2022 hiç kimse için kolay geçmedi. Her gün bir öncekinden daha yoksul güne başladığımız bu yıl, kazanım hanemize bir çentik attık diyebiliriz. Çocuklarda beslenmeye bağlı görülen sağlık sorunlarındaki artışın gazetelere haber kanallarına konu olduğu, dolmayan pazar filelerinin yükümüzü ağırlaştırdığı günlerde Mayıs ayında Körfez’in Yavuz Sultan Selim Mahallesi’nde bir ilkokul önünde öğle arasında çocuklarına beslenme çantası taşıyan kadınlar şöyle diyordu: “Bazen aç kalıyor, bazen öğün atlıyoruz.”

Bu tablo Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Derneği olarak somut bir talebi ortaya çıkarmamızı sağladı: Çocuklarımızın sağlıklı beslenmesi devletin sorumluluğundadır! Her devlet okulunda ayrımsız her çocuğa bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek verilsin!

Mayıs 2022’de okulların kapanmasına sayılı günler kala derneğimizin kurulu olduğu Yenikent Mahallesi’nde büyük bir heyecanla kampanyayı duyuran ilk standımızı açtık. Çocuklarını okuldan alıp standa uğrayan onlarca kadın, ‘İyi güzel de bu devlet vermez’, ‘Sabunu, maskeyi, ıslak mendili, kağıdı bize aldırıyorlar, bir de yemek mi verecekler?’, ‘Kesin zehirlerler çocukları’ gibi bir sürü ‘ama’ ile kampanyaya destek olmuştu.

Kocaeli yerelinde kadınların çabasıyla büyük yankı uyandıran kampanya, Eylül ayında Ekmek ve Gül’ün çağrısıyla pek çok kente yayıldı. Ülkenin dört bir yanında okul önlerinde, pazar yerlerinde açtığımız stantlarla kampanyayı genişletmeye bir taraftan da sosyal medyada #1ÖğünÜcretsizSağlıklıYemek sözünü görünür kılmaya uğraştık. Bu süreçte eğitim sendikaları başta olmak üzere sendikalar, dernekler, milletvekilleri, belediyeler ve belediye meclis üyeleri ile basını kampanyadan haberdar ettik, destek olma çağrısında bulunduk. Okulların açılmasıyla birlikte tekrar okul önlerine gittiğimizde ya da pazarda stant açtığımızda standa uğrayanların tepkisi Mayıs ayındakinden daha farklıydı. Bir gün öncesinden mahallede stant açacağımızı sosyal medya hesaplarımızdan duyurduğumuzda, bir baktık ki ertesi gün iki kadın Kocaeli’nin bir ucundan standa imza atmak için Yenikent’e gelmiş. Standa uğrayan kadınlar ‘Nasıl olacak’, ‘Olsa çok güzel olur’, ‘Acaba yaparlar mı’ sorularıyla kampanyayı yaymaya da uğraşacağının sözünü veriyordu.

Milletvekilleri kampanyayı meclis gündemine taşıdı, ulusal kanallar kampanyamızı duyurdu. Tabi bu arada bunca emeğimizi çabamızı görmezden gelenler de olmadı değil.

Mecliste bütçe görüşmelerinde ‘Çocuklar aç’ sözüne karşılık ‘amma abarttınız’ diyenler, AKP’li Gebze Belediyesi’nde verilen önergeyi ‘solcuların uydurması bunlar’ diyenler itirazlarımızı, talebimizi görmek, sesimizi duymak zorunda kaldılar. Bu kadar acil ve haklı bir talebi geçiştirme, yok sayma çabaları ellerine yüzlerine bulaştı ve kadınların mücadelesinin bir sonucu olarak adım attılar. Sonuç olarak Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, tüm okul öncesi öğrencilere ücretsiz yemek verileceğini duyurdu. Ama yetmez! Eğitimin tüm kademelerine bu hakkın tanınmasını istiyoruz ve sanılmasın ki bu kazanımın rehavetine kapılıp kenara çekileceğiz! Şimdi bu kazanımın verdiği güç ve güvenle işyerlerinde, fabrikalarda, gidemediğimiz mahallelerde, okul önlerinde bu sesi daha gür duyurmaya devam ediyoruz. Topladığımız on binlerce imzanın yanına yenilerini ekleyeceğiz. Mahallelerde, sitelerde, işyerlerinde yapabildiğimiz her yerde düzenlediğimiz forumlarla kampanyayı büyütme çağrımızı yineleyeceğiz. Çocuklarımızın okulda aç kalmaması lütuf değil devletin birincil sorumluluğu, şimdilik bir kazanım elde etsek de yetmez diyoruz. Bu hakkı ilkokuldan üniversiteye herkes için söke söke alacak olan da yine biziz biliyoruz.

Eğitimin tüm kademelerinde ayrımsız tüm öğrencilere

#1ÖğünÜcretsizSağlıklıYemek için mücadeleye devam!

Kampanya pek çok kentte özgün biçimlerde yürüdü. İmzalar toplandı, kent merkezlerine, okul önlerine, pazarlara standlar kuruldu. Broşürler, el ilanları, afişlerle pek çok mahallede kampanya anlatıldı. Ev ev buluşmalar, çeşitli etkinlikler, söyleşilerle kadınlar yan yana geldi. Öğretmenlerden esnaflara, sendikalardan yöre derneklerine pek çok kesim ve kuruluş bu çalışma etrafında bir araya gelerek tartışmalar yürüttü. Geldiğimiz noktada okullarda bir öğün ücretsiz yemek sağlanması çok geniş kesimlerce sahiplenen bir talep halinde.

Milli Eğitim Bakanlığının okul öncesinde öğrencilere yemek verileceğini açıklaması, pek çok partinin bir seçim vaadi olarak bu uygulamayı hayata geçirme sözü vermesi ise bizi durdurmayacak, çalışmamızı beklemeye bıraktırmayacak. Çünkü biz, haklarımızın seçim sandığına sıkıştırılamayacağını, seçim gündemine nesne haline getirilemeyeceğini savunuyoruz. Bekleyecek zaman yok!

Çalışmamızın bu aşamasında mahalle mahalle yan yana gelmeye devam edeceğiz. Yerellerdeki tüm güçlerle, muhtarlardan mahalle derneklerine, esnaftan eğitimcilere yan yana gelerek forumlar düzenleyeceğiz.

Bu forumlarda:

• Bir öğün ücretsiz yemek hakkının eğitimin tüm kademelerinde ayrımsız tüm öğrencilere sağlanması için nasıl bir mücadele sürdürmemiz gerektiğini

• Foruma katılanların bu mücadeleye nasıl katkı sunabileceğini

• Yerelde ve ülke çapında sorumlu kurumları harekete geçirmek, bu talebin gereğini yerine getirmek için nasıl zorlayabileceğimizi,

• Konunun gündemden düşmemesi ve hedefine varması için neler yapabileceğimizi konuşacağız.

Ekmek ve Gül kürsümüz olmaya devam edecek. Bu forumların hazırlıklarını, bu forumlarda yürüttüğümüz tartışmaları an be an Ekmek ve Gül’de yansıtmayı ve bu çalışmanın yürütüldüğü her yerden aktarılan deneyimlerle güçlenmeyi, çalışmayı zenginleştirmeyi de hedefliyoruz.

Siz de bu mücadelenin bir parçası olabilirsiniz. Birlikte kazanacağız!

Görseller: Ekmek ve Gül