Bizim gibi sorgulama yeteneği, pozitif bilgiden yargıya varma, global bilgi edinme hakkı elinden alınan toplumlarda ne ‘gergedan gribi’ efsanesi ne de bu ‘korkunç salgınlarda kaç kişinin yok olduğu’ spekülasyonları biter.

Sağlık okur yazarlığını ana akım medyanın yayınlarından öğrenmek zorunda bırakılan bizlerin hastalıkları ve teşhis/tedavilerini de yanlış öğrenmemiz kaçınılmaz.

Grip çok eski zamanlardan beri bilinen ve sık görülen ‘influenza’ adı verilen virüs ile meydana gelen bulaşıcı bir enfeksiyon hastalığıdır. Genel seyri orta-hafif bir hastalık olmakla birlikte bağışıklık sistemi zayıf insanlarda, diyabet, hipertansiyon, KOAH gibi kronik hastalığı olanlarda ve çok küçük çocuklarda bazen ölümle sonlanabilen bir hastalıktır.

ATEŞ, AĞRI, ÖKSÜRÜK

BOL SIVI, C VİTAMİNİ VE İSTİRAHAT
Grip, ardında iki haftaya kadar uzayan öksürük bırakarak 8-10 gün süren seyir gösterir. Antibiyotik kullanmaya gerek kalmadan semptomların düzeltilmesine yönelik tedavi, bol sıvı gıda, C vitamini, ateşle mücadele ve istirahattir.
Gribe bağlı ölüm on binde bir dolayları arasındadır. Ölümlerin çoğunluğu, zatürre, kalp zarı enfeksiyonu gelişmesi gibi sebeplerle 65 yaş üzeri kişiler arasında görülür.

KORUNMAK İÇİN... 

Özellikle kış aylarında artış gösteren bu enfeksiyonlardan korunmak için, kalabalık ortamlardan kaçınmak, zorunlu hallerde ortamı havalandırmak, hasta kişilerle aynı ortamları paylaşmaktan kaçınmak, kişisel hijyen için öksürürken ve hapşırırken damlacıkların etrafa yayılmasını engellemek sayılabilir.

İnfluenzadan korunmak için ise bir önceki yılın virüslerinden oluşturulmuş İnfluenza aşısı (grip aşısı) özellikle riskli grupta hayat kurtarıcıdır.
Bir kış mevsimini daha mevsim normallerinin dışında yaşarken, öncelikle hastalanmamak için önlemler almak, hastalık hallerinde ise bol sıvı tedavisi, ateş ile mücadele, C vitamini takviyesi ve yatak istirahati ile nezle ya da gribi atlatmaya çalışmak, riskli grupta 65 yaş üzeri yaşlılarda, çok küçük bebeklerde ve kronik hastalıklılarda aşılamaya önem vermek size bu ayki önerilerimden olsun. Sağlıkla kalın!

İLK SALGIN 1580’DE YAŞANDI 

İlk kez MÖ 412’de Hipokrat tarafından tanımlanmıştır ve influenzaya benzer ilk pandemi yani kıtaları kaplayan bulaşıcı hastalık salgını 1580’de yaşanmıştır. O zamandan bu yana 31 ayrı olası influenza pandemisi bildirilmiştir. Bunlardan üçü 20. yüzyılda olmuştur.

GERGEDAN GRİBİ YOK İSİM BENZERLİĞİ VAR 
Gergedangiller Latince Rhinocerotidae familyasından gelir. Rhino kelimesi Latince ‘burunla ilgili’ anlamında kullanılan bir kelimedir. Rhinoplasti; burun estetiği anlamında Türkçe’de de sıkça kullanılan bir terminolojidir. Rhinovirüs ailesi ise burunla ilgili nezle benzeri bulgularla hastalık yapan bir virüs ailesidir.
Nezle, gribe oranla daha hafif ancak benzer bulgu veren ve hafif halsizlik, hafif ateş, burun akıntısı gibi üst solunum yoları belirtileriyle giden istirahat ve sıvı tedavisi ile kendini sınırlayan, bir hafta on gün içinde geçen bir hastalıktır.
Maalesef grip bile yapmayan rhinovirüs ailesinin günümüz fertleri, sadece isim benzerliği sebebiyle rhino=gergedan diye tercüme edilerek sağlık sistemimize servis edilmiştir. Tarihte İspanya’da yaşanan pandemi sebebiyle İspanyol Gribi, domuzlarda görülen suşa benzeyen virüslerle enfekte olanlara Domuz Gribi, kuşlarla yayıldığı görülen tipine de Kuş Gribi denmesine rağmen, literatürde ‘gergedan gribi’ diye bir şey tanımlanmamıştır.