Bütçe görüşmelerinde Bakan Yerlikaya öldürülen kadınları suçladı
İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmesinde Bakan Ali Yerlikaya, koruma kararlarına rağmen öldürülen kadınları hedef gösterdi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanlığı bütçesi görüşülerek kabul edildi. Görüşmede kadına yönelik şiddete dair sözler öne çıkarken İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, kadın cinayetlerinde öldürülen kadınları hedef aldı.

BAKAN MASAL ANLATIYOR

Bütçe görüşmesi İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın sunumu ile başladı. Yerlikaya, kadına yönelik şiddeti devlete karşı yapılmış bir saldırı olarak gördüklerini ifade ederek 2024 yılının ilk on ayında 276 kadın cinayetinin işlendiğini ifade etti. Kadına yönelik şiddeti önlemek üzerine elektronik kelepçe uygulamasını hayata geçirdiklerini ifade eden Yerlikaya, “1500 kapasiteli Elektronik İzleme Merkezinde 62 ilde 764 vakayı aktif olarak takip ediyoruz” dedi. Koruma tedbirlerine yönelik de bilgi veren Yerlikaya, 44 bin 393 kadına koruyucu tedbir, 162 bin 897 erkeğe önleyici tedbir kararları verildiğini söyledi. KADES’i gündeme getiren Yerlikaya, KADES’ten gelen çağrıları öncelikli çağrı olarak kabul ettiklerini ve çağrının konumuna en yakın olan ekiplerin tüm işlerini bırakarak çağrının konumuna gittiğini iddia etti. Bunun yanı sıra polis bakanlığa bağlı ekiplerin koruma kapsamında kaydı olan tüm kadınların evine, komşularına, yaşadığı mahalle muhtarına haftada bir belirli aralıklarla ziyarette bulunduğunu iddia etti.

ŞİDDET İFADE EDİLENİN ÇOK ÜSTÜNDE
Bakanın bu iddialarına karşılık Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verileri yılın ilk on ayında 343 kadın cinayeti işlendiğini, 207 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti.
Bakanın kadına yönelik şiddeti önleme noktasında övündüğü elektronik kelepçenin sayısının oldukça az olması bir yanda dursun, Döne Bozdemir gibi birçok kadın failler elektronik kelepçe takmasına rağmen öldürüldü. Kadınların birçoğunun kelepçe talepleri “tehdit unsuru oluşmadığı” gerekçe gösterilerek reddedildi. Elektronik kelepçe kararını zor bela aldıran kadınlar da kelepçelerin bozuk olması durumuyla karşı karşıya kaldı.
YERLİKAYA KADINI HEDEF GÖSTERDİ

Yerlikaya milletvekillerinin elektronik kelepçe sayısının yeterli olmadığına yönelik sözlerine “şu anda 1.500'ü bir saniye içerisinde 3 bine, 5 bine de artırırım ben. Bununla ilgili sorunumuz yok, bu da yerli ve millî, burada bir sorun yok” diye yanıt verirken devletin kadınları korumadığına yönelik sözlere ise öldürülen kadınları suçlayarak şu yanıtı verdi:

“Bakın, şunu imzalatıyoruz kadınlara, oraya gelen hanımefendiye 11 maddeyi sesli, tek tek kadın polisler okuyor, diyoruz ki: ‘Sizi biz koruma kararı aldık ya, seni korumaya aldık ama buna riayet et.’ Diyor ki mesela ‘Şüphelinin size yaklaşması halinde en yakın korunaklı yere geçerek kolluktan direkt yardım iste. Şüpheliyle sakın yüz yüze, telefonla görüşme.’ Çünkü tecrübeyle sabit, bunların hepsini onlara okuyoruz ve az önce de söyledim, haftada bir gün muhtara soruyoruz: ‘Burada gelip giden var mı?’ Yani istihbarat artık ona takılıyor fakat buna rağmen, bunu da bak, ilk defa söylüyorum, koruma kararı olmasına rağmen, geçen sene 32 hanımefendi şuradaki ikazımıza uymadan kapıya adam gelince açmış, içeride vurmuş onu.”

