar ne yer ne içer, evde EBA TV’de 20 dakikalık ders seyretmekten başka ne yapar…”*

Sözde tam kapanma yasaklarında kreşler kapalı ama sağlık emekçileri de çalışmaya devam edenlerden. Kadını mecbur bıraktıkları sıkışmışlıkla anneliğini yüceltenler, kadınların yaşadıkları sorunlara kulaklarını tamamen kapatıyor, çocuğun bakımı sorununda yalnız bırakıyor. Çocuklar ya yüksek hastalık riskli annneanne, dedeye bırakılıyor ya da büyük kaygılarla üzerlerine kapı çekilip çıkılıyor.

“Çocuklarımızın bakımı ortada kaldı. Bizlere, ‘Kendi başınızın çaresine bakın’ deniliyor. Biz kreşlerin 24 saat açık kalmasını talep ederken ilk hastane kreşleri kapandı. Annen gelemiyor mu, kayınvaliden gelemiyor mu gibi sorular soruyorlar. Gelebilseler zaten gelirler. Bizler geçici değil kalıcı çözüm istiyoruz. 7/24 hastanede olan insanlarız o yüzden kreşler asla kapanmamalı.”**

Pandeminin başından bu yana 867 bin kadın iş gücünden çekildi. *** Bu da demek oluyor ki ücretsiz izinler, çocuğun bakım yükü kadınları eve daha çok hapsetti. Neden bu kadar devasa sayıda kadın istihdamdan çekildi? Çünkü Ziya Selçuk’un itiraf ettiği gibi geliri evin 'ikincil geliri' olan kadının ilk sorumluluğu, çocuğunun bakımını sağlamak ve pandemiyle artık eğitiminin de sorumluluğunu almak.

Bazı sektörler ise pandemide evden çalışmayı bir fırsata çevirdi ve uzun, esnek çalışma saatleriyle daha az masrafa çalışanlarını daha çok çalıştırabileceğini keşfetti. Oysa kadınlar için bu ekstra zordu çünkü hem evin tüm işleri, hem çocuğun tüm eğitimi ve sorumluluğu hem de fırsatçı patronlarının süresini daha da uzattığı işi onu tükenmişlik noktasına getirdi.

Bir yandan da aslında tüm yükü toplumsallaştırılması gereken bakım hizmeti, eğitim hizmeti sanki kutsal anneliğin bir gereğiymiş gibi sunulduğunda tüm bu yükler sırtına bindirilmiş kadınlara bir de yetişemedikleri için vicdan azabı çektirmeyi de eksik etmiyor. Ziya Selçuk’un Anneler Günü paylaşımı da tam bu çerçeveye oturuyor.

Bu duruma dair en önemli soruyu ise Tuzla’dan Eylem soruyor:

“Bütün hayatını çalışarak geçir, dönüp baktığında evde kendi kendine eğitim almaya çalışan iki çocuk görüyorum. Her yaptığım şeyde bir eksiklik hissediyorum, özellikle annelikte. Şimdi ben kendimi mi yargılamalıyım? Yoksa sistemi mi sorgulamalıyım?”****

* https://ekmekvegul.net/dergi/ise-giderken-ne-patron-ne-devlet-cocuklari-ne-yaptin-diye-sormuyor

** https://ekmekvegul.net/gundem/saglik-emekcileri-kres-icin-gecici-degil-kalici-cozum-istiyoruz

*** Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR), “Covid-19 döneminde kadın iş gücünün görünümü” başlıklı raporu

**** https://ekmekvegul.net/dergi/annelik-dedigin-vicdan-azabi-ne-olacak-bu-cocuklarin-hali

Fotoğraf: Ziya Selçuk'un attığı tweetin ekran görüntüsü

İlgili haberler
Anneler Günü deyince…

Annelik gerçekte nedir? Bir kariyer midir yöneten erkeklerin ifade ettiği üzere? Nedir anneliği bu k...

Koronavirüsün faturası annelere kesilemez!

Kovid-19 nedeniyle ücretsiz izne çıkarılan veya kısa çalışmaya geçirilen hamile ve doğum yapmış kadı...

Eğitimin yükü bizim omuzlarımızda!

'Üzerimizdeki yükün altında zaten eziliyoruz yıllardır, bu kadar sorunun içinde çocuklarımızın eğiti...