Kadın ve çocuklar üzerinde baskının arttığı şu günlerde taciz ve tecavüzün de arttığını görüyoruz. Geçtiğimiz haftalarda Mamak’ta yaşanan istismar olayından sonra neredeyse her gün gündemimiz bu konu.
Yanı başımızdaki mahallede 14 yaşındaki bir çocuğun istismara uğraması ve sonrasında mahallemizde hep birlikte yaptığımız yürüyüş ile birlikte, bu konu liselerde de kız öğrenciler arasında yoğun şekilde tartışılmaya başlandı. Görüştüğümüz lise öğrencileri, taciz ve tecavüz faillerinin en ağır cezayı almasını istiyor. Yasal yaptırımlar gerektiği gibi uygulanmazken, şu an bile bu tarz suçlar işleyenlere gerekli cezalar verilmezken idam tartışmalarına olumlu bakmıyorlar.
Günümüzde akademisyenler ve gazeteciler sadece düşüncelerini dile getirdikleri için içeri atılıyor; taciz, tecavüz gibi olaylardan tutuklanan suçlular ise iyi hal indirimi alıyor veya para cezası ile serbest kalarak sokaklarda rahatça dolaşabiliyor. Genç kadınlar bu durumun kendilerini daha da huzursuz ve güvensiz hissettirdiğini söylüyor.
Taciz ve tecavüz vakalarının bu denli artmasında “9 yaşındaki çocukla evlenilebilir” fetvasının verilmesi, hamile bırakılan 115 çocuğun hastane kayıtlarında gizlenmeye çalışılması gibi olayların etkisi olduğunu düşünüyorlar. “Artık ‘Benim başıma gelmez’ demiyoruz, diyemiyoruz. Çünkü olanlar bizlerden uzakta değil. Küçücük kardeşlerimiz dahi özgürce parklarda oynayamıyorlar, bir gözümüz sürekli onlarda oluyor” diyorlar.
Bizler uzun bir süredir “Peki, biz ne yapabiliriz?” sorusunu kendimize soruyoruz. Hukuki olarak haklarımızı, benzer bir olayla karşılaştığımızda nerelere başvuru yapabileceğimizi, psikolojik olarak başa çıkmanın yollarını öğrenmeye çalışıyoruz. En önemlisi ise mahallemizde de gördük ki yan yana olmak, sesimizi çıkarmak, susmamak hepimiz için çok çok önemli. Bu dayanışmayı büyütmenin önemini fark ediyoruz ve daha çok bir araya gelmeye çalışıyoruz.
Önümüzdeki günlerde Evrensel gazetesi okuru olan genç kadınlarla buluşmalar gerçekleştireceğiz. Sorunlarımızı ve üstesinden birlikte gelebilmek için yapacaklarımızı konuşacağız. Umudumuz o ki, sadece bir günlük, büyük olaylar yaşandıktan sonra yapılan bir buluşma olmayacak bu. Bundan sonra birlikte ve daha güçlü olmak için buluşacağız.
Bol kahkaha atacağımız, özgürce dolaşabileceğimiz, hayatın her alanında özellikle de eğitim ve iş yaşamında eşit fırsatlara sahip olabileceğimiz günleri konuşacağız. Ve o günlere giden yolu birlikte açacağız.
İlgili haberler
Bu 8 Mart, başka 8 Martlara benzemiyor
Bu 8 Mart başka... Emekçi Kadınlar Günü değil de “Emekçi Kadınların Fedakarlık Günü”ne dönüştürülmek...
Çocuk istismarında büyüteçle nereye bakmalı?
Çocuğun üstün yararına sahip çıkmak, çocukların çocuk olarak kalması için mücadele etmek için, çocuk...
Çocukların çocukluğu, kadınların özgürlüğü ellerin...
Bu yazı kadınların kadına verdiği cesaret ile yazılmıştır. Her çocuk gelin benim kadar şanslı olmaya...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.