KORUMA KARARLARI UYGULANMIYOR, KADINLAR ŞİDDETE UĞRUYOR
Özellikle son süreçte sıkça hakkında koruma ya da tedbir kararı aldırmış olmasına rağmen erkekler tarafından öldürülen, şiddete uğrayan kadınların sayısı arttı. Koruma ve tedbir kararlarının kolluk kuvvetleri tarafından uygulanmaması kadınların hayatına mal oldu. Koruma ve tedbir kararlarının uygulanmaması ya da bu kararların alınmamasının örnekleri ise şu şekilde:
• Ankara’da yaşayan M.G, 11 yıl süren evliliği boyunca şu an boşanma aşamasında olduğu R.M’nin şiddetine maruz kaldı. M.G, maruz kaldığı şiddet nedeniyle 12 kez suç duyurusunda bulundu ancak R.M hâlâ serbest.
• Yasemin Uludağ, Atilla Çetin hakkında üç kere uzaklaştırma kararı aldırdı. Ancak Çetin Uludağ’a şiddet uygulamaya devam etti. Uludağ savcılıktan elektronik kelepçe talep etti ancak savcılık “tehdit unsuru olmadığı” gerekçesiyle bu kararı reddetti. Uludağ, Atilla Çetin tarafından öldürüldü. 
• F.U aylarca ağır şiddet gördüğü ve defalarca şikayet ettiği Gökhan Kızılyer’den kurtulamamıştı. 22 Mayıs 2022 tarihinde, yan daireden balkona atlayarak evine girmesini video kaydına alıp sosyal medyadan yardım çağrısı yapınca Kızılyer tutuklandı ancak birkaç ay tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı. 
• Melek Ertekin, eski eşinden ağır derecede şiddet gören, uzun süre sığınmaevinde kalan, yıllarca adres gizliliği kararı ile eski eşinin şiddetinden kaçmaya çalışan bir kadın. Bir süre koruma kararı ve kelepçe uygulamasından faydalanan Melek’in yaptığı koruma tedbirinin uzatılması başvurusu, yeni saldırı olmadığı gerekçesi ile reddedildi. 
'KADINLAR HAKKINI HELAL ETMİYOR'

İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmesinde söz alan milletvekilleri de kadına yönelik şiddetin artışı ve devletin şiddeti önlemedeki sorumsuzluğunu teşhir etti.

EMEP Gaziantep Milletvekili ve yayın kurulu üyemiz Sevda Karaca görüşmede aldığı sözde, “Sayın Bakan ve AKP'li vekiller, şimdi, burada, kadına yönelik şiddet mağduru kadınlar bugün burada sızın ettiğiniz laflara bakıp eğer tam da bugün karakollara yığılsa, ‘Bakan bize söyledi, ne haklarımız, ne güzelliklerimiz varmış, siz bana neler ettiniz?’ diye gitseler, karakollarda hesap sorsalar, inanın bugün o karakollar başka hiçbir iş yapamaz hale gelirdi” dedi. Karaca, kadınların şiddete uğradığında gittiği karakollarda 6284 Sayılı Kanun’a dair yanlış bilgilendirildiklerini, sığınağa yönlendirilmediklerini, mağdur suçlayıcılıkla karşılaştıklarını ve şiddete uğradıklarını belirterek “Bütün şikâyetlere rağmen soruşturma geçirmiyor bu personel ve bundan aldığı güçle keyfî davranışlarına devam ediyor, şiddet failleri de öldürmeye devam ediyor” dedi.

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği’nin 2023 yılında hazırladığı rapora dikkat çeken Karaca, şiddete uğradığı ve karakolda çözüm bulamadığı için derneğe başvuran kadın sayısının 4 bin 760 olduğunu ifade ederek “Kadınlar karakolda gözetilmiyor ama Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği aylardır kolluk tarafından sürekli gözetleniyor Sayın Bakan. Derneğe gelen kadınlar polisler tarafından âdeta taciz ediliyor. Neden?” diye sordu. Karaca, “Helal etmiyoruz hakkımızı Sayın Bakan. Bu ülkede her gün can korkusuyla yaşayan hiçbir kadın size hakkını helal etmiyor, bunu da böyle bilin” ifadeleriyle sözlerini bitirdi.İYİP Aydın Milletvekili Ömer Karakaş, “Bakanım, sunumunuzda KADES uygulamasını hayata geçirdiğiniz günden bugüne 7 milyon 365 bin kadının şiddete uğrama korkusuyla telefonlarına KADES uygulaması indirdiklerini belirttiniz. Şimdi, ülke nüfusunun yarısını kadın olarak düşünürsek kendini güvende hissetmeyen kadın oranımız yüzde 17'dir. Sizce bu durum çok ürkütücü değil mi?” diye sorarak KADES uygulaması indirme sayılarının övünülecek bir yanı olmadığını vurguladı.

