Patronların oyunu, işçilerin ortak mücadelesi var
Sendikalaştıkları için işten çıkarılan TKIS işçileri, yine sendikalı olan Tarkett ve MKB Rondo işçilerinin direnişlerinin özgünlükleri farklı olabilir ancak patronların masaya oturmaması ve grev kırıc

Bir direniş çadırından başka bir grev çadırına selam gönderen işçiler... Her sabah devam eden direniş ve grevlerde ne olduğunu merak edip ilk önce haberleri okuyor işçiler. Metal işçilerinin grevleri, "milli güvenliği tehdit ettiği" gerekçesiyle tek adam tarafından ertelendi. Bu karara ilk tepki yine direniş çadırlarından yükseldi. İşçilerin yasaklara ve erteleme kararlarına karşı kararlılıkla direnmeye devam etmesi cesareti artırırken dayanışma ruhunu da pekiştirdi.

‘BİZ BU YOLDAN DÖNMEYİZ’

Her gün aynı ritimle TKIS Blinds işçisi kadınlar, direniş çadırına gidiyor. Gece ayazıyla soğuyan çadırı açar açmaz ilk iş olarak çay demliyor ve sohbete başlıyorlar. "Acaba çalışırken bu kadar farkında mıydık?", "Memlekette neler olup bittiğine dair bu kadar yoğun konuşabilir miydik?", "Hak aramaya kalkıştığımızda başımıza bunların geleceğini düşünür müydük?" diye soruyor, sendikalaştığı için işten çıkarılan bir işçi kadın.

Elbette, daha önce direniş deneyimi olan işçiler de var; onlar haksızlığa karşı gelmenin ne anlama geldiğini biliyor ve daha hazırlıklılar. Ancak ilk kez sendikaya üye oldukları için işten atılan ve buna rağmen vazgeçmeyip direnişe geçen işçiler, dayanışma içinde olmanın ve birlikte bir şeyler başarmanın gururunu yaşıyor. Gelen her saldırıya daha hazırlıklı olan bu işçiler, her engelden güçlenerek çıkıyor ve “İyi ki birleştik” diyorlar.

TKIS işçilerinin anayasal hakları tanınmadığı gibi, serbest bölge içindeki diğer fabrikaların patronları da direnişten rahatsız oldukları için sürekli bölge müdürlüğüne şikayetlerde bulunuyor. Hatta, kendi fabrikalarındaki ustabaşıları eliyle işçileri karakola şikayet ettiriyorlar. Ancak bu çabalar işçileri yıldırmıyor. Çünkü onlar artık her şeyin farkında ve yalnızca kendileri için değil, tüm işçilerin uğradığı sömürüye son vermek için direniyorlar. "Yağmur çamur demeyiz, biz bu yoldan dönmeyiz!" sloganı, her gün daha anlamlı hale geliyor. Bu slogan sert geçen kışa, zalim patronlara ve onların arkasında duran yasalara, kolluk güçlerine karşı haykırılıyor. Direniş yerlerine "birer okul" demek, durumu tam anlamıyla ifade ediyor. Çünkü bu dayanışma ve bilinç olmasaydı bu kara kışta, geceli gündüzlü, bazen bir ateş bile yakamadan dışarıda nasıl kalabilirdi insan?

‘İNSANCA YAŞAMA TALEBİ ORTAK’

Kartal Adliyesi'nin önüne kadar gelen Polonez işçisi kadınlar, kadın örgütlerine ve derneklere çağrıda bulundu. Biz de bu çağrıya cevap olarak battaniyelerimiz, sıcak çaylarımız ve kadın dayanışmamızla yanlarına gittik. Yağmurun ıslattığı çimler balçığa dönüşmüştü. Ne kadar kat kat giyinseniz de o günkü soğuk, insanın ciğerlerine işliyordu. Daha götürdüğümüz çaydan bir yudum bile alamadan polis saldırdı. Dayanışmayla getirdiğimiz sıcak çorba ve çay, polisin ayakları altında ezildi. Kısa süren bu saldırının ardından kadınlar el birliğiyle çevrelerini toparladı. 

Uzun süredir direnişte olan yerlerde işçiler birleşerek öğreniyor, öğrendikçe örgütlü hale geliyor. Hitachi Energy grevinin kazanımla sonuçlanması, uzun süredir direnişte olan ve henüz sonuç alamayan tüm işçilere ciddi bir güç kattı. Ayrı ayrı yerlerde direnişte olan işçilerin koşulları elbette birbirinden farklı. Sendikalaştıkları için işten çıkarılan TKIS işçileri, yine sendikalı olan Tarkett ve MKB Rondo işçilerinin direnişlerinin özgünlükleri farklı olabilir ancak patronların masaya oturmaması ve grev kırıcılığı yapması hep aynı.

Yasalar onların arkasında olmasına rağmen patronlar, kendi yasalarını bile çiğneyerek direnen işçilerin kazanmaması için her yolu deniyor. Bu nedenle özgün koşullara rağmen “insanca yaşam” ortak talebine sahip tüm işçilerin mücadelesinin birleşmesi gerekiyor.

Tüm yasaklamalara rağmen haklarını kazanan metal işçilerinin açtığı yoldan hem öğrenmek hem de ilerlemek artık bir görev olarak tüm işçi sınıfının önünde duruyor.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Bu soğukta içimizi ısıtan bir şey var

Ocak ayı, yalnızca takvimde yeni bir başlangıç değil; sert esen rüzgara karşı daha eşit, adil ve özg...

Ya hepimizin kazanımı ya hepimizin kaybı

Grev yasaklarına karşı çıkmak, yasağa rağmen grevdeki işçilerle dayanışmak ve mücadelelerine ortak o...

'Geleceğin umutlarını paylaşıyoruz’

‘11 yıl önce başladığımız bu yolculuk, hiçbir zaman yalnız yürümediğimiz bir yolculuk oldu. Birlikte...