Kız okullarının ardından BBP Genel Başkanı el artırarak kadın hastaneleri yapılmasını önermişti. Benimle aynı hastanede çalışan kadınlara “kadın hastaneleri” konusunda ne düşündüklerini sorduk.

İlk sohbet ettiğimiz sağlık emekçisi, kadın hastanelerini tehlikeli bulduğunu dile getirdi: “İmam hatip liselerinin açılmış olması kız ve erkek çocukluklarının ayrı sınıflarda okuması sorununu beraberinde getirdi. Ben de İmam hatip lisesinde okudum. Bu gibi ayrıştırıcı durumların ne kadar kötü ve merak uyandırıcı olduğunu biliyorum. Ayrıca kadınları ve erkekleri ayırmak kadınları bir alana hapsetmek, var olan haklarımızın elimizden alınması anlamına geliyor. Benim okuduğum dönemde kötü şeylere maruz kaldık. Bu da ileriki dönemlerde erkeklerin kadınlar üstünde baskı kurması her istediğini kadına yaptırması gibi sorunlara neden oldu. Neyi yasaklarsanız o insana çok cazip gelmeye başlar. Benim çocuklarım bunu yaşamasın.”

Başka bir arkadaşımız da “Ülkeyi Arabistan’a benzetmeye çalışıyorlar. Ben kapalı olabilirim, dinimi istediğim şekilde yaşayabilirim ama kadın hastaneleri kesinlikle istemediğim bir şey” diyerek kadınları bir alana sıkıştıran politikaları kesinlikle kabul etmeyeceğini ifade ediyor. “Başka problemlerimiz yokmuş gibi, sanki kadınlar bunu kabul edeceklermiş gibi bu konuları dillendiriyorlar. Bizim ekonomik kriz ve geçinememek gibi daha önemli sorunlarımız var. Var olan ekonomik krize çözüm bulmak yerine bu konularla ekonomik krizi bastırmaya çalışıyorlar” diye de ekliyor.

BİR SONRAKİ ADIM NE?

Başka bir sağlık emekçisi kadın arkadaşımız da kadın hastanelerini kabul etmeyeceğini söylüyor: “Osmanlı döneminde yaşasaydık bu tartışmaları yapabilirdik ama biz yüzyıl ilerideyiz ve bunları değil bilimi tartışmalıyız. Eğitim, sağlık, hukuk ülkede çökmüş durumda, asıl tartışma konusu bunların nasıl düzeltileceği olmalı. Benim annem ve babam AKP’ye oy verdiler ama şu an çok pişmanlar. Ülkede yaşayan insanlar açlıktan ölüyor. Mesela ben evleneceğim ama ev bulamıyorum, ev kiraları almış başını gitmiş. Ekmek olmuş 7 lira... Kadın hastaneleri, kız okulları ya da pembe otobüs tartışmaları yapacaklarına önce ekonomiyi düzeltsinler. Bunlar tehlikeli tartışmalar, elimizde kalan biraz hakkımızı da almak istiyorlar. Bunun savunulması ardından kadınların tek başına dışarı çıkmasına, alışverişe gitmesine izin verilmemesi gibi sorunları arkasından getirir. Bu şekilde nefes alamaz hale geliriz. Umarım tüm kadınlar buna karşı çıkar.”
Üç kadın arkadaşımız dışında hastanede çalışan yaklaşık 30 kadınla daha “kadın hastaneleri” tartışmaları hakkında ne düşündüklerini konuştuk. Her biri de bu tartışmalara kesinlikle olumlu bakmadıklarını ve bu tartışmaların peşinden başka sorunları getireceğini dile getirdi. Kadınların tepkilerinden çıkan ortak sonuç da “kadın hastaneleri”nin kadınların talebi olmadığı. Dillendirilen bu şey erkek egemen zihniyetin kadınların kazanılmış haklarını gasbetmesinin başka bir adımı. Sağlık emekçisi kadınlar olarak bizi sindirmeye çalışan bu zihniyetin kesinlikle karşısındayız.

Fotoğraf: Evrensel