ROJİN İÇİN ADALET

DEM Parti Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, kadın ve çocuk ölümleri ya da kayıplarında verilen gizlilik kararlarını ve havuz medyasının bu haberleri magazinvari sunuşunu eleştirerek Rojin Kabaiş’i hatırlattı. Sayyiğit, “Kolluğa geç haber verilmesinden olaya bir intihar ön kabulüyle yaklaşılmasına kadar, Rojin'in cansız bedeninin aranan yerden 20 kilometre uzakta bulunmasından otopsi sürecine kadar her şey tartışmalı bir şekilde karşımıza çıkmakta. Güvenlik güçlerinin teknik donanım olarak her türlü imkâna sahip olduğu hamaseti yapılıyor ama Rojin vakasındaki şüpheler giderilmiyor, aşama aşama şeffaf bir süreç hakkında kamuoyuna bilgi verilmiyor. Ön otopsi raporunda kesin bir şey anlayamadık, İstanbul'da otopsi raporunda ise boğularak öldüğü saptaması var ama olayın başlangıcından sonuna kadar zincirin halkaları birbirine bağlanmıyor Sayın Bakan” dedikten sonra Rojin’in ölümünün aydınlatılması ve adaletin sağlanması için çağrı yaptı.

ŞİDDETE UĞRAYAN GÖÇMEN KADIN GGM’YE GÖNDERİLİYOR

DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki konuşmasında göçmen ve mülteci kadınların yaşadığı şiddete dikkat çekerek “Mülteci kadın cinsel tacize maruz kalıyor ve şikâyetçi olmak için karakola gidiyor. Peki, karakoldakilerin ne yapması lazım? Buna derhâl 6284 sayılı Yasa'ya dayanarak soruşturma açması lazım değil mi? Hayır. Ne yapıyor? Kadını gözaltına alıyor ve geri gönderme merkezine kapatıyor” dedi. Saki, GGM’lerde göçmen kadınların yaşadıkları hak ihlallerinin altını çizerek milletvekillerinin GGM’leri gözlemlemek istediklerinde de polis tehdidiyle karşı karşı kaldığını belirtti.

KADESLE NASIL ÖVÜNÜLEBİLİR?

İYİP Aydın Milletvekili Ömer Karakaş, “Bakanım, sunumunuzda KADES uygulamasını hayata geçirdiğiniz günden bugüne 7 milyon 365 bin kadının şiddete uğrama korkusuyla telefonlarına KADES uygulaması indirdiklerini belirttiniz. Şimdi, ülke nüfusunun yarısını kadın olarak düşünürsek kendini güvende hissetmeyen kadın oranımız yüzde 17'dir. Sizce bu durum çok ürkütücü değil mi?” diye sorarak KADES uygulaması indirme sayılarının övünülecek bir yanı olmadığını vurguladı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
‘Cezasızlık Algısı’ değil kadın düşmanlığı gerçeği

Ömer Çelik 'cezasızlık algısı yaratmaya çalışıyorlar' diyor. Bakalım gerçekten de cezasızlık algı mı...

Sermayeye servet, kadınlara sefalet bütçesi

Bütçe işçi ve emekçi kadınlar açısından daha fazla sefalet anlamına gelirken onların emeğini sömürer...

‘Kadına yönelik şiddete ve istismara sessiz kalma!...

KOÜ Ekmek ve Gül Kadın Çalışmaları Atölyesi 25 Kasım’ın ardından peş peşe yaşanan şiddet, taciz ve i...