Merhaba sevgili Ekmek ve Gül okurları,

Ben Ege Üniversitesi Hastanesi SES İş Yeri temsilcisiyim.

Uzun süredir gündemimizde olan kreş meselesi için yazmak istedim. Üniversitemiz bünyesinde olan kreşimiz için önce kapatılacağı sonrasında ise vakıfa devredileceği yönünde bir duyum aldık. "Kreşimiz" diyorum çünkü bu hakkımızı mücadele ile biz emekçiler kazandık. "Duyum" diyorum çünkü ne bir veliye ne de sendikaya süreç hakkında hiçbir bilgi verilmedi. Fakat uğraşlarımız sonucu öğrendik ki Sayıştay raporunun "zarar ediyoruz" ibaresi üzerine kreş özelleşecekmiş. Tüm sendikalarla bir refleks oluşturup, verilerle toplantı düzenleyip atacağımız adımlara karar verdik. Şu ana kadar 3 tane eylem yaptık ve süreç devam ediyor.

Eylemlerimizde de belirttiğimiz gibi Orta Vadeli Program ve 12. Kalkınma Planı kapsamında, kamuda tasarruf tedbirleri adı altında bu özelleştirme gerçekleştirilmeye çalışılıyor. Tasarrufun sermayedarların kendisinden yapılması, emekçilerin sırtından yapılmaması taleplerimizle çıktık meydanlara.

Kadınların omuzlarına yüklenen çocuk bakımının sebebi olan, kadınları çalışma hayatından uzak tutma gayretinde olan iktidara bizler, çocuklarımızla meydanlara çıkarak cevap veriyoruz. Evlerimize hapsetmeye çalışanlara, hapsolmayacağımızı öğreteceğiz.

7 gün 24 saat açık, nitelikli, sağlıklı, ücretsiz kreş talebimizle alanlara çıktık. Biliyorum ki geçmişteki örnekler ve deneyimlerimizle, el ele taleplerimizin arkasında durup mücadelemizi sürdüreceğiz; ülkenin dört bir yanında çocuğuna bakmak adına işini bırakan kadınlar için, 2 saat uyku ile çalışmaya zorlanan kadınlar için, çocuğunu iş yerine getirdiği için mobbinge uğrayan kadınlar için, bizim olan hakkımız için...

Fotoğraf: Evrensel